En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Hilda
Takipçi
96 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
29 Şubat 2020 tarihinde eklendi
film hakkında ilk söylemem gereken şey filmin ele alış biçimi diyebilirim. filmin senaryosu sıradışı bir şekilde yapılmış kurgu süper. her saniyesi özellikle çekilmiş bir film. filmi genel olarak beğendim diyebilirim. özellikle mistik ve felsefik mesalarında olması filme ayrı bir tat katmış. oyunculara söylenecek söz yok zaten. Brad Pıtt deyim yerindeyse döktürmüş. rahatlıkla izlenebilir bir film beğenmezseniz bile farklı bir film izlemiş olursunuz sırf bu nedenle bile izlenir.
Baya güzel filmdi. Gerek oyunculuk olsun gerek konu olsun efsaneydi. fakat tek kötü yanı sonunun tahmin edilebilir oluşu. Sonu daha farklı olsaydı daha efsane olurdu.
Bu filme kötü eleştiri yapanlar gidip Selena dizisini izleyebilir böyle bir başyapıta kötü eleştiri yapanlar filmi kesinlikle anlamamıştır.İnsanlar anlamadıkları şeyi kötülemeye bayılırlar herkesin anlayabileceği bir film değil
Puanı ve yapılan yorumlar yüzünden beklentim çoktu. Ne yazık ki hayal kırıklığına uğradım. Bahsedildiği kadar büyüleyici bir kurgusu veya şaşırtan bir sonu yoktu. Özellikle sonu bıçak gibi yarıda kesilmiş izlenimi verdi bana aceleye getirilmişti. Konunun işlenişi açısından ele alacak olursam, gerilim filmi olduğunu iddia ediyor ancak ben film boyunca hiç o havaya giremedim. Filmi bitirdiğimde de aklımda hala çok soru işareti vardı. Özellikle katilin ruh halini daha iyi analiz edip, yansıtabilirlerdi.
Film gerçekten atmosferi ve yarattığı gizemsi havasıyla seyirlik bir şaheser.Fakat filmin beni pek etkilediğini söyleyemem.Gerçek bir polisiye klasiği ama daha fazlası değil.imdb puanının kasıtlı olarak şişirildiğini düşünüyorum. Bundaki en büyük etken oyuncu kadrosu ve isim yapmış bir yönetmenin elinden çıkması.
Film asla kötü bir film değil oyuncu kadrosunda ki 2 dev isimle tam bir efsane olduğunu her şekliyle belli eden yapım nispeten ağır işleyen yapısı ile ve atmosferi ile sizi her şekilde kendine bağlamayı biliyor. Filmin son anına kadar sizi kendine bağlayan merak unsuru ise son anda nedense sürprizi bozacak şekilde açık vererek sonunu belli ediyor. Açıkçası ben son dakikalarına doğru filmin verdiği açıklar ve ipuçları sayesinde filmin sonunu tahmin etmiş ve bende oluşturacağı ters köşe hissinden payıma düşeni alamamış biri olarak etkisinde daha az kalabildim. Ama bu demek değil ki film size bunu yaşatamayacak. Eğer son dönemde usta işe bir gerilim-polisiye-gizem tarzı film arıyorsanız ve hala bu güzel yapımı seyretmediyseniz mutlaka bir şans verim derim.
Bir film 20 küsür yıl sonra kendini izlettirdikten sonra vay be dedirtiyorsa iyidir. Senaryo ve yönetim kısmı mükemmel. Oyunculuk kısmında Morgan Freeman duruşu ve o buğulu bakışı bile yeter. Kevin Spacey kısa süresine rağmen performansı ile göz kamaştırdı. Gelelim başrol oyuncumuz Brad Pitt'e. Kanımca hayal kırıklığı. Senaryo gereği ona atfedilen pozitif ayrımcılığı hakedecek bir rolü olduğunu düşünmüyorum. Kafası çalışan Mills fakat onur David'in oluyor ne hikmetse. 30 milyon dolar bütçe ile 350 milyon dolar gişe yapan bir film elbette başarılıdır. İzlenmelik.
