Ortalama puan
4,2
854 Puanlama
Para Avcısı hakkında görüşlerin ?
4,5
3 Temmuz 2025 tarihinde eklendi
Hm hm hm.
4,0
30 Ocak 2025 tarihinde eklendi
Stratton Oakmont kurucusu olan borsacı Jordan Belfort'ın pazarlama ve dolandırma tekniklerini, fazlasıyla cinselliğin, uyuşturucunun, yatıştırıcının bulunduğu hayatını konu alıyor. Ailecek izlemek için uygun değil. Filmde en çok dikkat çeken ve bir süre konuşulan konu " Bana bu kalemi sat. " olayıydı. Yine de biyografiseverlerin beğenebileceği bir film.
4,0
30 Mart 2025 tarihinde eklendi
Uzun olmasına rağmen fazla sıkmadan izleyiciyi eğlendiren içinde herşeyden barındıran bir film. Her kişinin zevkine hitap etmez ama izlenebilecek bir yapım.(4/5)
5,0
6 Mayıs 2024 tarihinde eklendi
Scorsesenin başyapıtı. Bir biyografi bu kadar güzel anlatılabilirdi. Komedi, absürtlük, dram, oyunculuk ne ararsan var bu filmde. 3 saat boyunca hızlı temposu ve kaliteli diyalogları beni hem güldürdü hemde koltuğuma kilitledi. Müzikleride yine Scorsesenin kendi seçtiği parçalar olduğu için efsane. Kısaca sağlam diyalogları ve hızlı temposu olan bir biyografi izlemek istiyorsanız The Wolf of Wall Street den iyi bir yapım yok. İçerisinde güzel mesajlar da barındıran bu sinema şölenini herkes izlemeli.10/10
5,0
15 Ekim 2023 tarihinde eklendi
Son yıllarda çıkan izlemeye değer gercek bir şaheser kadro kurgu oyunculuk her sey ust duzey kesinlikle kacirmayin...
0,5
8 Ocak 2023 tarihinde eklendi
Filmin konusu güzel diye izledim lakin uyuşturucu özentiliği ve pornografi çok fazla. Her üç sahnenin biri ya pornografik ya da uyuşturucu sahnesi.
5,0
12 Haziran 2022 tarihinde eklendi
Filmde çok +18 unsur var ama film gerçek hikaye.Bunu düşünerek izlerseniz size daha iyi bir deneyim yaşayabilir.Önerim tek izlemenizdir.
4,0
11 Nisan 2021 tarihinde eklendi
Senaryosunu, Jordan Belfort'un aynı isimli anılarından (2007) uyarlayarak Terence Winter'ın yazdığı "The Wolf of Wall Street", usta sinemacı Martin Scorsese'nin yönetmen koltuğunda oturduğu "dark comedy / kara mizah" ögelerin dibine vurulduğu biyografik bir drama...

Gelin isterseniz, değişik kategorilerde olmak üzere 5 Academy, 2 Golden Globe ve 4 BAFTA ödülüne aday olmasına karşın sadece Leonardo DiCaprio'nun "En İyi Erkek Oyuncu - Komedi veya Müzikal" kategorisinde kazandığı Golden Globe ödülü ile yetinmek zorunda kalan filme, hikayesinin kurgusu üzerinden biraz daha yakından bakalım...

Kuaför Teresa Petrillo (Cristin Milioti) ile evli olan yirmi iki yaşındaki Jordan Belfort (Leonardo DiCaprio) 1987 yılında, oyunun kurallarını öğreneceği Mark Hanna'nın ("Dallas Buyers Club" ile "En İyi Erkek Oyuncu" kategorisindeki Academy ödülü yarışını DiCaprio'nun önünde tamamlayan Matthew McConaughey) kıdemli borsacı olduğu Wall Street'deki L.F. Rothschild'da borsa simsarı olarak göreve başlar...

Bir süre sonra Jordan, borsacılık belgesini de alır...

