Hesabım
    Paris, Seni Seviyorum
    Ortalama puan
    3,6
    340 Puanlama
    Paris, Seni Seviyorum hakkında görüşlerin ?

    53 Kullanıcı yorumları

    5
    6 Eleştiri
    4
    31 Eleştiri
    3
    4 Eleştiri
    2
    7 Eleştiri
    1
    4 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Demirtas
    Demirtas

    Takipçi 888 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    15 Ocak 2011 tarihinde eklendi
    İçindeki öykülerden sadece bir kaç tanesini izlenir buldum. Çoğunluğu açıkçası sıkıcıydı ama yinede genel anlamda ortalama bir film. kötü diyemem.
    ramizdesica
    ramizdesica

    59 değerlendirmeler Takip Et!

    1,0
    12 Eylül 2010 tarihinde eklendi
    Bir sürü değişik hikaye içiçe girmiş karmakarışık sıkıcı ötesi bir yapım Newyork I Love You nun kalitesine aldanıp seyrettiğim sonunda pişman olduğum filmdir Paris I Love You
    mervebloom
    mervebloom

    Takipçi 39 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    12 Haziran 2010 tarihinde eklendi
    Farklı bir filmdi. Farklı farklı insanların farklı hayatları, aşkları anlatılıyor. Ben sevdim, izlenemeyecek gibi değildi. Ki bence izlenmeli..
    er-u-han
    er-u-han

    Takipçi 112 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    25 Şubat 2010 tarihinde eklendi
    Muhteşem yönetmenlerden aşka dair muhteşem filmler...Özellikle Coen Kardeşler,Wes Craven gibi isimlerin filmleri müthişti...
    yuzbasiyulaf
    yuzbasiyulaf

    Takipçi 414 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    31 Ocak 2010 tarihinde eklendi
    I Love You Paris Je Taime :))
    rudeonerudeone
    rudeonerudeone

    Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    29 Ocak 2010 tarihinde eklendi
    türk insanının pek de beğenebileceği bir film değil bana göre.gayet kaliteli,farklı,deneysel,ünlü ve sevdiğimiz yönetmenler ile oyuncuları aynı film içinde farklı kısa hikayelerde buluşturan bir filmdi bana göre mesela.fakat bu filmi beğenmek için önce bu 20 yönetmeni ve oyuncuların bazılarını tanımak bilmek de gerekir.o zaman daha sevimli gelir çünkü film.paris şehri de doğal olarak harika görüntüleri ile eşlik ediyor bize tüm hikayelerde.sanırım beğenmeyenler her hikayenin başını sonunu,karakterlerini vs. tamamen öğrenmek,bilmek,bir son görmek istemişler,fakat hikayelerin büyük bir kısmında sadece hayatın içinden kesitler var.bence güzeldi.özellikle 4-5 hikaye daha da ön plana çıkıyordu.neredeyse her yönetmen gerçekten kendi tarzını 5-6 dakikalık sürelerde bile olsa gösterebilmiş,bu da ayrı bir güzellikti.sinemayı sevenler izleyebilir,bence beğenmemek veya sıkılmak için hiç sebep yok.
    gokhankocgida
    gokhankocgida

    Takipçi 213 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    11 Kasım 2009 tarihinde eklendi
    baslarken keyıflı hıkayeler ızleyecem sandım .kısa olması buyuk avantaj keyıf yakalar ama cogu hıkaye gereksız bır karmasa yaratmıs bazılarını anlamadım.ozellıkle kor çocuk; yaşlı cıft; parisi gezen kadın; metrodakı turıst ; vampir maalesef çok saçmaydılar. en basıt ve temel olarakda keyıflı olan turbanlı kız ve zenci aşık hıkayelerı...
    maalesef senaryolar gereksız zorlanmıs 8 dakıkalık hıkayelerde ozetın ozetı bır anlayısla yaklasmaları gerekırdı...
    ıstanbul ıcın cekılmesını ısterım.
    benım ıcın 6 puan...
    sarpcore
    sarpcore

    Takipçi 195 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    20 Eylül 2009 tarihinde eklendi
    Dünya sinemasının önemli yönetmelerinin birleşip Parisi anlatıkları kısa hikayelerden oluşan bir yapım.Yine sinemanın bir çok tanınmış oyuncusunu yer alıyor.Kısa kısa filmler oldugu için fazla sıkmıyor.İçinde güzel hikayeler var.Ben en çok pandomin hikayesini beğendim.Birde Coen kardeşlerinkini.Newyork içinde aynı şekilde bir film yapılıyor.Bu filmde Fatih Akında yer alacak.2010da ise İstanbul için böyle bir proje düşünülüyor.
    tayfun-power
    tayfun-power