Uzun bi film ama izlediğiniz zamana değer. Filmin akışı o kadar sürükleyici ki zaten zaman umrunuzda bile olmuyo. En sevdiğim ve geç izlediğim için kendime kızdığım filmlerden.
Katil John, senin hayatını kıskanıyorum diyince tahmin ettim filmin sonunu.Sonunda çok şaşırmadım ama bu sahneye kadar merakla izletti kendini film.Edebi eserlerden yararlanılması ayrı bir güzel olmuş.Bizlere okumadığımız için neler kaçırdığımızı gösteriyor adeta.Sonuç olarak bir dedektif/polisiye olmakla beraber kendimizi sorgulamamızı isteyen bir film...8.5/10
Dante'in İlahi Komedya'sından esinlenip insanları bir Tanrı gibi cezalandıran bir seri katilimiz var. Fikir güzel fikirin işlenişinde beni gerçekten şaşırtan bir sahne olmadı her şey kafamda planladığım gibiydi sonu da dahil. Buna rağmen film kendini izlettirdi. Ortamlar,renkler sizi cinayetlerin içine çekiyor, bu yüzden ortamları renk tonlarını baya başarılı buldum. Kamera açıları iki dedektifin arasındaki farkları bize göstermeye çalışıyor, farklı belkide zıt insanlar olduklarını belirtiyor. Yılına göre müzikleri başarılı. Bu filme 8/10 veriyorum kırdığım 2 puan şuralardan geldi senaryoda bizi pek şaşırtan hatta şaşırtan hiç bir şey yoktu en azından beni, spoiler: ve katilimizin teslim olduğu sahnede, katilin her yeri kan lakin herkes onu dedektife bağırınca fark ediyor, belki içeri girdiğinde fark ettiler de ben anlamadım diyeceğim, madem içeri girdiğinde fark edildi neden kimse bir şey yapmadı.
Film gerçekten çok güzel 2 saat hiç sıkılmadan ekrana yapışıp izledim. Çok beğendim ama zaten polisiye bir film olduğu için her olaya şüpheyle izledim o yüzden son sahnelerde ne olucagınıspoiler: acaba karısının mı kellesi yoksa köpeklerin mi diye düşündümspoiler: ama bu çök tatlı bir tat katmış filme ben gayet beğendim
FİNALİYLE SİNEMA TARİHİNE GEÇEN KÜLT FİM 10 ÜZERİNDEN 10 ''İNSANLARIN DİKKATİNİ ÇEKMEK İÇİN ONLARIN OMUZLARINA DOKUNMANIZ ARTIK YETERLİ DEĞİL. ONLARA BİR BALYOZLA VURMANIZ GEREKİYOR.'' bu film de insanın omzuna sağlam bir balyoz indiriyor… çok iyi formülize edilmiş senaryosu, vermek istediği mesajın verme yolu ve yönetmen başarısı ile zamanında oldukça başarılı olmuş ve hala da önemli bir yerde duran önemli bir film ‘SE7EN’.Filme yüklenmiş olan kült ve psikolojik gerilimin en önemli eserlerinden biri yakıştırmalarını sonuna kadar hak ediyor. olay örgüsü son derece güzel kurgulanmış. filmin girişinden itibaren verilmek istenen gerilim insanı ilk andan itibaren etkisine almakta… Fincher, nefis bir hikâyeye ve sağlam karakter gelişimine sahip olan bu filmin görsel çözümlemesini bu kez gerçekten aşırıya kaçmadan yapıyor. Diğer bir deyişle, hikâyeyi elinden kaçırmadan, dramatik yapıya zarar vermeden ve karakterlerin önemini küçümsemeden stilize bir anlatım kurabiliyor ‘SE7EN’ de gerek hikâyesi gerekse görüntüleriyle kara film tarihinde eşine benzerine az rastlanır bir film. …Ağır ama kesinlikle sıkmayan bir tempo, film boyunca ıslak, yağmurlu bir şehir,emekliliğine 1 hafta kalmış eski kurt bir cinayet masası dedektifi ve yeni gelen çaylağın işe başladığı anda ortaya çıkan seri ve dinsel temalı cinayetler, incilde bulunan 7 ölümcül günah sırasıyla işleniyor…. 