En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Ümit Mete
1 değerlendirme
Takip Et!
3,5
17 Ekim 2021 tarihinde eklendi
Urfa da göreve başladığım ve mezra da bir köyde başladığım yılları hatırlattı....Yazılan yorumları n bizzat ben yaşadım...97 99 arası.. Bir o.kadar zor ama bir okadar da öğretici, düşündürücü 2 yıl.gecirmisim...yıllar geçince vw tecrübe kazandıkça bunu daha iyi anladım...belgesel film epey gerçekçi...bu yönden takdire değer...bir yorum cu öğretmen olmayan anlayamaz demiş...doğrudur...özellikle Orada yeni başlayan biri olmalısınız...Simdi Orada olsam bu tecrübe ile daha verimli olurdum elbet....çocuklar heryerde ayni tatlı sevimli ....Urfa ya Hamedan köyüne selâm olsun...
Yıl kaç olursa olsun izlenebilecek türden bir film. Gerçekten ülkenin kanayan yaralarından birini anlatmış. Oldukça yalın ve doğal bir içerikle hazırlanmış. İnsanlara karşı oluşan önyargının bir nebzede olsa bu belgesel sayesinde kırılmasını umut ediyorum. Herkesin izlemesi gereken bir film.
spoiler: Emre adında bir öğretmenin Şanlıurfa'nın Siverek ilçesi Demirci köyündeki bir ilkokula atanması ile hikayemiz başlıyor. Öğretmenimiz kalacağı yere vardığında oranın bakımsızlığı ve karıncalarla dolu oluşu yüzünden bir hayli içerlemiş görünüyor. Hatta annesi ile konuşurken burasının hayal ettiği gibi bir yer olmadığını ifade ederek hayal kırıklığını bize hissettiriyor. Ancak film boyunca tüm olumsuz koşullara rağmen öğrencilerine bir şeyler öğretmeye çaba harcıyor. Bu şeylerin başında öğrencilere Türkçeyi ve okuma-yazmayı öğretmek geliyor. Çünkü okuldaki çoğu öğrenci Türkçeyi bilmemekte ve Kürtçe konuşup yazmaktadır. Veli toplantısı yoluyla öğrencilerin anne-babaları ile bir araya geldiğinde bu konuyu gündeme getirerek öğrenci ailelerinden çocuklarını Türkçeyi öğretmek için teşvik etmeleri gerektiğini söylüyor. Ama filmde görünen şu ki; bazı öğrencilerin aileleri de Türkçeyi bilmemektedir. Filmdeki Rojda ve Zülküf karakterleri en fazla dikkatimi çeken iki karakterdi. Rojda okuma-yazmaya geçmesine rağmen okula gelmeyi bırakmıştı. Emre öğretmen Rojda'nın kaldığı yere gidip neden okula gelmediğini sorduğunda Rojda'nın verdiği cevap anne-babası işe gittikleri için küçük kız kardeşine kendisi bakmak sorumluluğunu üzerinde hissetmesinden kaynaklanıyordu. Bir diğer çocuk Zülküf ise, sevimliliği ve mahcup tavırları ile filmde beni etkileyen öğrencilerdendi. Zülküf de tıpkı diğer öğrenciler gibi Türkçe bilmiyor, Kürtçe konuşuyordu. Bu yüzden öğretmeni zorlayan öğrencilerin başında geliyordu. Emre öğretmen kar kış demeden öğrencileri ile bir arada oldu. Öğretmenimiz, diğer tüm öğretmen ve öğretmen adaylarına örnek olacak bir tavır ve davranış göstermişti. Doğudaki çocukların okuma-yazmaya ne kadar ihtiyaçları olduğunu, ailelerin çocuklarını okula göndermeleri konusunda bilinçlenmeleri gerektiğini gözler önüne sermektedir. Daha nice öğretmenler kıyıda köşede kalmış köy okullarına ulaşacak ve oralarda aydınlık bir gelecek kuracaktır.
Okudugum yorumlarin cogu kendi ulkelerinde yeni seyler oldugunu fark ediyor. Buyuk sehirde yaşayan insanlar, dogudaki kultur ve egitim sistemi hakkinda ne bildikleri konusunda emin değilim. Ama bircoklarının bilgisinin yüzeysel olduğunu ve gercek durumu daha göremediklerini tahmın ediyorum. Bilinen bir konu hakkındaki cahillikleri ortaya cikarmak istiyorsan zordur. Bu hassasiyetiyle yonetmen hedefina ulasmış. Bu filmi izledikten sonra izleyen herkes birşeyler ogrenmistir…cocugunun yada Emre’nin yasadigi seyleriyle kendini ozdeslestirir.