    10 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    30 Nisan 2009 tarihinde eklendi
    ben beğendim... farklı konular var... hep iki sevgilinin aşkı olarak algılamayın farklı aşklar da vardı ama benim beğendiklerim zenci adam ile esrar satan adam oldu...
    ilaydadles
    ilaydadles

    4 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    19 Nisan 2009 tarihinde eklendi
    Bu film nasıl bu kadar puan aldı anlamıyorum. Hayatımda ilk defa filmi yarım bırakıp sinemadan çıktım. Tek kelimeyle berbattı...
    mehtap6
    mehtap6

    Takipçi 385 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    18 Ağustos 2008 tarihinde eklendi
    Tarzının farklı olması bence izlemek icin yeterli 20 ayrı hikaye cok guzel olanalrı da var begenmedikelrim de var. ama parisin görselligi de yeterli izlemek icin :)
    beck31
    beck31

    Takipçi 1.383 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    15 Ağustos 2008 tarihinde eklendi
    Parisin görselliklerinin harikalığı dışında her aşk macerası güzel olmasada izletiyor kendini.Aralarından birkaçtanesi başyapıt niteliğinde birkac tanesi oldukça niteliksiz.Fakat hepsi içten, samimi ve dokunaklı.İzleyin derim.
    hadesoul
    hadesoul

    9 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    13 Mayıs 2008 tarihinde eklendi
    Le Marais (2006), Gus Van Sant


    eminim bu ülkede yaşayan sinemayla ilgilenen herkes az veya çok kısa film izleme deneyimi yaşamıştır. ama yine eminim ki bunların hemen hepsi eziyet boyutundadır. nedense kısa film yapmaya soyunanlar için bu iş uzun metrajın kısası sanılır ve kötü bir film yapmak için de ilk şart böylece yerine getirilmiş olur! bu filmler imkansızlıktan, bilgisizlikten ama çoğu defa da yeteneksizlikten dolayı izlenemeyecek kadar kötüdürler.
    paris temalı kısa filmlerden oluşan paris, je taime için bir araya gelen yirmi yönetmenden biri olan gus van sant le marais de, işte bir kısa filmin tüm bu handikaplarını savuşturan senaryosuyla bir kısa film nasıl yapılırın dersini vermişti. gaspard adlı gencin uğradığı bir atölyede çalışan elie adlı işçi cocukta kendisini etkisi altına alan ama adını tam koyamadığı o duyguyu anlatmaya soyunan yönetmen sırtına aldığı bu ağır işin altından başarıyla kalkmıştı. iyilerinin yanı sıra son derece vasat birkaç filmin de olduğu bu toplamada, tom tykwer in yönettiği " faubourg saint-denis " le beraber diğerlerinden ayrılan filmde sant, baştan sona neredeyse aralıksız konuşan gaspard karakterinin suskun elie ye anlatmaya çalıştığı ruh ikizi meselesinin kendine has bilinmezliğini, tesadüfiliğini, büyüsünü ve sıradışılığını öyle bir finalle bağlıyordu ki, le marais tüm filmlerin içinde en saf haliyle bir başyapıt olarak açık ara en tepeye yerleşiyordu..
    dr-
    dr-

    Takipçi 272 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    16 Nisan 2008 tarihinde eklendi
    ta şekerli diyebilirim bu film için.. Yönetmenler,oyuncular çok fazla emek var filmde ki bu su götürmez..Aşkın her yerde var olduğunu sunabilmiş mi'Hemen hemen..Ancak parça parça olması kendini o hikayeye kaptıramadan ya da yeni yeni kaptırmaya başlarken diğerine geçip kaçırılmasına neden oluyor..Love Actually buna izin vermemişti benzer olmalarına rağmen..Bu nedenle 10/7
    deborah-nemo
    deborah-nemo

    2 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    2 Nisan 2008 tarihinde eklendi
    bence çok güzel bir filmdi,evet belki bir bütünlük yoktu ama bütünlük kimin umrundaki yahu;yönetmenler oyuncular müthiş!
    tuileries coen kardeşler;bastille coixet;eiffel chomet;pere-lachaise craven;en beğendiklerim.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top