En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Astro Erk
1 değerlendirme
Takip Et!
3,0
1 Ağustos 2021 tarihinde eklendi
Açıkçası bu bir eleştiri değil şikayettir. Elekctronica isimli pek zeki arkadaş, film için içerisinde spoiler bulunacak cümleler kullanmış ve ne yazık ki herhangi bir moderatör bunu görmemiş.
Bir efsane Hitchcock filmi daha... Özellikle yaşadığı travma ile takıntıların oluşması ve nevrotik belirtiler direk Freud'u çağrıştırıyor. Freud'un travmalar ve bilinçdışı kilitlenme kuramı ile birebir örtüşüyor. Sanırım Freud'un Ruh Çözümlemesine Giriş Konferansları'nda geçiyor kuram. Onu okuduktan sonra filmi izlemenizi tavsiye ederim.
Eski filmler izlemeyi çok istiyordum ve bu filmle beraber arşivi açmış bulunduk. Keyifle izlediğim filmlerden biriydi. Olay akışı güzeldi. Kamera açıları, oyunculuklar, hepsini 1958 yılına göre gayet başarılı buldum. Gayet doğal ve akıcı bir dram filmiydi. 6,5/10
Belki o zamanlar için güzel bir film olabilir ama o kadar övgüye güvenip izlediğime değmedi. İlk yarısı zaten oldukça sıkıcıydı genelde değişik bir konusu var denebilir
spoiler: sonradan karşılaşmaları ve buluşmaları daha gerçekçi olabilirdi. tüm hikayenin kilidi sona saklanması filmin sizde merak uyandırmasını felan sağlamıyor sıkıntıdan patladım bazı sahneler anlamsızdı hala anlamıyorum onu seven kadının hikayedeki rolü nedir anlamsız sahnelerdi ve son sahnede neden kendini aşağı attı rahibeden mi korktu neden korktu noluyor ya
Alfred Hitchcock'un efsane filmlerinden biri. Oyunculuklar müthiş, James Stewart ve Kim Novak özellikle de. Hitchcock kesinlikle sinemanın en iyi yönetmenlerinden biri. Böyle bir adamın Oscar alamaması oldukça şaşırtıcı.
Alfred Hitchcock düşünce yapısı, anlatmak istedikleri ve onları anlatım şekli biçimi ile sinema dünyasının dehalarından biridir. Bu filmde daha önce 1954'te Rear Window filminde ki o filme bayılmıştım. James Stewart neredeyse hiç hareket etmeden harika bir oyunculuk çıkarmıştı. O filmde birlike çalıştığı James Stewart ile 3. kez bir araya geliyor. Daha öncesinde de Rope(Ölüm Kararı) adlı bir filmde de birlikte çalışmışlar. Yani bu filme geldiklerinde birbirleri ile daha uyumlu bir ikili olmuşlar. Ve bu filmde James Stewart oyunculuğu daha iyi bir şekilde gösterebilmiş. Bu film harika kurgulanmış bir filmdir aslında. Başından sonuna kadar zeka ürünü olan bir film. Her ne kadar bunu filmin tamamında göremesekte sonuçta hedefine ulaşmış bir filmdir. Yer yer sıkıcı bölümlerinde olduğu, ilk bölümlerinin çok ağır geçtiği hatta kendime bu film nasıl böyle puanlar almış dedirtecek duruma getiren ama sonrasında düşüncelerimi gömen aslında bambaşka bir durum oluşan ve beklediğimden çok farklı gelişen bir yerden sonra açıklığa kavuşan bir eser. Film sanki Ölüm Korkusu üzerine kurgulanmamış gibi görünse de Hitchcock onu filme öyle güzel monte etmişki siz ne olduğunu anlamadan konuyu bağlıyor. Tabi ki filmin iyi yanlarının yanında kötü yanları da var. Son bölüm hariç film ağır ilerliyor. Ve izleyici filmden kopabilir. Filmde adamın sürekli takipte olduğu kişinin hiç bir dönüp bakmaması veya dikkatini çekmemesi gibi durumlar bana mantıksız gelmişti. Gerçi sonra farklı bir durum ortaya çıktı da onu biraz göz ardı ettim. Başından itibaren Hitckcock ne yaptığını bilir şekilde hareket etmiş ve geçte olsa seyirciyi yakalayabilmeyi başarmış bu filmde. Sight&Sound adlı film sitesinde tüm zamanların en iyi filmi olarak gösterilmiş ama bana fazla iyimser geldi. Tamam çok iyi film ama... İyi seyirler... 8.2/10
"hitchcock zoom" terimini sinemaya kazandırmış alfred hitchcock un zamane şartlarında yaptığı en güzel filmlerden biri.. görsel efekt gibi gelmiştir dönemin insanlarına, etraftaki duvarların pizza peyniri gibi sünmesi..
