Akılalmaz bir senaryo, kurgu ve final. Müziklere ve oyunculuklara değinmiyorum bile. Özellikle son 1 saati oturduğum yere kitlenerek izledim. Her sahnesi başyapıt. Sinema tarihinin en iyi 3 filminden biridir bana göre.10/10
Filmi eleştirenlere bakmayın neden eleştirdiklerini kendileri de bilmiyorlar, oyuncu kadrosu olsun, oyuncuların performansları olsun, filmin senaryosu, müzikleri tam anlamıyla muhteşem. Filmden kalite akıyor. Bu arada Leonardo DiCaprio'nun ellerinden öperim büyük oyuncu.
Senaryonun farklılığı, müthiş oyunculukları, sahnelerle mükemmel uyum sağlayan müzikleri, filmin uzun süresine rağmen merak seviyesini hep üst düzeyde tutması, tahmin edilemeyen finali ve Scorsese nin minik dokunuşları bu filmi başyapıt yapmaya yetmiş. Gerçekten Oscarı sonuna kadar hak eden bir yapım. Nokta
Zaten filmin başından itibaren klasik bir "cici" Amerikan polisi filmi seyredeceğiz ama kadro sağlam idare edelim diye başladım , sonra haa senaryoda dandik , mantık hataları paçalardan akıyor , ama kadro sağlam idare edelim dedim. Tam 30'uncu dakkaya gelince hadi bakalım ters köşe bir sona gidiyoruz derken , DiCaprio'nun temizlikçisi , Nicholsonun bahçıvanı ile güney kutbuna kaçarken kafalarına Matt Demon'un ölmüş nenesinin cesedi düşüp , şans eseri ordan geçen bakkal Şemsi amca tarafından yakalanıp tas kebabı yapılması kadar anlamlı "pi sayısının önemi" sonuna bağlanıyor. Zaten senaryo yazarı "William Monahan" denen değerli şahsın "şaka değil" "İntikAm Peşinde" diye film yazdığını okuduktan sonra ne günah işlediğimi anladım.
Filmin Senaryosu, oyunculuğu özellikle kurgusu muhteşemdi. Filmde usta yönetmen Martin Scorsese ve muhteşem oyuncu kadrosu var. Filmin güzel olması muhtemeldi. Kesinlikle izlemeye değer MUHTEŞEM ÖTESİ bir film. 9.3/10
Martin Scorsese olursa o film izlenir. Oldukça zengin ünlü kadrosu ile özellikle Jack Nicolson ' nın müthiş performansını da izliyorsunuz. Hikaye biraz ağır gelişse de finale yakın tempo hızlanıyor, biraz kafa karıştırıyor ve sürpriz sona ulaşıyor.
Böyle bir kadro yok. Jack Nicholson, Di Caprio, Matt Damon, Mark Wahlberg, Vera Farmiga. Jack Nicholson her filminde olduğu gibi burada da efsane oynamış. Filmdeki suç ticaretlerini zor anlamanız normal, bu kısımlardan çok köstebek kısmına odaklanılmış doğal olarak. Polis ve Frank zamanla işlerinin aksaması üzerine içlerinde köstebek olduğu kanısına varıyorlar. ( çinlilerle ticaret sahnesi, sinemadan sonra kovalamaca sahnesi gibi) Di caprio’nun kafayı yemesi, çıldırması gibi yok( sonlarda Matt Damon’u çatıda kelepçelerken oyunculuğu, o sahne efsaneydi) İçerde’nin buradan ilham aldığı aşikar. Di caprio ve yüzbaşının çatı sahnesi ardından çetenin üyelerinden birinin de polis çıkması. Sondaki iki köstebeğin buluşması ve di caprionun başından vurulması gerçekten hiç beklemiyordum bunu. Son sahnede vurulan vurulana herkes köstebek olmuş. Tek yaşayan, piç dediğimiz, yüzbaşının arkadaşı oldu neyseki matt damon da öldü :d
filme şu söz çok yakışıyor: “ ispiyonculuk.. ibnelik ondan şereflidir. İbne iki kişiyi kırdırır ama ispiyonculuk orduyu kırar” :d
Film çok akıcı, oyuncu kadrosu harika, oyunculuklar müthiş ( özelikle Jack Nicholson ve Di caprio) sonu basit durabilir ama beklemiyordum. Muhteşem. Harika bir Martin Scorsese işi.
Filmin 30 dakikasından sonra sonunu tahmin edebildik ki di caprio nun hep şaşırtıcı filmlerine alışmışken ama seneryo fena değil sadece finali kötü diyebiliriz
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.