1) Oburluk 2) Açgözlülük 3) Tembellik 4) Öfke 5) Kibir 6) Şehvet 7)Kıskançlık… hikaye temel olarak yedi ölümcül günahı işliyor ama esas vurgulamak istediği ölümcül günahlar olarak adledilen şeylerin günlük yaşantının içerisinde sıradanlaşması, hayatın ritminin içerisinde sıradanlık ile adeta cehennem yaşantısı bugünün modern yaşantısı içerisinde kamufle olmasıdır.. evet filmin ana konusu her ne kadar bir seri katilin cinayetleri olarak gözükse de, aslında kötülüğün ve iyiliğin bütünlüğü ve ayrılmazlığı ne kadar birbirilerine benzedikleri aslında kötülüğün tek başına değil, iyilikle beraber olduğudur…Hikaye sürekli yağmurun yağdığı, kasvetli ve isimsiz bir şehirde geçmesi bu mekan içine aldığı insanlara kapanı kısılmışlık hissini aşılıyor, banliyö etkisi yaratıp mevcut düzenin en ufak dış tehdit ile paramparça olabileceği stresini seyirciye geçiriyor... Fincher bu unsurları çok güzel bir şekilde filme yaymış ve öyle bir atmosfer oluşturmuştur ki izleyici filmi diken üzerinde izliyor. Ayrıca filmin depresif, karanlık ve klostrofobik yapısı kendine yabancılaşmış, izole olmuş 20. yy insanın durumunu başarılı bir şekilde simgeliyor, toplumsal eleştiri yani düşünüldüğünde bir post-postmodern film gibi gelir bana...Polisiyelerden aşina olduğumuz dedektif ortaklığı şemasını kullanıyor SE7EN.. Katilin peşindeki polislerin bize hiç de yabancı gelmediğini hemen anlayabiliriz aslında. Yaşlı, tecrübeli ve soğukkanlı bir dedektif ve ona yardım etmesi için görevlendirilen genç, bütün karanlıkları aydınlatabileceğini düşünen ve kendini kanıtlamak için yanıp tutuşan başka bir dedektif. Birbirlerinin tam anlamıyla zıttı ama birbirlerini tamamlayan iki karakter. Polisiye film türünün bu klişesini Fincher filmde çok iyi kullanmış. Tabi bunda Brad Pitt ve Morgan Freemanın kimyasının tutması da önemli bir etken…Filmdeki oyuncular da rollerinin hakkını vermişlerdir . Brad Pitt'i her zaman özel hayatından çok; rol aldığı Fight Club ve Snatch'de ki üstün performansıyla hatırlarım ve buna Se7en'da kuşkusuz eklendi .. Morgan Freeman'da hangi rol olsa 40 yıldır o görevi yapıyormuş gibi hiçbir rolde sırıtmıyor. Bu filmin ikilisi birbirini bana göre çok güzel tamamlamış… Filmin en beğendiğim performansı ise filmin gizeminin bozulamaması açısından jenerikte adı yazmayan Kevin Spacey'in performansıdır. Aynı yılda çekilmiş olan ve OSCAR’ını kazandığı Usual Suspects ve üzerine bu filmdeki rolü ise 1995 Spacey'nin yılı olmuştur… Filmde ayrıca sayısız göndermede mevcuttur. Dante'nin İlahi Komedyası'ndan bir sürü farklı kaynağa farklı bir bakış atan felsefi bir seri katil filmidir.. Kurgu dalında Oscar'a aday olmuş ve farklı birçok ödüle layık görülmüştür. Kendisinden sonraki birçok gerilim filmine kaynak olmuştur. Bunların en önemlileri de kuşkusuz SAW'dır
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.