Narnia Günlükleri: Aslan, Cadı ve Dolap eleştirileri

...Narnia Gunlukleri"nin bu ilk filmi etkileyici olmaktan bir parca uzak kalmis gibi geldi bana. C.S. Lewis'in yapiti beyazperdeye uyarlanmak icin fazla bekletilmis. Cunku ister istemez hem yapi hem de gorsellik yonunden "The Lord of the Rings" ve "Harry Potter" serisiyle karsilastiriliyor ve bu yonden bir hayli geride kaliyor. "Shrek" ile kendini kanitlayarak projenin basina gecen Andrew Adamson'in filmi, cocuklarin gorsel dunyasina katkida bulunabilecekken yetiskinlere daha once gorduklerinden fazlasini veremeyecek, etkisini cok cabuk yitiren bir yapida karsimiza cikiyor. Ayrica Peter ve Edmund'in anlamsizca cabuk tutulmus bir egitim ile o buyuk savasi yonetmeye kalkismalari, filmin fantastik yapisina ragmen inandirici olamamakla birlikte rahatsiz edici bir detay olarak dikkat cekiyor. Acikcasi gorsel yapisi ve geneliyle 80'lerden kalmis gibi bir izlenim birakiyor insanda film....(5/10)

Kendini seyrettiren bir fantastik-macera olmuş...

filmi çok beğendim...!!! görsel efectler olsun,konusu olsun,müzikleri olsun! gerçekden çok başarılıydı.. ama dublaj olayı daha bir güldürdü.... 'işte buda biizim fakirhane..' :)seyredeğer başarıı bir film,kar görüntüleri büyüledi beni yaw!!serinin devamını sabırsızlıkla bekliyorum..saygılarımla

kesinlikle izlerken sıkılmayacağınız bir film 9/10

sinemada izlerken çok eğlenmiştim.. iyi bir fantastik film...

Çocuk olasım geldi.. Acayip değişik ve de başarılı br film idi..

kitabıyla benim işim yok filmi değerlendirirsek güzel ilerleyen masalsı anlatımına rağmen her an sıkılacakmşsınız gibi ilerleyen ama vaktinizi çok da boşa harcamayan bir film filmde bu kadar türk izlerinin olması da ayrıca hoşuma gitti

Aslan ve Türk lokumu cazip geldidiye izledim, ama efektleri ve konusu iyiymiş :p8 / 10

Harry Potter ve Yüzüklerin Efendisi karisimi, dev bütçeli (180 milyon $) bir fantastik macera filmi. Masalsi bir anlatim ve bir çocuk filmi atmosferinde geçse de, Yüzüklerin Efendisi filmlerini hatirlatan savas sahneleri dikkate deger.

Hayal gücü gelişmiş bir çok edebiyatçı eserlerinde kendi dünyasını yaratırlar ve o dünya üzerine yorumlar yaparlar. Bu hikayede de C.S.Lewis müthiş bir hayal gücü vasıtasıyla bambaşka bir dünya yaratıyor ve bu dünyaya narnia ismini veriyor. Hikaye tam olarak olmasada aynı dönemlerde yayınlanan Lord Of The Rings serisine benzerliğiyle dikkat çekiyor. Her ne kadar iki yazar birbirinden etkilenmiş gibi görünsede her iki eserde ileriki kitaplarda birbirinden ayrılıyorlar. 7 ciltlik seriden oluşan Narnia Günlükleri daha çok birbirinden bağımsız küçük hikayelerden oluşuyor. Ayrıca narnia günlükleri: aslan, dolap ve cadı yayınlanma sırasına göre birinci kitap olmasına karşılık C.S.Lewis bu kitabı hikaye akışına göre ikinci sıraya koyuyor. O zaman neden bu kitabı ilk olarak yayınladı sorusunun cevabını ise doğrusu bende bilmiyorum.Herneyse filme dönecek olursak, basit bir çocuk kitabı gibi görünen bu film ayrıca yetişkinlere yani bizlere de hitab ediyor. Her fantastik filmlerde yaptığım gibi bu filmde de mantık öğesi aramadım çünkü bu tarz filmlerde olayların geçtiği dünya bizim yaşadığımız dünyadan çok uzak ve farklı. Hiç var olmayan bir şeyde mantık aramak mantıksızlığın önde gideni. Dolayısıyla bu açıdan baktığınızda film sizi hiç rahatsız etmeyecektir. Susan, edmund, peter ve özellikle lucy karakteri mükemmel, tabii beyaz cadı rolünde izlediğimiz bağımsız filmlerin vazgeçilmez ismi Tilda Swinton filmin en etkileyici karakterlerinden birisi. Narnia’yı sonsuz bir kışa mahkum eden ve kehanetin gerçekleşmemesi için elinden geleni yapan beyaz cadı görünüşüyle kötülüğün dış görünüşle bir alakası olmadığını ve tamamen içsel olduğunu vurguluyor. Fantastik filmlerin vazgeçilmez unsuru özel efektler öylesine yerinde ve sade ki bu narniayı bize daha çekici kılmaya yetiyor. Tamamen özel efekt mucizesi aslan karakteri ise neredeyse gerçek hayattaki aslanları aratmayacak kalitede ve kusursuz bir çalışmanın ürünü. Ayrıca beyaz cadının giydiği müthiş kostümlere ise diyecek bir sözüm yok, neden hak ettiği bu dalda oscara aday olmadı bir türlü anlayamadım. Müzikleri ve kullanılan teknik ne kadar özenli bir çalışma olduğunu kanıtlamaya yetiyor. Filme oscar gecesinde büyük şans diliyor ve bu fantastik dünyada sizinde bir biletinizin olmasını umut ediyorum...

