Hesabım
    Bisiklet Hırsızları
    Ortalama puan
    4,3
    138 Puanlama
    Bisiklet Hırsızları hakkında görüşlerin ?

    37 Kullanıcı yorumları

    5
    10 Eleştiri
    4
    18 Eleştiri
    3
    4 Eleştiri
    2
    3 Eleştiri
    1
    1 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Funda Gür
    Funda Gür

    47 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    16 Nisan 2023 tarihinde eklendi
    Filmde bazı taşlar yerine oturmamış, havada kalmış hissi oluşuyor. Zaman kavramı da ilginç, gün bitmek bilmiyor gibi. Filmin sonu daha adından bile belli oluyor ama yine de sonuna dek izlemeye değer. Çocuk oyuncunun filme katkısı da çok iyi. İşsizlik, sıra beklemek vb. unsurlar bugün de irdelenebilir.
    theyurdal
    theyurdal

    Takipçi 561 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    21 Kasım 2020 tarihinde eklendi
    beklentilerimin çok aşağısında kaldı
    Yasin Ş.
    Yasin Ş.

    Takipçi 17 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    28 Kasım 2017 tarihinde eklendi
    Bu film; sürekli dolambaçlı bir yol izliyor, çok ama çok iç karartıcı -Allah aşkına, bir adamın hayatı yok oluyor ve bunu izliyoruz, drama diye bir şey yok- ve tamamen amaçsız. Cidden, bu filmde sevilecek ne var. Bir adamın oğlunun gözleri önünde hayatının yok oluşunu izliyoruz. Sadece sizi kanser yapıyor, her sahnesi. Oyunculukta özel bir şey yoktu ve boşa çıkan bir hikaye vardı. Bisiklete ne oldu? Kimdeydi? Bize niye söylenmiyor? Bu sorular filmde hiç mi önemli bir rol oynamıyordu? Burada film çekiyorsunuz, yapmayın. Hayat böyle bir yer biliyoruz ama bunu bir filmin söylemesi gerekmiyor -tabii, ara sıra gerekiyor- Bazen bir filmi dertlerinizden kurtulmak için izlersiniz ya, bu film hiç öyle değil. Bu film dertlerinizi daha da arttırıyor. Üstelik bu nasıl sondur böyle?!1 spoiler: Film boyunca bir adamın çaresizliğini izliyorsunuz. Bu yüzden filmin sonunda adamın başından beri çalıştığı şeyi başarmasını bekliyorsunuz ama yok.
    Buradaki tek mesaj; hayat b*k gibi bir yer ve bunun hakkında hiçbir şey yapamazsın, pes et. Bir filmi klasik yapan şey bu mudur? I don't think so.

    Ama filme birde iyi yönünden bakın. ''Kanser edici'' diye bir kategori olsa bu film türünün en iyisi olurdu.
    jamesbond-2
    jamesbond-2

    Takipçi 1.684 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    20 Nisan 2015 tarihinde eklendi
    Beklediğimin üzerinde çıktı,çok hüzünlüydü bir kere,baba oğul ilişkisi ve çaresizlik ancak bu kadar güzel anlatılabilirmiş!Bu kadar yalın bir senaryo ancak bu denli duygu yüklü anlatılabilirmiş...
    Engin Yüksel
    Engin Yüksel

    Takipçi 1.458 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    4 Kasım 2014 tarihinde eklendi
    kısa dokunaklı fakat beklentilerimin altında vasati bir film 6/10
    Gökhan Malkoç
    Gökhan Malkoç

    Takipçi 8 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    18 Ekim 2013 tarihinde eklendi
    kelimeler kifayetsiz kalıyor sinema adına herşey var bu filmde çok sıcacık biraz hüzünlü insana dair hayata dair kırıganlıklara dair herşey çok çok çok güzel bir italyan filmi...
    volkanick
    volkanick

