Hesabım
    Tanrıkent
    Ortalama puan
    4,4
    1001 Puanlama
    Tanrıkent hakkında görüşlerin ?

    149 Kullanıcı yorumları

    5
    38 Eleştiri
    4
    86 Eleştiri
    3
    9 Eleştiri
    2
    9 Eleştiri
    1
    4 Eleştiri
    0
    3 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    bedirhan TIRNAKÇI
    bedirhan TIRNAKÇI

    47 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    1 Ağustos 2022 tarihinde eklendi
    Daha önceden bu tarz çok mu film izledim bilmiyorum ama yarısından sonra izlerken biraz sıkıldım. Film Brezilya'nın Varoş mahallelerini iyi yansıtmış. Tanrı Kent'se hiç olmadığı kadar pis ve fakir. Oyunculuklar tavan olmakla birlikte filmi taşıyan ana unsur diyebilirim. Her bir kişi rolünü adeta gerçek gibi oynamış ama kesinlikle derin karakterler değiller. Demek istediğim onları özel yapan bir şey yok, sıradanlar. Hepsi normal birer suçlu hepsi basit birer serseri. Hikayeyse ise aşırı derin olmamakla birlikte birazcık klişe. Hikayeye klışe dediğim için bana kızmayın çünkü bu tarz filmlerin neredeyse hepsinin odak noktası kendini varoştan kurtamak isteyen temiz bir genç. ''Manece Sociality'' filmide bu klişeye buna örnek verilebilir. Aksiyona gelirsek daha iyilerini çok gördüm ama bu film için yeterli diyebilirim. Bu film aksiyondan ziyade içinde bulunan durumu ve duyguyu karşıdakine aktarmak üzerine kurulu.
    Tugcea
    Tugcea

    1 değerlendirme Takip Et!

    1,0
    4 Ocak 2021 tarihinde eklendi
    Filmi yapılan yorumlara göre izledim ve film bittiğinde gerçekten sorduğum tek soru -> Neden bu film bu kadar övülmüş? Filmin bir buçuk saati çöp sonuda aman aman efsane denecek bir film değil kesinlikle başka bir seçeneğiniz varsa onu izleyin.
    Selim5308
    Selim5308

    42 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    1 Nisan 2020 tarihinde eklendi
    sokak aralarındaki gerçek yaşantıyı yansıtan filmler hep ilgimi çekmiştir. Tanrıkent filmi tam da bu türdendir. güzel film
    Kleopatra
    Kleopatra

    59 değerlendirmeler Takip Et!

    1,0
    16 Kasım 2019 tarihinde eklendi
    Izledigim en kotu en en igrenerek izledigim film. Zamanima yazik porno filmi kategorisine girmeliymis aslinda. Asla tavsiye etmiyorum.
    snkolas
    snkolas

    Takipçi 68 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    6 Haziran 2019 tarihinde eklendi
    Polislerle çetelerin ortak çalışmasını göstermesi dışında beğendiğim hiçbir tarafı olmayan, bol şiddet içeren boş bir film bana göre...
    Scarface
    Scarface

    Takipçi 22 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    4 Ekim 2018 tarihinde eklendi
    İmdb puanına göre film izlemenin yanlış olduğunu kanıtlayan ender yapımlardan.Evet oyunculuk ve senaryo güzel fakat bir suç flimine göre çok durağan ve gerçekliği amatörce yansıtan bir flim.Örneklerine kıyasla yavan bir flim olmuş.
    akdeniz91
    akdeniz91

    Takipçi 51 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    1 Haziran 2018 tarihinde eklendi
    Harika gercek bir hikayeden uyarlanan film oyunculuklar müthiş akıcı ve surukleyici lilizi rolu mükemmel
    theyurdal
    theyurdal

    Takipçi 561 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    15 Ağustos 2014 tarihinde eklendi
    size bir tavsiye bu filmi kesin izleyin tek kelimeyle harika içinde biraz mementum olay akışı gizli
    volkanick
    volkanick

    Takipçi 683 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    19 Şubat 2014 tarihinde eklendi
    Muz kullanımı hakkında farklı bir fikrin ortaya atıldığı sahne ile hatırladığım film... iyi bir film.
    Ugur Tazegül
    Ugur Tazegül

    Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    30 Aralık 2016 tarihinde eklendi
    10 ÜZERİNDEN 10 BU GÜNE KADAR ÇEKİLMİŞ EN BÜYÜK VE GERÇEKÇİ SUÇ FİLMİ

    Rio de Janerio’nun varoş mahallesi Cidade de Deus, yani Tanrıkent’teki organize suçların artışını gösteren City of God, 60’lar ve 90’lar arasındaki süreci, bu suç şehrinde masumiyetini korumaya çalışan Rocket isimli çocuğun gözünden anlatıyor. Sonunda da yazıldığı gibi, film gerçek bir hikâyeden kurgulanmış ve bu varoş mahallesi, uyuşturucu istismarı, şiddet suçları ve bir çocuğun kendini yaşadığı mahallenin pençesinden kurtarma çabasıyla gerçeği başarıyla yansıtıyor.

