Günah Şehri eleştirileri - Sayfa 3

bence ilk önce filmi izlerken bu filmin konusu çizgi-roman yani herşeyin olmasi mümkün bence film harika bir görselliğe sahip özellikle filmin siyah-beyaz olması daha iyi bir seyirlik katıyor filme...film bir keç kişinin hayatini ele alıyor yani karma ... filmi izlerken sıkılmıyosunuz....bence bu filme gidin

filmin kadrosu dört dörtlük ama böyle kadrodan böyle film çıkması şaşırtıcı. açıkçası ben sıkıntıdan patladım filmi izlerken.. siyah beyaz olmasını söylemiyorum zaten ama o nasıl iş normal sıradan adamlar binadan atlıyolar binadan binaya zıplıyolar örümcek adam gibi. adamın kafasından vuruyolar ölmüyo başka bir adamın kafası kopmuş hala konuşuyo... bilmiyorum beğenenede saygı duyarım ama ben almıyım 2.sini...

Seksi kadın çeteleri, acımasız haydutlar bozulmuş polis idaresi Burada kimi yalnızca intikam peşinde kimi de hayatta kalma mücadelesinde. Yozlaşmış, sert, karanlık ve kırık kalpli günah şehrine hoş geldiniz. robert redrugiez ve frank miller in beraber çektiği ve tarantino nun special direktör olarak bu ikilye katılmasıyla harika bir kara film niteliğin de görsel şölen ortaya çıkmış .yönetmenin filmi siyah beyaz yapması ve siyah beyaz film de kırmızı yı ön plana çıkarması harika olmuş. yönetmen yeni bir pulp fiction tarzı yaratmış filmin her karesin de pulp fiction izleri görmk mümkün ama yine de pulp fiction kadar beni sarhoş etmedi tabi burada (tarantino)farkı göze çarpıyor. tarantino şiddet sahnesini o kadar iyi ve sevyeli ayarlıyor ki adeta şiddetin tadı damağımız da kalıyor ve tabiki müzik... filmde beni en çok etki,leyen oyuncu `;marv karekteri gerçekten bu rol için en uygunu , filmde bir çok ünlü oyuncu rol alıyor ve bruce willis yine pullp fiction daki rolune benzer bir rolle karşımıza çıkıyor ve o kısa rolle bizi yeterince tatmin ediyor. jesica alba bizi güzelliğiyle adeta cezbediyor ,mayo karekteri bize kill bill deki uma thurmanı hAtırlatıyor . filmde tek eksik bence müzik kullanımı neyseki millerin zekası ve redruguez in hayal gücü bu filmi mükkemel bir çizgi roman uyarlaması yapmaya yetmiş yazımı MARv ın şu sözüyle bitirecem "Günah Şehri'nin arka sokaklarında bir gezinin, her şeyi bulabilirsiniz." sin city hakkın da bir yorum da ben den... şunuda söyleyim bugune kadar yapılmış en iyi çizgi roman uyrlaması sin city...

bu kadar yüksek puanı hakediyor mu emin değilim.Bence 7 puan yeterlidir bu film icin.Nedenine gelirsek puanı 9 a dogru yaklasan bir filmin her kesime hitap edebiliyor olması gerekir ama bu film o tip bir film değil.Daha cok cizgi roman sevenler ve genc kesimin hosuna gidecektir.İnanmıyorsanız babaannenize dedenize izlettirmeye calısın bakalım ne diyecekler :D

Türünün en güzel filmi diyebilirim.Zaten bu oyuncu kadrosu ve bu teknik ekiple kötü bir film beklenemezdi.
Mutlaka izlenmesi lazım. Filme kötü diyenler bu türde hangi filmleri beğenmiş merak ettim.
10/9

Quentin Tarantino tarzı bir film, artık basitleşen sinema filmlerine biraz olsun değişiklik sunan bir yapıt farklılık arayanlar için süper bir film 10/10

Bir çizgi romanın aynen sinemaya uyarlandığı ilk örnek.Sinema tarihinde çğır açan bir başyapıt.Okur gibi izlenen bir film.

yani ilginç ama beni fazla sarmadı

Sin City farklı ve ilginç tarzıyla kendisine bir hayran kitlesi kesinlikle sağlayacak. Sağlamıştırda zaten. Ama herkese eşit derecede zevk verebilecek bir filmde değil. Bence izlenmesi gereken bir film. En azından görüntü çalışmasını görebilmek adına.