bende filmi beğendim,insanı sıkmıyor ve filmi izlerken kafanızdaki problemleri unutup başka bir dünyaya dalıyorsunuz.çocuk filmi olduğuna kesinlikle katılmıyorum,bence 13 yaş ve üzerindeki herkese hitap ediyor.ayrıca türk lokumu’nun övülmesi ve aslan’ı aslan diye söylemeleri filmi benim gözümde daha da yüceltti.çocuk oyuncularıda tebrik ediyorum.

ben böle saçma böle çocuksu bir film görmedim kesinlikle bu puanı haketmiyor

bir emek olduğu bellli ve masalımsı bir anlatımı var...oyunculuk gayet iyi dekorlar,ses,efektler,makyaj gerçekten çok sağlam izlenebilir bir film...

filmi daha 10 dakika önce izledim ve şu an gerçekten burda yapılan tüm olumlu görüşlerin doğru olduğu kanaatindeyim.benim gibi fantastik tür filmlere ilgisi olan herkese tavsiye ederim.görüntü kalitesi ve efektler iyiydi yanlız savaş sahnelerinin bilgisayar ortamında yapıldığı dikkatlice bakıldığında anlaşılıyordu.tabi bu çok ince bir ayrıntı ve hiç rahatsız etmiyor.Tıpkı jim carrey’nin oynadığı Talihsiz Serüvenler Dizisi filmi gibi her yaştan izleyicinin keyif alarak seyredebileceği bir film...

+7 yazıyor film başlarken. herkes biliyordur bunun ne anlama geldiğini. ama burda bir eksiklik var; bana kalırsa doğrusu 7-10 olmalıydı. yani film ilkokul seviyesi üzerine çıkamayacak bir film.Hikayenin çocuklara hitap ettiğini biliyoruz. ancak bu kadar büyük paralarla oluşturulan bu fantastik dünyada, neden çocukları sinemaya getiren diğer aile üyeleri için ufak da olsa birşeyler yapılmamış? üstelik Shrek’te bunun alasını yapan bir yönetmen nasıl olur da gerçek fanilerle çektiği bir film bu kadar çocukça, basit, sığ olur anlamadım, şaşırdım! repliklerden tutun hikayenin gidişatına, özensiz makyaj çalışmasıdan tutun(özellikle 150 milyon dolarlık fantastik bir filme göre oluşturulan yaratıkların -daha çok, geri planda kalanların- bu kadar özensiz durması hayet verici, Dünyayı Kurtaran Adam geldi aklıma) olayların hareketsiz ve basitliğine, sadece çocukların gözünü boyamaya yönelik gibi duran uyduruk açıklamalara... Herşey 7-10 yaş sınırı dahilinde gerçekleştirilmiş. elinde kılıçla savaşa giden, envai çeşit birbirinden güçlü yaratığın yanında, ’ama bize ihtiyaçları var’ diyen çocukları, onların mantık seviyesinde izlemek, kusura bakmasın kimse ama 20 yaşındaki beni, müthiş derecede bunalttı. Sinemaya gitmeden önce ’evet bu bir çocuk filmi’ diyerek gittim, tamam; ancak bu noktada şunu söylemeliyim Harry Potter’lara çocuk filmi diyenler sanırım bunu izlerlerse baya bir etkisinden kurtulamayacaklardır(rüyalarını ellerinde kılıçlar, bıçaklar, oklarla, çeşitli oyuncaklarla basacak çocuklar). Harry’ci değilim; ancak şunu söyleyebilirik ki; sevgili Harry bunların rahatlıkla abisi olabilecek düzeyde.Uzun zamandır sinemada bu kadar sıkıldığımı hatırlamıyorum. Devam filmlerine tabi ki gitmeyi düşünmüyorum, en azından bu çocuklar büyümediği sürece! bu arada Yüzüklerin Efendisi’yle karşılaştıracak değilim, o kadar iyi bir uyarlama ve o kadar özenli bir çalışmayı kolay kolay göremeyiz zaten. Son olarak gelelim bile bile bir çocuk filmine niye gittiğime! Narnia’ya beni çeken tek şey filmin çok iyi olduğu söylenen efektleri. bırakın Allah aşkına 4 sene önceki 3 filmlik bütçesi neredeyse bir Narnia eden o filmin efekteri Narnia’dan çok çok daha iyi(bu sayılmaz ama, sadece teknik bir karşılaştırmaydı çünkü). (4)