Hitchcock sineması içinde özel bir yere sahip olan, diğer filmlerden ayrılan bir filmdir. Yoğun ve karmaşık bir aşkı anlatır. İki tarafın birbirine kavuşamadıkları, mutlu olamadıkları yitik aşklar öyküsüdür. Filmin ikinci yarısı ölü bir kadına aşık olma psikolojisini işler. Film izleyiciyi şaşırtan bir sonla biter. Vertigo sayısız yönetmeni etkilemiş, sayısız filme öncülük etmiştir. Filmde kullanılan, geri giden kameranın zoom yapması tekniği, sinema tarihine Vertigo Hareketi olarak geçmiş ve günümüzde oldukça moda olmuştur. Başrollerde James Stewart ve Kim Novak başarılı bir oyunculuk sergilemiştir. Vertigo'nun En İyi Sanat Tasarımı ve En İyi Ses dallarında iki de Oscar adaylığı bulunmaktadır.
Hitchcock'un Vertigo filmi Orson Welles'in "Yurttaş Kane" filmini tahtından ederek tüm zamanların en iyi filmi oldu.
İngiliz Film Enstitüsü'nün (BFI) "Sight and Sound" dergisinin her on yılda bir yaptığı ankette Vertigo en iyi film seçildi.
Vertigo bir Fransız romanına dayanır. Hitchcock bu hikaye üzerinde yardımcılarıyla iki yıla yakı çalıştıktan sonra senaryoyu yazması için senarist tutar ve onunla birlikte bir yıla yakın daha çalışır. Sonuçta ortaya çıkan metin, diyaloglar kafasındakileri yeterince yansıtamaz. Bir senarist daha tutup bu kez da onunla birlikte senaryo üzerinde yine aylarca çalışır. Böylelikle senaryo kısmı hazır olur.
Film daha çekilmeye başlanmamıştır ama senaryoya bunca emek vererek filmin başarısını neredeyse yüzde 50-60 garantiye almıştır, en azından sağlam temeller üzerinde bina inşa etme aşamasına gelmiştir. Merak, çatışma ve ana karakter(ler)in değişimi hep senaryodan gelir.
Kostüm ve Dekor anlamında ne istediği ise kesindir. Hangi sahnede hangi renkler kullanılacak, Kim Novak nasıl bir kostüm giyecek, ne renk olacak bellidir. Örneğin Kim Novak'ın kuleden atlayacağı sahnede gri giymesini katiyetle istemiştir.
Hitchcock'un 'içimizden biri' hissi yaratan bir yüzü olduğu düşüncesiyle birçok filminde severek başrol oynattığı James Stewart Rear Window, Rope gibi filmlerinde olduğu gibi Vertigo'da da başroldedir ve Amerikan Film Enstitüsü'ne göre tüm zamanların en iyi aktörleri arasında 3. sırada yer alır. Hitchcock'un 'Masum ve klas suratının altında yatan fahişe ruh ifadesine sahip olması" nedeniyle kadın başrole seçtiği Kim Novak ise rol için düşünülen ilk isim değildir. İlk isimden vazgeçilince, filmde önemli bir yer tutan büyük boyutlardaki tablo, Kim Novak'a uygun olacak şekilde yeniden yaptırılmıştır.