öncelikle çok farklı bir film olduğunu söyliyebilirim ... hem çekim tekniği , hemde konu bakımından sıradışı bir yapım ... karükatür izlermişçesine çekimleri ilk kez kullanılmasına rağmen müthiş bir iş çıkartılmış ... ayrıca oyuncu kadrosu bile filmi izlemek için bir neden ve bütün oyuncular eksiksiz oynamış ... sahneleri , replikleri , 3 farklı hikayenin bağlanışı ,3 baş karakterin (bruce wilis,mickey rourke,clive owen) etkileyici dış ses konuşmaları ,elijan wood un perfomansı ve karakteri :D, bol bol şiddet ve kan da akılda kalan diğer unsurlar ...çizgi-roman türünün en başarılı örneklerinden ... 10/9

Baya kaliteli ve farklı bir filmdi...Kan ve şiddetin fazlaca olduğu bir film...Son dönemlerde izlediğim en değişik ve farklı yapımlardan biri olarak gözüme çarptı...10/9

...surasi bir gercek ki Rodriguez filmografisinin en iyi filmlerinden birine, belkide en iyisine imza atmis. Frank Miller'la ortak calismasi gerek kendine has stilize gorselligiyle, gerekse akiciligi ve anlatimiyla birinci sinif bir is ortaya koymasini saglamis. Ancak cizgi romana yabanci olmamdan ve kendi adima eglenceli ama kalici olmaktan uzak filmler yapan Rodriguez'deki pariltiyi goremememden olsa gerek o buyuk tadi alamadim filmden. Kacirmamakta fayda var yine de...(6/10)

Film bir şehirde, aynı vakitte geçen 3 farklı adamın başından öyküleri anlatıyor. Elbette bu 3 ayrı adamın birbiri ile bazı ortak noktaları var. Ortak nokta dediğim yani hepsi 1 kişiyi tanıyor veya aynı yerlerden geçiyor diyeyim. Yani film kırkar dakikalık 3 ayrı parçaya bölünmüş.

Bu ilk parçada polis memuru Hartigan'ın (karizmatik bir Bruce Willis) mesleğinden emekli olacakken karşısına çıkan engelleri ele alıyor. Hartigan, uzun yıllar sonra girdiği hapishaneden çıkar ve tanıdığı Nancy'yi (Jessica Alba) bulur. Daha sonra olaylar gelişir.

İkinci parçada Marv'ın (Mickey Rourke) bir intikam alışına tanık oluyoruz diyebiliriz en kısa ve basit haliyle.

Son olarak Dwight'ın (Clive Owen) bir kötü adamı yakalarken işlerin büyümesi ele alınıyor.

Aslında büyütülecek bir şey yokmuş biri gözüküyor özetin sonucunda değil mi? Aslında işin neticesine bakınca büyütülecek bir şey olmadığı gerçekten de anlaşılıyor ama yine de bu film bir şekilde başarılı olmayı başarıyor. İşte burada filmin olumlu ve olumsuz yanlarına değiniyoruz.

İyi yanları:

Öncelikle film bu basit senaryosunu seyirciye karanlık ve siyah-beyaz tonunda yutturmayı başarıyor. Film zaten bir çizgi romandan uyarlanma, yani akabinde bu film tüm zamanların en uyumlu çizgi roman uyarlamalarından birisi unvanını hak ediyor.

Filmin başrol oyuncuları (Bruce Willis, Clive Owen, Mickey Rourke) ise neredeyse hiç konuşmuyor, onları arka plan sesleri ile dinliyoruz daha çok. Bu da onların karakterini daha karizmatik, ciddi yani filmin ortamına uygun bir biçimde yapmış oluyor ve nedense galiba o oyuncuların en iyi performansı olmuş olabilir. Bu film ekibinin tüm oyuncuları için geçerli.

Ayrıca filmde bildiğiniz Hollywood havalarını aramayın. Bu film diğerlerinden daha basit ama daha bir etkileyici yönde olmuş.

Olumsuz yönleri:

Filmin geneline bakarsak daha da iyi olabilirmiş. Hikayelerin ayrı ayrı olması aslında kendi çapında ayrı bir film yaratıyor ama maalesef sadece bu kadar. Ekstra bir şey yok kısaca.

Aslında Sin City, etkileyici bir çizgi roman uyarlaması kısaca. Oyunculuklar ve tema etkileyici bir düzeyde zaten. Ben bu film ile ilgili sadece bunları hatırlıyorum. Yani gerisi unutulabilir. Bu benim fikrim, başkasına göre nasıl olur bilmem ama türünün hayranları bu filmi sevecek bence. Ben ise bu türün fazla hayranı değilmişim herhalde, o kadar. İzlenebilir. 3.5/5

Film görsel görüntü açısından gerçekten görülmeye değer. Konusuna gelince biraz karmaşık ayrıca oyuncu kadrosunun bu kadar kalabalık olmasına gerek yoktu...

1-müthiş bir film farklı sürükleyici bir an bile filmden kopamıyorsunuz 2- sinema zaten bir sanat dalıdır(7. sanat da denir :)) ve sanatsal film diye de birşey vardır nedir sanatsal film ya da daha sanatsal film, bence şudur anlatımıyla kurgusuyla görüntü vs. ile yeni bir duruş yaratmaya çalışan, ezber bozan fakat aynı zamanda izleyiciye de hitap eden filmdir. peki ya sin city bunu başarabilmiş mi? işte bu soruya agız dolusu bir EVET verebildiğim için bu film harika diyebilirim.bu işi çıkaran herkese tebrikler ve teşekkürler çıtayı bayağı yükselttiler...