    Filmin başrol oyuncularından ‘yoksulluk’, Rocket seyirciye yaşadığı yeri “Elektrik yok, asfalt yok, ulaşım yok” diye anlatırken ilk kez seyircinin karşısına çıkıyor ve film boyunca tüm olanları yönlendiren bir arka plan karakteri olarak perdedeki yerini koruyor. Böyle bir ortamda, çocuklar ve gençler ‘gelecek yok, planlama yok’ gerçekliğinin farkında olarak yetişiyorlar. Okumak gibi bir şansları yok. Kendi gelecekleri, babalarının birer kopyası olmaktan öteye geçemiyor. Yaşadıkları yerden kurtulmanın tek yolu ise zengin bir adamın evini soymak. Rocket bir silahtan fazlasına ihtiyacı olduğunun farkında, oradan kurtulmak için ihtiyacı olan şey bir fikir ve neyse ki kahramanımızın fotoğrafçı olmak gibi bir fikri var. Rocket dışındaki tüm çocuklarınsa tek fikri daha çok çalmak, daha çok içmek ve daha çok öldürmek.

    Cidade de Deus, 1960’ta varoşta yaşayanları düzenli bir mahalleye yerleştirmek amacıyla devlet tarafından kurulan -şehir kuramcısı Mike Davis’in Planet of Slums kitabında incelediği türden- bir favela. Devletin kendi eliyle kurduğu bu yer, diğer favelalar gibi daha sonra polisin bile girmekten çekindiği korkutucu bir mahalle haline gelmiş. Polis gücü gibi devlet araçları buraya giremiyor, çetelerse istediklerini yapıyor, sonunda da devlet gücü meşruiyetini tamamen yitirdiğinde toplum kendi adalet sistemini kuruyor. Filmde Li’l Ze’nin tüm rakiplerini öldürerek kendi krallığını kurması ve bu şekilde tüm mahallede huzurlu bir ortamın sağlanması bu durumun açık göstergesi.

    Hikâye, 10 yıllık dilimlere ayrılarak anlatılmış. İlk olarak, 60’larda vahşet henüz o kadar çarpıcı değil. Favela yeni kurulmuş, çeteleşme henüz başlamamış, sadece ufak tefek hırsızlık olayları yaşanıyor. Rocket’in abisi serseri olma sebebini beyninin olmamasıyla açıklıyor ve bu dönemde silahların babalardan saklandığını görüyoruz. 70’lere gelindiğinde, Tanrıkent’imiz uyuşturucu merkezi haline geliyor ve işlenen suçların boyutları hırsızlıktan çok daha öteye gitmeye başlıyor. Bu arada Rocket, kendilerine Groovies diyen ve plajda ot içerek sosyalleşen hippi özentisi bir gençlik grubunun parçası oluyor. 80’lerdeyse, Runts (Bücürler) denilen ve hırsızlık yaparak esnafı canından bezdiren çocuk çetesinin karşımıza çıkmasıyla suç işleme yaşının 20 yıl içinde nasıl hızla düştüğünü görüyoruz.

    Filmin alt metinlerinde Tanrıkent gençlerinin de diğer gençler gibi klasik genç hislerine sahip olduğu ve yaptıkları birçok şeydeki motivasyonun, tüm dünya gençleriyle paylaştıkları ortak şeyler olduğu görülüyor. Li’l Ze’nin gazeteye elinde silahlarla çıkan fotoğrafına -polisin kendisini yakalama olasılığına karşın- sevinmesi, onun da yaşıtları arasında sosyalleşmek, beğenilmek isteyen bir genç olduğunun göstergesi. Bu durum, bugün sosyal paylaşım sitelerindeki profil fotoğraflarına verilen önemi anımsatıyor. Bugünkü gençlik için Facebook fotoğrafları, sahip oldukları ve kendilerini anlattığını düşündükleri şeyleri göstermek için bir fırsat, bir itici güç. İşte aynı motivasyonla Li’l Ze, çetesini ve silahlarını bu fotoğraf aracılığıyla tüm dünyaya gösterme fırsatı yakaladığı için mutlu oluyor.

