Filmden biraz evvel çıktım,bir dram filminde ne kadar çok gözyaşı döküldüğü film için bir kalite göstergesiyse bu film babam ve oğlumdan sonra izlediğim en dokunaklı filmdi.ancak,işe evvela eleştiri ile başlamak istiyorum.izleyenler genellikle küfürden şikayetçi olmuşlar ancak tamamen gerçek dışı,koca filmde toplasanız 4-5 defa küfrediliyor.bu da eğitimsiz,taşralı bir genç denizci için gayet doğal.bunun dışında otist bir birey annesi olarak, filmin senaryosunun Türkiye de bir ilke imza atarak otizme bir farkındalık daha yaratmak adına otist bir bireyden yola çıkarak yazılmış olması ayrıca takdire değer.sırf bu sebeple bile bu yapım sonuna kadar desteklenmeli.ancak,otist karakterimiz efe ile ilgili bir kaç eksiklik var fikrimce.efenin durumu 7 yaşına kadar hiç mi farkedilip,teşhis edilmedi?edildi ise neden özel eğitim almıyor,edilmedi ise bunun gerekçesi izah edilmeliydi.otizm özel eğitimle çok çok iyi sonuçların alınabildiği bir gelişim bozukluğu.buna dikkat çekilebilirdi.çocuk 7 yaşında,okula da gitmiyor,mzel eğitime de gitmiyor,daha göz teması dahi hiç olmamış vs vs... ayrıca otizmli çocuklar,dışa kapalı,uyaranlara duyarsız,tepkisiz,duygusal tepkilerden uzak olabilirler evet ama efe gibi de mum gibi,kılı kıpırdamayan,robotik hareketlerle hareket eden bireyler değillerdir.ani ve beklenmedik tepkileri,yerli yersiz,sebepsiz gülme/ağlama krizleri,kontrol dışı el,kol hareketleri,tikleri olabilen,sıklıkla parmak ucunda yürümeyi seven bireylerdir.ama efe de bunların hiç biri yoktu.bu yönüyle senaryo çok elsik kalmış.böyle hikayelerde her zaman için bunu gerçekten yaşayan ailelerden danışmanlık alınmasında fayda olduğunu düşünüyorum.efe dışında senaryoyu çok kopuk buldum,efenin annesi neden intihar noktasına gelmiş?hasta dediler ne hastası?çocuk senden diyor kıvanca,o da tamam ben bakarım diyor,hepsi bu kadar mı?senaryoda bütünlük ve sürükleyicilik eksikti amma velakin gel gelelim olumlu eleştirilere.kıvanç her zamanki gibi oyunculuğunu dile getirmiş.her sahnesi her duygusu ayrı ayrı etkileyiciydi.bu filmi hayatında hiç otist birey tanımamış birinin anlama şamsı yok.bir babanın/annenin evladıyla bir defa göz göze gelebilmesinin ne demek olduğunu,o babanın gözünden düşen yaşın,çocuğunun gözlerine bakabilmek için içinde kopan çığlıkların ne demek olduğunu yaşayan bilir.etrafınızdakilen çocuğunuz için edeceği tek kelimeyle içinizden nasıl bir canavar çıkar,yaşayan bilir.bu nedenle oyunculuklar çok iiyidi.yorumlardan birinde birisi,çocuk piyano çalmayı annesinin karnında mı öğrenmiş demiş.cehaletini konuşturmuş.otist bireyler duyusal ve iletişimsel sorunları olan,yanı sıra bir çoğunda üstün yeteneklerin olduğu çocuklardır.özel eğitim ve ilgiyle bu yönleri keşfedilebilirse dahice işler çıkarabilirler.beyinlerindeki düşünce karmaşasına neden olan girift yapı aynı zamanda engin bir hafıza ve üstün yeteneklere zemin hazırlıyor ancak bu da otist bireylerin belli bir oranı için geçerli.otizm düzeyi bu anlamda çok önemli.