Doruk noktasının çekildiği kilisenin beyaz kulesi, Hitchcock ve ekibi tarafından uzun uğraşlar sonunda seçilmiş, yangından hasar görmüş olduğu için yeniden inşa ettirilmiş, kuleye tırmanan merdivenler yükseklik korkusunu azami şekilde verebilmek için önce dar yaptırılmış, sinema gereçleri-çekim için alan dar gelince yıkılıp daha geniş biçimde tekrar inşa edilmiştir.
Vertigo benim için de unutulmaz filmler arasındadır.
Gerilim ve gizemli atmosferini sonuna kadar korumayı başaran finaliyle seyirciyi şaşırtan güzel bir hitchcock klasiği diyebiliriz,izlemeyenler çok şey kaçırır
İzlediğim üçüncü Hitchcock filmi,ilk olarak korku sinemasının ünlü filmi Sapık'ı izlemiştim ve gerçekten beğenmiştim sonra yine klasikler arasında gösterilen gerilim filmi olan Kuşlar'ı izlemiş ve hiç beğenmemiştim ve açıkçası Vertigo'yu izlemeden önce çok fazla beklentilerim yoktu ama filmi izledikten sonra neden bu kadar ünlü bir film olduğunu anladım gerçekten başarılı ve etkileyici bir film.Hitchcock'un her ne kadar çok hayranı olsada ben hiç sevmem kendisini hatta fazlaca abartıldığını da düşünürüm evet filmde orjinal çekimler var ama bu filmin başarısının büyük payı bence hikayenin ve senaryonun başarısıdır.Filme gelirsek baştan sona merakla kendine bağlayan sürükleyici ve etkileyici bir film.Film zaten daha ilk yarım saatte ilgi çekici olmaya başlıyor ve öyle de ilerliyor,romantizm zaman zaman baysa da Kuşlar filmindeki katar gereksiz romantizm yok yani o sahneler arasında etkileyici olanları var.Yılına göre değil şuan da bile izlenildiğinde senaryosuyla,çekimleriyle,kurgusuyla,müzikleriyle gerçekten izlenilmesi gereken film ünvanını hak eden bir film.Yükseklik korkusu hastalığının daha fazla üstüne gidilmesini isterdim ve keşke rüya sekansları daha fazla olsaydı.Filmin öyle bir sürpizi var ki zaten o sürprizi gördükten sonra "oha" demek farz oldu tabi o sürpriz daha sonralara saklansaydı iyi olurdu ama heralde ilk defa eski bir filmde bu kadar şaşırmışımdır.Filmin müzikleri güzel zaten usta Bernard Herrmann'ın elinden çıkma.Oyunculuklar gayet başarılı.Son olarak izlenilmesi gereken bir film Vertigo.Sürükleyici,merakla kendini izlettiren,etkileyici ve sürpriziyle insanı şok edebilen bir film,tavsiye ederim. 8/10
Hitchcock'un en büyük şaheseri Vertigo'dur kanımca.Gerilim ve gizemin harika harmanlanmasının yanında Hitchcock faktörüde olunca ortaya böyle bir nadide eser çıkıyor.
Ustanın en ünlü filmlerinden zamanının ötesinde olan büyük bir başyapıt.Ustanın favori oyuncusu James Stewart yine çok başarılı Kim Novak kesinlikle büyülüyor, anlatımı ve süpriz finaliyle kesinlikle her sinema severin seğretmesi gereken bir film.Ama yinede aradan geçen 50 senede film biraz eskimiş normal olarak sevenla dövüş kulübüyle büyümüş kuşağın finali ilk 1 saatte tehmin etmemesi çok zor(ben ettim şansen) özellikle son sahnedeki ucuz adalet anlayışınıda o yılların değer yargısına bağlasamda beni tatmin etmedi ama bunların hiçbiri seğredilmesi gereken önemli bir yapıt olduğunu gerçeğini değiştirmez.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.