19 Ekim 1987 günündeki "Kara Pazartesi" de ise 1899'dan bu yana ayakta olan L.F. Rothschild kepenk kapatınca oradaki herkes gibi Jordan'da işsiz kalır...

Çok geçmez Long Island'da borsaya kote olmayan işe yaramaz şirketlerin hisse senetleriyle işlem yapılan bir yerde kendine yeniden iş bulur...

Ve %50 prim alacağı bu çöp hisselerin, satışını da Hanna'dan öğrendiklerine uygun bir şekilde gerçekleştirir...

O kadar başarılı olur ki, kendisiyle henüz yeni tanışan komşusu Donnie Azoff (Jonah Hill), mevcut mobilyacılık işinden istifa ederek Jordan ile çalışmaya karar verir...

Kokaine de başlayan iki ortak kendi işlerini kurarak yanlarına, satış deneyimi olan Alden Kupferberg "Sea Otter" (Henry Zebrowski), Chester Ming (Kenneth Choi), Robbie Feinberg "Pinhead" (Brian Sacca) ve Nicky Koskoff "Rugrat" (P.J. Byrne) gibi adamları da almışlardır...

Ancak hap satışından zaten iyi para kazanmakta olan Brad'i (Jon Bernthal) ikna edememişlerdir...

Yalnız kazandıklarıyla yetinmemesinin yanı sıra karısı Teresa'nın da verdiği fikirle Jordan, yine Donnie ile beraber zengin insanlara da hisse satmak amacıyla 1989 yılında "Stratton Oakmont" adındaki şirketi kurarlar...

Artık Moby-Dick'in peşindeki birer Kaptan Ahab olarak okyanustaki balinaları avlayacaklardır...

Yani varlıklı insanları dolandıracaklardır...

Piyasadaki şöhretleri o kadar artmıştır ki, Jordan finans dünyasının prestijli dergilerinden Fortune'da yayınlanan bir makalede "The Wolf of Wall Street / Wall Street'in Kurdu" olarak değerlendirilirken bu ani yükseliş, FBI'ın da radarına takılmış olup, özel ajan Patrick Denham'ın (Kyle Chandler) peşlerine düşmesine neden olmuştur...

Elbette bu onları durdurmaz ve son hızla büyüyerek yollarına devam ederler...

Öyle ki, şirket toplantılarındaki yatıştırıcı, uyuşturucu, kokain, bol miktarda alkol ve çırılçıplak yapılan seks partilerinden oluşan "çılgınlıkların" yanı sıra şimdi de hisseleri halka arz edilebilecek firmaların peşine düşmüşlerdir...

Bu arada Jordan, Teresa'dan boşanarak evleneceği, kadın iç çamaşırı ve gecelik tasarımcısı Naomi (Margot Robbie) ile de tanışır...

Hatta Teresa kendisini kovduğu için bir süreliğine bu Naomi'nin dairesine de taşınır...

Fakat orada Naomi'nin eş cinsel yardımcısı Nicholas (Jon Spinogatti), birinin mücevherlerine diğerinin de 50 bin dolarına el koymak suretiyle her ikisini de soyar...

Tabii bu miktardaki bir para, Jordan'ın umurunda bile değildir...

Naomi ile yapacağı evlilik öncesindeki bekarlığa veda gecesinde 2 milyon dolar harcayan biri için bu rakam çerez parası niteliğindedir...

Hele de karısına düğün hediyesi olarak 46 metre uzunluğunda, üzerinde helikopter pisti de bulunan bir yat alabiliyorken...

Dakika 71...

Geride sizleri, "Steve Madden (Jake Hoffman) Ayakkabılarının" halka arzı, İsviçre bankaları, Emma hala, Lemmon 714, Wall Street tarzı dostluk ve çok daha fazlasının anlatıldığı 109 dakikalık bir bölüm daha bekliyor...

