Tarantino’nun en iyi yapımı diyemiyoruz belki ama kesinlikle hicbir zaman unutulmayacak bir başyapıt.Bunda Pam Grier in oyunculugunun katkısı oldukca fazla, tabi diger oyuncularında performansları harikaydı.Diyaloglar senaryo herseyiyle muhteşem bir film.
Tarantino nun izlemedigim tek filmiydi.Digerlerini sevmemiştim içi bos dialoglar bana göre degil.Bu film ise oluyor gibiydi ama filmin bitmesi gereken yerde daha da uzayıp cok bosa sarması yine aynı hüsrana yol actı.Olmadı tarantino 5/10
Mükemmel bir film..Üstad yaparda kötü film olur mu zaten..Yalnız söylemekte fayda var, tarantino ve sanatını anlamayanlar izlemesin ki, boş yorumlar çıkmasın ortaya.10/10
Tarantino'nun çoğu kişi tarafından değeri bilinmeyen 'Jackie Brown'u, kesinlikle keşfedilmesi gereken bir yapım. Özellikle Venedik'te 'en iyi erkek oyuncu' seçilen Samuel L. Jackson yine olağanüstü!... (9/10)
İyi bir film. Oldukça sade ve etkileyici. Karmaşaya yer yok. Aslında sona doğru aha bişi çıkacak diyosunuz nafile. İzlenebilecek bir yapıt.Pam Grier baya iyi. De Niro pek yok ortalıkta ama kısa rolünde de yine çok iyi.
filmi izlememdeki en büyük etken bir tarantino filmi olmasıydı.bu tür filmleri sevmem ama gerçekten quentin işi biliyor.acaip hoşuma gtti özellikle kamera çekimleri ve zaman kurgusu bakımından.yönetmenin filmlerini takip ediyorsanız bu filmi tavsiye edebilirim.
- Yazı filmle ilgili bilgiler içermektedir (az da olsa), izlemeyen arkadaşların dikkatine- Filmin bu kadar az sevilmesinin bence asıl nedeni filmin karakterlerinin izleyici tarafından kolay kolay sevilemeyecek karakterler olması (özellikle De Niro ve Jackson'ın karakterleri). Tarantino daha önceki filmlerinde kötü karakterlere yer vermişti ama bu filmdeki kötü karakterler ''Ucuz Roman'' daki veya ''Rezervuar Köpekleri''ndeki kadar karikatürize değil. O filmdeki karakterlerin en kötüsünün içinde bile oldukça sağlam bir mizah duygusu vardı (Ucuz Roman'daki Jackson'ın canlandırdığı Jules karakteri gibi). Bu filmde karakterlerdeki mizahi yön oldukça zayıf, ayrıca Bridget Fonda (Melanie Ralston) ve Chris Tucker(Beaumont Livingston) 'ın karakterlerinin ''sonu'' da bu filmde izleyiciyi rahatsız edebilecek/eden unsurlardan. Seyircinin katharsis'siz yapamayacağını bile bile biraz fazla zorlamış galiba Tarantino. Kurgusu ve hikaye anlatımındaki ustalık sayesinde film zaaflarına rağmen kötü bir film olmaktan kurtuluyor, ama zaaflar da filme ''olmuş'' bir film dememizi engelliyor son tahlilde.
Gerek kurgusu, gerek senaryosuyla Tarantino’nun en iyi filmlerinden biri bence.İlk defa yıllar önce izlediğim, sonrasında da sıkılmadan birkaç kez daha izlediğim bir film... Kesinlikle başarılı ve düşük tempoda başlayıp ileride temposu az artsa ve yüksek tempolu bir film olmamasına rağmen, inanılmaz sürükleyici bir film...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.