Izledigim belgesel gibi olan filmlerden en dogal olanlarından biriydi. Hem oyunculuk hemde hikkayanin ana teması çok gösterişsiz idi.
Sorularim: Bu flimin temasıyla baska filmler sinemaya gelmiş mi? Bu tarz filmlerden sonra, sosyal ve politik olarak ne tür görüş değişiklikleri olmuştur? Emre gibi yeni ve batidan gelen ogretmenlerin avantaji nedir? Yore halki Emre’ye nasil destek oldular? Devlet bir ogretmeni oraya gonderdiginde, nasil bir “support network” saglar? Bunu gormedik ama nasil bir eğitimden geciyorlar?
Sade ve gösterişsiz anlatımına rağmen sürükleyici, etkileyici olmayı başarabilen bir film. Ülkenin batısındakilerin, büyük şehirlerdekilerin pek tahmin edemeyeceği bir durumdan bahsediyor film. İyi ki de bahsediyor. Böylece bizler de bir şeyler öğreniyor ve şahit oluyoruz. Çocukların hepsi çok sevimli bir kere. Öğretmenleri ile geçirdikleri ilk yıllarına odaklanıyoruz. İzlemesi keyifli ve hafif bir film gibi dursa da, bittikten sonra yorumlayacak ve gözlemleyecek çok şey bırakıyor bizlere. Başladığı gibi sessiz sedasız sonlanıyor film. İzlediğimizin bir film, bir kurmaca değil de, ülkemizin bazı kesimlerindeki bazı insanların hayatlarından ufak bir kesit olduğunu daha da belirgin hale getirircesine...
Bir film nasil olmali ? sorusunun yaniti aslinda bu belgesel - film tarzindaki bu filmden geçiyor. Sinema insanlara birseyler anlatma sanatidir ve bu filmde hersey okadar dogal anlatilmiski yasamin gerçekleri tüm çiplakligiyla gözümüzün önüne serilmis.
Aslinda yillardir merak etmisimdr ülkemizde bu büyük sorun yillardir tartisilirda neden sinemada anlatillmaz diye. Aslinda bu filmle içinde yasadigimiz bu vatanda birbirimize ne kadarda yabanciymisiz ve birbirimizi yanimiyormusuz bu filmle aslinda yöre halkinin içinde bulundugu durumu ve zor sartlari görüp onlari biraz daha taniyoruz . 9/10 .
Çok etkili bir belgesel.. insanları yargılamadan önce bazı şeyleri durup düşünmek gerektiğini hatırlatan ve önyargılardan uzak çözümler üretilmesi gerektiğini kulaklara fısıldayan bir film.. çok naif bir anlatım.. 9/10
film den çok bir belgesel; oyunculuk olmadığı??(öğretmen ve çocukların rol yaptığını sanmıyorum) için yorum yapmak biraz zor ama gerçekçilik açısından çok iyi. Sanki sınıfa bir kamera konmuş ve oluruna bırakılmış.
Çok çok çok güzeldi.Uzun zamındır izlediğim en iyi türk yapımı belgesel.Bu filme ayrırdığınız zamana kesinlikle üzülmezsiniz. Değişik bir şey yapmışlar çok güzel olmuş. İnsanda ufak bi tebessüm bırakıyor. Bu filmi/belgesili yapanlara teşekkürler. :)
Yapılan son 30 yorum flimi beğenir tarzda olmuş.Bu da toplumsal gerçeğimizi yavaş yavaş bilinçlendiğimizi gösteriyor.Güçlü bir ülke olmak istiyorsak farklılıklarımızla güçlü olmalıyız. Tek tip modeli ile ancak birbirimizi kıracağız... Flime gelince.. ben hem Emreyim, hem de Zülküf üm. Zülküf rolünü 1984 de oynadım.Emre rolünü büyük bir zevkle şuanda yapmaktayım. Öğretmen olduğuma asla pişman değilim. Bu flimden sonra öğretmen olma ümitlerinizi kırmayın. O Zülküfün, Rojdanın okumaya geçtikten sonraki muhteşem zevkten mahrum kalmayınız diyorum.
ülkemizin pek çok yerinde okulların durumunun iyi olmadığını biliyordum fakat bu filmle çok daha kötüsününde olduğunu gördüm. izlerken içiniz sızlıyor bazen, bazen gülümsüyorsunuz... filmde zilkif i özellikle çok sevdim. belgesel tadında, yavaş ilerliyor fakat öğretici bir film.
tamda tercih zamanında sınıf öğretmenliği yazsam mı yazmasam mı diye ikilemde kaldığım bugünlerde izledim.ve şuan son sıralara yazmaya karar verdim.böyle etkiledi işte
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.