Yıllar sonra Indiana Jones efsanesi tekrar beyazperdelerde! Serinin ilk 3 filminden sonra 3 boyutlu olarak vizyona giren ve Indiana Jones'ın Sovyet Ajanlarının elinden kurtulup, Mutt Williams Jones ismindeki genç ve arzulu arkeolog ile tanışıp yeni serüvenlere atılmasını konu alan Indiana Jones: The Kingdom of Crystal Skull, aksiyonun sınırlarını zorluyor ve Indiana Jones serisine yeterli bir kapanış yapıyor. Aksiyon sahneleri benim için yeterli seviyede tatmin ediciydi, Imdb puanından yola çıkarak film'e karşı çok fazla önyargı besliyordum ve beklentilerim çok düşüktü. Beklentilerimin üstünde olan bir film olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Oyuncu kadrosunda Harrison Ford, Shia Labeouf ve John Hurt gibi başarılı oyuncuların bulunmasına rağmen, Gereken ilgiyi ve övgüyü görememiştir. Aksiyon bakımından ilk 3 film'in gölgesinde kalan bir film olmadığını düşünüyorum. Film'in, Özellikle 1 Saat, 20 dakikasından sonra tansiyon yükseliyor ve film daha heyecanlı bir havaya bürünüyor. Önceki filmlerde de olduğu gibi; Tanrılar üzerine kurulu olan bir film. Film'in çoğu bölümünde Komünizm provokasyonunun yapıldığını gördüm. Steven Spielberg gibi bir isimden kesinlikle beklemediğim bir haraketti bu. Görsel Efektleri, günümüz teknolojisine göre daha iyi olabilirdi; Zaten yapım yılı 2008 den önce olupta efektleri yılının da üstünde olan çeşitli film örnekleri sayabiliriz. Ayrıca film de, mantığa ters düşen sahneler fazlasıyla bulunuyordu. Ne olursa olsun, serinin ilk 3 filmindeki heyecanı veremedi. Yine de, yıllar geçse de Harrison Ford, başarılı oyunculuğundan ödün vermemiş. Eski yılların Indiana Jones'undan kalan izlerin hala var olduğunu gördüm. Eksi yönleri çok fazla olsa da; İzlenilebilirliği yüksek bir film. İzleyen izleyicilerin pişman olmayacağını düşünüyorum.. Puanım: 3.5/5