    Genel olarak filmde bu minicik çocukların nasıl gözünü kırpmadan öldüren, her fırsatta çalan ve uyuşturucu kullanan gangsterlere dönüştüğünü görüyoruz. Onların gözünde bunları yapabiliyor olmak, yetişkin olmakla eş anlamlı ve bu çocuklar o yaşlarda bu yolla birer yetişkin oluyorlar. O çocuklardan duyduğumuz “Çaldım, tüttürdüm, öldürdüm ve şimdi bir erkeğim” anlamına gelen “ja robei, ja fumei, ja matej… eu sou um homen!” sözleri de bu durumun göstergelerinden sadece bir tanesi. Bu hayat tarzı içinde çocuklar suçla flört ederek büyüyor ve ne yazık ki bu durumun sadece Cidade de Deus için geçerli olduğunu söylemek mümkün değil. Tüm metropollerde en az bir tane Tanrıkent var.

    Fernando Meirelles’in yönettiği 2002 yapımı City of God’ı değerli kılan en önemli şey ise yerel bir örnek üzerinden küresel bir sorunun anlatılıyor olması. Tanrıkent sadece suçun toplumsal algoritmasını çıkarmakla kalmıyor, gençler arasında şekillenen suç kavramını ve tüm dünya varoşlarında işlenen suçların bireysel etkilerini de gözler önüne seriyor. Bunları yaparken bir yandan da, suç işlemenin bir genç için arkadaşları arasında şöhret kazanma aracı olmasından yola çıkarak, gençliğin önemli kavramsal sorunlarından birine de dikkat çekiyor.
    jamesbond-2
    jamesbond-2

    Takipçi 1.684 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    10 Ağustos 2012 tarihinde eklendi
    Brezilya nın bir mahallesinde yaşanan suç olaylarını tüm çıplaklığıyla akıcı ve etkiliyi bir biçimde anlatmış,etkilenmemek mümkün değil.Gerçeklerden yola çıkması da tabiki inandırıcılığını arttırıyor,kesinlikle izlenmeli.9/10
    sinema
    1 ziyaretçi
    5,0
    8 Ağustos 2012 tarihinde eklendi
    Başyapıt sayılabilecek bir film. Hiç durmak bilmeyen eğlenceli akışıyla izlerken hiç sıkmıyor. Bir şehrin içinde oluşan suç çetelerinin arasında geçen durumu anlatıyor. İlk başta ana karakterlerimizin çocukluklarıyla başlıyoruz sonra gençliklerine hızlı bir geçiş yapıyoruz hayatlarındaki değişikliklerle karşılaşıyoruz. Herkes hayaline ulaşıyor bu bakımdan iyi. Garip bir film, etkileyici. Sizi maceradan maceraya hiç tempo düşürmeden sürüklüyor.
    gordeslideniro
    gordeslideniro

    Takipçi 130 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    28 Ağustos 2011 tarihinde eklendi
    Bu filmin bu kadar güzel olmasındaki en önemli etken konunun işleyiş tarzıdır.Tanrıkent'teki olaylar ayrı ayrı anlatılarak hep birbirlerine olağanüstü bir kurguyla bağlanmıştır.
    Bunun dışında oyunculuklar olağanüstü gerçekçiydi ki baş karakterler dışında oynayanların çoğu orada yaşayan fakir ve hiç oyunculuk eğitimi almamış kişilerdi.Film boyunca karakter karışıklığı olabilir çünkü hep birbirlerine benzeyen zenciler var.
    Ayrıca film sonrası olayın gerçek olduğunu fotoğrafları ve filmden geçen bir karakterin gerçekteki röportajını göstererek film 10 üzerinden 10 puanı hak etmiştir
    Filmin ruhunu çok iyi özetleyen birkaç tanıtım sloganı vardır, bunlar: "Kaçarsan öldün demektir...Kalırsan yine öldün demektir. Nokta" "Kaçarsan seni bulurlar...Kalırsan seni çiğ çiğ yerler" "Dövüşürsün ama hayatta kalamazsın...Koşarsın ama asla kaçamazsın" Kesinlikle arşivlik bir film.


    NOT:Karakter karıştırırsanız filmden sıkılabilirsiniz.
    Bu yoruma 0 cevap verilmiş.cevap yaz
    brida
    brida

    17 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    23 Temmuz 2011 tarihinde eklendi
    Arşivlik bir yapım olduğu su götürmez bir gerçek..'şiddet katsayısı' konusunda ise, bu tarz filmlere alışık olmayanlar için çok fazla ve sarsıcı.Bazı sahneler gereksizdi.Ama bir hikaye bu kadar mı akıcı,gerçekçi ve etkileyici bir şekilde anlatılır!işte bu yönetmenin başarısı.
    Kişisel olarak katkıları; İçimdeki fotoğrafçılık sevgisi depreşti, Brezilyayı da merak ettim doğrusu :D
    Engin Yüksel
    Engin Yüksel

    Takipçi 1.458 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    6 Eylül 2012 tarihinde eklendi
    Brezilya'nın öteki yüzünü gayet iyi anlatan harika bir film 8/10
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top