Fırsat bulup da bugüne kadar izlememiş olanlara, 16 şarkılık bir soundtrack ile enfes bir müzik ziyafeti de sunulan bu filmi hararetle öneriyoruz...

Bitirmeden yorumumuza ilave edeceğimiz son husus, Scorsese'nin maceraya girmek yerine üç saatlik bir süreye sahip olan bu filmde de görüntü yönetmenliği ve editörlük işini sıklıkla birlikte çalıştığı, üç kez aday olmasına rağmen şeytanın bacağını bir türlü kıramayan Rodrigo Prieto ile 3 Academy ödüllü Thelma Schoonmaker'a teslim ettiğini belirtmek biçiminde olacak...

Keyifli seyirler,
5,0
28 Haziran 2020 tarihinde eklendi
Sonu da gidişatı da mukemmel .
3 saat olduguna bakmayin akip gidiyor yani bence oldukca iyi bir filmdi
5,0
11 Aralık 2018 tarihinde eklendi
Kesinlikle film harika. Yalnız şiddetle tavsiye ediyorum ki filmi ailenizle izlemeyin. Bizim insanımıza ters ne varsa filmde var küfür cinsellik uyuşturucu alkol ama bunlar da olmasa bu film kaliteli olmazdı ,gerçekci olmazdı. Film harika izleyin ama tek izleyin.
5,0
8 Ağustos 2018 tarihinde eklendi
kendi türünde başyapıt denebilecek bir film. mutlaka izlemenizi öneriyorum. Leonardo Di Caprio <3 <3
sinema
1 ziyaretçi
0,5
16 Aralık 2017 tarihinde eklendi
filmin konusu ilgi çekici diye izledim ve bir daha izlemek istemiyorum ney nasıl oldu gibi sürekli merak ettiğim sahneler var adamın parası yoksa nasıl sonradan zengin oluyor sürekli uyuşturucu parti şeklinde ilerleyip telefonla aradığı kişilerin parasını çalmaktan başka bir konusu yok sürekli bir arkadan bıçaklama kokain para daha çok para hap yani film bundan başka bir şey değil hep yasa dışı olaylar aklanmaya çalışan paralar bu filmi neden çekmişler ve nasıl çok kişi beğendi anlamadım filmde hiç bir şey yoktu o kadar kötü olması nın sebebi sürekli kendini tekrar etmesi ve polisten kaçması epey bir bölümünü hatırlamıyorum çünkü yarısında uyudum bu şeyi bir de sinemada izlesem hem giden zamanım için hemde param için üzülürdüm sırf çok fazla ünlü var diye iyi sanmıştım ama değildi zaman kaybın dan başka bir şey değildi
4,5
20 Temmuz 2017 tarihinde eklendi
Uzun zamandır böyle güzel bir film izlememiştim, izlemeden önce abartıldığını düşündüğüm ama izledikten sonra helal dediğim filmlerden.
Müzikler, müziklerin kullanım yerleri tam uymuş.
Senaryo zaten biyografi yani pek yorum yapmayacağım.
3 saat olmasını fazla bulanlar olmuş lakin bence bu hikaye tam ve eğlenceli bir şekilde ancak böyle yansıtılabilirdi.
Açıkçası ölmeden izleyin derim ,böyle filmleri severim hem dram hemde komedi türüne girebilen filmleri ve şuana kadar izlediklerimden bunu en iyi başaran bu film oldu.
1,5
23 Kasım 2017 tarihinde eklendi
Filmin temposu gittikçe düşüyor ve sizi yakalayamıyor en azından beni yakalayamadı ve filmi tamamlayamadım.Tek kelimeyle overrated bi film.
1,0
14 Aralık 2016 tarihinde eklendi
10 üzerinden 3 veriyorum hayatımda izlediğim en saçma filmlerden. Aldığı yüksek puanı hak etmiyor. Ne mesaj verdiği belli değil
Daha Fazlasını Göster