Senaryosunu da, Erdal karakterini canlandıran ağabeyi Şahan Gökbakar ile birlikte kaleme alan Togan Gökbakar'ın yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Erdal ile Ece"; "kara mizah (dark comedy)" tarzda kurgulanılmış...
Şahane bir komedi olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz, Gökbakar biraderler denilince...
Genel olarak akıllara...
Düşük seviyedeki kültürel kod...
Ve aynı bağlamdaki IQ seviyesine uygun esprilerin yapıldığı "Recep İvedik" serisinin gelmesi...
***
Fakat bu sefer...
Değişik bir hamle yapan aynı biraderlerin...
"Recep İvedik" hayranı...
Özellikle de kent çeperlerinde yaşayan...
Ve oraları...
Kendi kültürel normları çerçevesindeki...
Harlem'e çevirme çabası içindeki...
Gerçek dünya ile caz ve rock'tan bihaber rap müzik hayranı...
"Zeka ve medeniyet engelli" büyükçe bir ergen güruhu ters köşeye yatırdıkları...
Ve kimi sahnelerinde attığımız kahkahalar nedeniyle...
Etrafımızdakileri rahatsız ettiğimiz bu filme biraz daha yakından bakalım...
***
Kahramanlarımızdan Erdal Tay, ortağı Oğuz (Kerem Poyraz Karaalp) ile beraber TAYOTO Tuning'in sahibiyken...
On iki senedir birlikte olduğu...
Dokuz yıllık karısı Ece Tay'da (Seda Türkmen)...
Olivia Bliss isimli uluslararası bir kozmetik şirketinde bir müdür yardımcısıdır...
***
Ve bunlardan...
İş insanı Erdal'a göre evlilik...
Kısaca...
" Bir ölü yatırımken..."
***
Ece'nin bakış açısından da evlilik...
"Ödün verme ve uyum sanatıdır..."
***
Ancak Erdal evliliği...
Aynen askerlik gibi düşünmek suretiyle...
Nasıl...
Komutanın verdiği emirlerin ardındaki mantık sorgulanmıyorsa...
İşte evlilikte de...
Hanım ne derse odur...
Biçiminde tanımlamaktan da çekinmez...
***
Ama esas duruşa geçilen hanımın karşısında...
Emredersiniz komutanım demek yerine...
"Peki", "tamam" veya "sen bilirsin" demeyi daha da bir uygun bulur...
***
Ardından da...
Erdal'ın uykudaki gürültülü bir tonla horlaması sonrasında...
Sabah kahvaltısında...
Uyku apnesine sebep olan aşırı kilolar gündeme getirilir...
***
Ve böylelikle de...
Ece Erdal'ı...
Doğrudan Gökçe Pehlivan (Gizem Yeğit) adındaki diyetisyene yönlendirir...
***
Ki...
Karaciğer yağlanması ve kalp krizine karşı...
5 bin TL'lik bir indirim ile sadece 22 bin TL ücret alıp...
Her ikisine de kilo verdirecek olan bu kadının kendisi...
Farklı konulu iki bölümü daha bünyesinde barındıran filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; başrollerinde Demet Evgar ile Emre Karayel'in oynadıkları TV dizisi "1 Kadın 1 Erkek" (2008-2015) lezzetindeki, 85 dakikalık bir kısım daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Vakit kaybı. Şahan'ın oyunculuk bu filmde sıfır. Evden zorla çağırmışlar gibi. Yarı Recep yarı Celal karışımı saçma sapan bir karakter. Benzer espriler, hatta 10 yıl önceki espriler ile tonlamaları bile aynı. Celal ile Ceren'i veya Recep'in aynı filmini bile çok kez izlemişimdir ama bu film berbat ötesi. 10.dakikada falan kapatacaktım ama ön yargılı bir yorum yapmamak için sonuna kadar izledim fikrim değişmedi. Şahan'ın stratejisi zaten hep aynı kendinden daha fazla öne çıkma ihtimali olan biri asla oynayamaz. Düşük bütçe (cimri diyelim daha doğrusu çünkü para yok değil yani paraya kıyıp daha iyi film yapılabilir ama yok hep aynı strateji) Düşük cast. Yapmacık beceriksiz parlama potansiyeli olmayan oyuncular. İzlemek için değil izleyene para verilmesi lazım.
Ben çok çok eğlendim. Filmin yönetmeni, senaryosu, Şahan, bayan oyuncu çok başarılılardı. Şahan çıtayı yükseltmiş. Gülmeye çok ihtiyacımız olduğu bu günlerde beni eğlendirdikleri için hepsine teşekkür ederim...
Gerçekten izlediğim en kötü filmdi. Komik desen değil konu desen yok. Şahan ile başroldeki kız dışındakiler figüran. Aynı cümlenin beş altı kez tekrar edildiği sahneler ile dolu garip bir video izledim diyebilirim.
İnanılmaz şaşırdım bu kadar saçma bir senaryo nasıl beyaz perdeye taşındı.. Bu adamdan böyle bir senaryo çıkmamalıydı. Tamamen fiyasko 👎👎 hiç beğenmedim
Gayet de güzeldi.Evet ara ara sıkıcı olduğu yerler vardı ama genel olarak beğendim.Ben partneri de beğendim .Öyle çok küfürlü sahneler de yoktu.Çerezlik,izlenilebililr.
hiç bir film icin sakım izlemeyin, vakit kaybıdır vs gibi yorumlar yazmadım... yapımda ve yayımda emegi gecenlere saygıdan. ancak buna yazmazsam izleyen herkesin hakkına girmiş olurum. gidin eşinizle dostunuzla çay için kucuk cocuklara dondurma ısmarlayın. ne zamanınız bosa gitmis olur ne de paraniz.
Şahan Gökbakar siyasi paylaşımlar yapacağına keşke bu filme odaklansaydi. Tam anlamıyla iğrenç zaman kaybı. Umarım filmin yorumlarına bakıp öyle izlersiniz
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.