    Takipçi 683 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    7 Ekim 2013 tarihinde eklendi
    'Sinemada yeni gerçekçilik akımının ilk örneklerindendir' dedikten sonra konuyu Dostoyevsky'nin suç ve cezasına bağlamaya çalışırken kapuçinosunu fularına döken entel görünme sevdalılarının favori filmi..
    İkinci dünya savaşından yeni çıkmış Roma sokaklarında geçen dram filmi iki yıllık işsizliğinin ardından bir bisiklete sahip olmak şartıyla bir iş bulan yoksul bir baba ile oğlunun etrafında dolaşı sistemlerin insanları çaresizliğe ve çaresizliğin de ahlaksızlığa ittiğine dair göndermeler göze çarparken, bu sayede izleyiciyi hırsızlık gibi insanlığın ortak ahlak kuralları dışında kalan bir olgunun her zaman kınanıp kınanamayacağına dair çeşitli sorgulamaların içine atılıyor.
    İlk anda, bir anda kestirip atılmış gibi dursa da üzerinde düşününce gayet vurucu bir finale sahip film genel olarak amatör oyuncularla çekilmiş.Belkide yönetmen gerçekçilik akımına uygun olarak o sefaleti gerçekten yaşayan insanlarla çalışmayı tercih etmiş.
    Yapım yılına bakıldığında neredeyse tamamen dış ortamda çekilmesi ve hareketli kamera kullanımı gibi teknik özellikleri ile döneminin öncü filmlerinden olsa da bugün bakıldığında bir kısa filme sığdırılabilir gibi duruyor.
    Benim baş yapıt olarak gördüğüm filmlerden biri değil belki ama dönemine göre çok iyi ve teknik açıdan eskide kalsa da baba-oğul ilişkisi üzerine kurulu olmasıyla bir taraftan da her zaman güncel olacak bir film.
    Filmden sevdiğim sahnelerden iki tanesi şöyle:
    -Yemek yemek ve tıraş olmak için kiliseye giden adam
    -Medyum kadının bisiklet ile ilgili soruya,'Belki şimdi bulursun,belki de hiç bulamazsın' diye cevap vermesi.
    mohawk79
    mohawk79

    10 değerlendirmeler Takip Et!

    1,0
    8 Aralık 2012 tarihinde eklendi
    çok mu çok güzel bu kadar film varken , bu filmi bu kadar güzel yapan ne ben anlamıyorum. yok efendim çaresizlikmiş, baba oğul ilişkisiymiş , nerde kurgu , nerde konu derinliği, yapmayın o kadar güzel bir film değil........
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy

    2 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    5 Eylül 2012 tarihinde eklendi
    kesinlikle izleyin, çaresizlik bu kadar güzel anlatilabilir. oyunculuklar süper, özellikle çocuk, büyümüs de küçülmüs sanki. bi de eger hayatinizdan sikayetciyseniz, arabamin modeli düsük, evim küçük, maasim az vs. bunlari filmden sonra düsünemezsiniz. son olarak, öyle bir duygu yogunlugu yasiyorsunuz ki, gercekten firtinalar kopuyor içinizde...
    MojoRising
    MojoRising

    Takipçi 380 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    16 Ağustos 2011 tarihinde eklendi
    Dostoyevski, Tolstoy okumuş kadar haz veren, içerisinde neredeyse hayatın tamamını barındıran, sinema tarihinin en dokunaklı ve (diğer etkileyici filmlerin çoğunun aksine) durağan olmayıp su gibi akan filmlerinden. İzlemeyen kalmamalı bu şaheseri.
    l-i-l-a-H
    l-i-l-a-H

    Takipçi 2.129 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    25 Haziran 2011 tarihinde eklendi
    Hollywood yöresi, dışından gelen en önemli dram filmlerinden biri...
    gogola
    gogola

    Takipçi 176 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    10 Mayıs 2011 tarihinde eklendi
    Yıl 1948, oyunculuk çok iyi. Heleki çocuk oyuncunun büyük adm gibi bakan bakışları ve babasını kurmak için çırpınışları harika. 1948 yılı bir filmi izleyip zevk almak çok mutluluk verici. Denmekki herşey teknoloji herşey 3 boyut değil. Ruh lazım ruh.

    Sıradan bir öykü bu kadar sıcak ve sempatik işlenir. Bisikleti bulmak için Baba Oğulun çabası takdirlik.Ama ne yazık ki sistem onları bile yanlış yola sevkedebiliyor.

    O yılların sineması ve İtalyan sinemasının gerçeklik yüzü ile tanışmak için izleyiniz. Küçük Ricci ye alkışlar tekrar.
    Ugur Tazegül
    Ugur Tazegül

    Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    11 Haziran 2012 tarihinde eklendi
    Ladri di Biciclette genel yorumlarda film ozeti olarak anlatilmis. Bu yuzden filmin ozetine deginmeden Yeni Gercekcilik Akimi olarak ortaya cikan ve buyuk gelisme gosteren bu anlayistan edindigim bilgiler dogrultusunda birkac cumleyle de olsa deginmek istiyorum.( Bu nasil birkac cumle ise) Neorealizm (Neorealismo) Ikinci Dunya Savasi'ndan sonra ortaya cikan bir akim olup, ideolojisinin temelinde antifasist devrim yer alir. 1930 - 1940 yillarinda temeli atilir ancak gelismesi 1950'leri bulur. Alman isgaliyle birlikte Italyan toplumunda koklu degisImlere yol acar. Kaybedilen savasin ardindan Italyanin geri kalmisligi, sefaleti ve sosyal adaletsizligi gercek yuzunu gosterir. Fakir olan halkin daha cok fakirlesmesi ve savas zenginlerinin turemesi bu travmanin agir tablosunu gozler onune serer. Boyle bir ortamda avangard akim yalnizca kulturde degil daha genis bir alana yayilir. Akimin avangardi olan Roberto Rosselini 1945'te Roma Citta Aperta ( Roma Acik Sehir) filmiyle bu akimi baslatir. Akim ulkenin sorunlarini arka plana atan, gercekle bagini koparmis, onceki kulturden farkli olmak amaci guder. Adindan da anlasilabilecegi gibi Neorealism, Mussolini doneminin pembe salon filmlerine tepki olarak ulkenin gercek sorunlarini gozardi eden, onceki sanatin karsisina gercegi yani yoksullugu, issizligi, umutsuzlugu ve ahlaki cokusu temel alir. Bu gelisim sanatin diger alanlarina yayilsa da ozellikle sinemada buyuk gelisim gosterir. Edebiytta bunun en guzel orneklerinden biri ise Giuseppe Berto'nun Il cielo è rosso ( Gok Kirmizi) adli eseridir. Yonetmen Claudio Gora tarafindan beyaz perdeye de aktarilir. Neorealist filmlere en iyi ornek Ladri di Bicilette'tir. Akimin ozelliklerini kusursuz bir bicimde yansitan bu film, siradan insanlarin gundelik yasamlarini yargilamadan, insancil bir bakis acisiyla izlemek mumkun. Duygularin on planda oldugu studyodan sokaga tasinan, dogal isik kullanimiyla serbest kamera hareketleri gozlemlenir. Ozellikle Roma sokalarinda long shot cekimlerinin cok kullanildigi, dramatik duygulari yansitmak icin close up shot teknigini rahatlikla gozlemleyebilecegimiz bir filmdir. Kurguda asiriya gitmeden dogallik ve yalinlik on plandadir. Profesyonel olmayan aktorlerle ve genellikle yoksul mahallelerde yapilan cekimler, isci sinifinin gercek yasam bicimini oldugu gibi yansitir. Bu akim, etkisini 1952 yillarinda kaybetmeye baslar. Izleyenler veya izleyecek olanlar filmin dramina zaten vakif olacaklardir, bu yuzden icerigine deginmek istemiyorum ve bu yaziyi fazla uzatmadan bir sahne uzerine dikkat cekmek istiyorum. Ricci'nin biskleti caldigi sahnede kameranin tam ortasina yerlesen elektirik direginin Antonio Ricci icin bir sinir oldugunu dusunmekteyim. Izleyen arkadaslarimin da bu sahneye dikkat etmelerini rica ediyorum. Iyi seyirler diliyorum
    throughout
    throughout

    Takipçi 367 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    31 Mart 2011 tarihinde eklendi
    De sica 63 yl nce ok gzel ve etkili bir film ekmi.. senaryo ok iyi ve oyuncular baarl.. mzik kullanm sahnelerle uyumlu ve ho.. en nemlisi ise final.. final ok etkili ve insanlarn nasl adaletsizletiini sade ama arpc bir dille anlatyor ynetmen.. 9/10
    rudeonerudeone
    rudeonerudeone

    Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    10 Aralık 2010 tarihinde eklendi
    italyan yeni gerçekçiliği gibi şahsen hayranı olduğum bir akımın ilk filmlerinden biri olarak sayılır bisiklet hırsızları.mideye inen koca bir yumruk gibidir.sıradan insanların hayatından alınmış çarpıcı bir kesit sunar bize.son derece sade bir şekilde ve kısa bir süre zarfında belki de saatlerce bir sürü farklı örnek vererek dahi anlatılamayacak duyguları anlatır bize,hissettirir.enzo staiola dokuz yaşında öyle bir oyunculuk dersi verir ki anlatılmaz,muhakkak yaşanması gerekir.tabii ki başrol lamberto maggiorani. belki kariyerinde çok üstlere çıkamasa bile bu film onun hafızalara sonsuza dek kazınmasına neden olmuştur.bundan belki bin sene sonra bile birileri oturup bu filmi izlediğinde aynı insani duyguları hissedecek,aynı yumruğu yiyecektir.bu durum vittorio de sica gibi usta bir yönetmenin eseri,onun sade ve evrensel anlatımının bir sonucudur."dram" işte budur.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top