Nuri Bilge Ceylan'da yine bir başyapıt eser ortaya çıkartmış. Bence bu film yönetmenin en iyi üç filminden biri. Karakterlerin hepsi çok gerçekçi, hepsinin zaafları var. Hepsinin iyi ve kötü yönleri var. Çok uzun ama neresi çıksa film daha güzel olurdu bilemiyorum.
Alevi vurgusu...Gar katliamı solcu vede Alevi bir kadın ilk tanistığı birini ailesi olmadan evine alır şarap içip birlikte olur zihniyeti bu aşşalayıcı, küçük düşürücü bir kısım yazık birde böyle bakın ne kadar hissettirmeden bunları filmin içine sıkıştırsanizda o pis dusunceleriniz gözüküyor lanet olsun bu filmi çekene ve kayıtsız kalan oyunculara O puan çocuk oyuncular icin
hayatımda izlediğim en saçma film diyebilirim hiç bir şekilde memnun kalmadım kesinlikle sarmadı beni hiç kimseye tavsiye etmem kıymetli vaktinizi boşa harcamayın paranızı da çöpe atmayın derim.
Öncelikle ben de bir öğretmenim ve değerlendirmemi ona göre yapacağım. Filmi teknik açıdan güzel buldum. Çekimlere, doğallığa falan lafım yok ama senaryo ve tipler üzerine bir iki eleştirim olacak. Ortaokul öğrencilerine ders vermekle geçti eğitim hayatım. Bir kere şunu iyi bilmek lazım: Bir öğrenciye hele hele 7. sınıf öğrencisine hiç güvenilmez. Siz samimi bir şekilde öğrenciye sevgi (Yanlış anlaşılmasın, öğretmenin öğrenciyi kendi çocuğu gibi görüp şefkat göstermesinden bahsediyorum.) gösterirsiniz ama çocuk onu yanlış anlar, sonunda da kendini tehlikede görünce filmdeki gibi satar. Bu filmdeki öğretmenin bu hataya düştüğünü zannediyorum önce. Aslında yönetmenin, özellikle genç bir öğretmenin acemilikten dolayı böyle bir hataya düşebileceğini gösterdiğini düşünüyordum ilk başta ama filmin sonunda öğretmenin Sevim'e olan duygularını dinleyince bir öğretmenin filmde bu şekilde gösterilmesi pek hoşuma gitmedi doğrusu. Ayrıca ev arkadaşına kız arkadaşını meşru bir ilişki için teklif etmesi ve sonra kıskançlığa girip gayrimeşru ilişkiye girmesi bir öğretmen olsa da bir insanın ne kadar karaktersiz olabileceğini gösteriyor. Diğer taraftan idealist bir öğretmenin (Nuray'ın) çok önemli meseleleri tartışıp ahlakından taviz vermesi bana çok garip geldi doğrusu. Memleketini kurtarmaya çalışan bir öğretmenin gayrimeşru ilişkiye girmesi de tasvip edilecek bir durum değil. Filmde sürekli gelenek ve göreneklerden dem vuruluyor ama ne yazık ki yörenin öğretmeninin bu kurallara sahip çıkmadığını görmek de üzücü geliyor bana. Öğretmenlik mesleğini icra eden kişiler bu tür ilişkilere dikkat etmeli ve böyle bir karakter de filmde canlandırılmamalı. Kusura bakmayın öğretmenliğin getirdiği bir etkiyle eleştirilerimi didaktik bir havaya büründürmüş olabilirim.
Diğer bir mevzu ise öğretmenlerin genç olmasına rağmen hayattan ve meslekten bu kadar kısa sürede soğuması ve öğretmenliği hor ve hakir görmesi de pek gerçekçi olmamış. Ben mesleğimin ilk 10 yılında severek yaptım öğretmenliğimi. İnsan belki daha sonra yorgunluk hissedebiliyor ama daha 4. senesinde öğretmenliğe bu kadar iğreti bakan bir öğretmen çok gerçekçi olmamış. Evet, oyunculuklar güzel ama öğrencileri dana gibi görüp de evdeki danaları beslesem daha rahat ederdim bakışı ile öğretmenlik yapılmaz. Filmi izleyenler acaba bütün öğretmenler böyle mi diye düşünebilir ama böyle değil. Mesleğini aşkla şevkle yapan çok öğretmen var, film sizi bu yönden kötü etkilemesin.
Filma iyi bahsebiliyor diye izlemeye başladım aradan 2 saat geçti film nasıl durgun başladıysa öyle de bitti bu filme nasıl ödül vermişler benim aklım mantığım hiçbir şekilde almadı berbat ötesi bir filmdi 3 saatim boşa gitti
Konusu ile filmin arasında bir bağlantı kuramadım. Beklentilerimi karşılamadı ve filme başlamadan konusunu okumasanız filmin ne anlattığı bilemanlayamazsınız.
3 saat biraz yorar mı diye tedirginlikle gittim biraz. Lakin büyük usta Nuri Bilge Ceylan kalitesini yine yansıtmış. 3 saat boyun da hiç sıkılmadan izledim. Sevim karakterinin masumiyeti hayran kaldım. Deniz Celiloğlu, Yüksel Aksu, Musab Ekici ve Merve Dizdar' ın oynadıkları karakteri içimde son anına kadar hissettim. Bu kötü yorumları görünce üzüldüm. Böyle güzel kaliteli filmlere hasret kaldık.
3 saatin hakkını veremeyen, felsefik olmaya çalışan ama bu arada boş ve gereksiz diyaloglarla zamanımızı boşa harcayan, boş ve gereksiz bir video gösterimi... Bu videoya sinema demek, sanata saygısızlık olur....
Sanatsal yönü dışında hayatın kendisini anlatan bir film olduğunu düşünüyorum. Oyunculukların öğrenci rolünü oynayan oyuncular için fazlasıyla iyi olduğu kanaatindeyim. Sonuç olarak her zamanki gibi tam bir sona bağlanmayan bir NBC filmi izledim. İzlenir.
Nuri Ceylan'n tüm filmlerini izlemiş biri olarak bu filmi de vizyona girdiği gibi izledim. Film 3 saat sürmesine rağmen 1 saat izlemiş gibi tadına doyamadım. Nuri Bilge'nin filmleri uzun da olsa kendisini izlettiriyor. Akıcılığı, görsel efektleri ve oyunculuk üst düzeydeydi.
Film Doğu Anadolunun ücra bir köyünde zorunlu doğu görevi yapan Samet adındaki bir öğretmenin başından geçen olayları anlatıyor. Film Doğu coğrafyasının ve ikliminin insan ruhunda açtığı yaranın umutla sarılabileceğine, dünyadaki çıplak olan her ruhun yaşadığı melankoli ve kaderin sürüklediği bağnaz ideolojilerle daralıp genişlediğine ve sonunda yaşadığımız çorak dünyanın karanlıkla son bulacağına çekti izleyecisini. Kirlenmiş ahlâk ve vicdanın küçük bir kız çocuğunda bulunabileceği beklentisi içinde kurulmuş devasa umut ağının ortasında esir kalmış bir insanı konu ediyordu. Toplum ve birey arasındaki uçurumun ve bağın, kaçmanın cesareti ve kalmanın korkusu arasındaki melodi çalındı yüreğe… Film şuana kadar izlediğim en iyi filmler arasında.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.