Film eleştirisi Abuzer Kadayıf - Turgay Buğdacigil

Senaryosunu Kandemir Konduk'un kaleme aldığı ve yönetmen koltuğunda da Tunç Başaran'ın oturmakta olduğu "Abuzer Kadayıf"; dönemin siyasi ve sosyolojik yapısının, "kara mizah (dark comedy)" tarzdaki bir hikaye ile kurgulanılarak "tiye" alındığı...

Müzikal bir drama olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz...

Her ne kadar pek çoğunu bugünün gençleri tanımayacak olsalar da...

Bünyesinde barındırdığı misafir oyuncular sebebiyle...

Bir tür yıldızlar geçidine de dönüşen bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

Film...

Üniversite oditoryumunda öğrencilerine ders veren...

Sosyoloji profesörü Ersin Balkan'ın (Metin Akpınar) görüntüleriyle başlarken...

Birden kendimizi...

Menajerliği ile hayranlarına sempatik görünmesini sağlayan akıl hocalığını da...

Hemşerisi Abdullah "Abdo"nun (Talat Bulut) yaptığı...

Ünlü ses sanatçısı Abuzer Kadayıf'ın (Metin Akpınar) sahne aldığı Gazino Maksim'de buluruz...

***

Ki kendisini konuklara...

Tanınmış TV sunucularından Cenk Koray takdim ederken...

***

Gazino programının bitiminde de...

Acemi bir gazeteciye (Yeşim Alıç)...

Otomobilinin içinde verdiği röportajda

Şoförlüğünü de üstlenen...

Sırdaşı Abdo'nun da ara paslarıyla...

Müslüm Gürses ve İbrahim Tatlıses benzeri çılgınca sevilen...

Arabesk türdeki şöhretli bir türkücü oluşunun...

Öyküsünden bahsederken...

Ceyda (Özlem Savaş) ile olan ilişkisini de ağzından kaçırmakta...

***

Ama...

Abuzer ile Abdo...

Birlikte eve vardıklarında da...

Abuzer'in aslında...

Prof. Ersin Balkan'ın...

Saçları ile suratı ve konuşma biçimi makyajlanmış versiyonu olduğunu anlamak da...

Hiç de gecikmeyiz...

***

Zira vakti zamanında...

Karısını bıçaklayarak öldüren...

Sokak çocuklarını topluma kazandırmaya yönelik olarak gerçekleştirmeyi kafasına koyduğu...

Ve bu yüzden sevgilisi Ece'yi (Sibel Turnagöl) dahi ihmal eden Ersin'in bir planı bulunmakta olup...

Sahne ve kaset satışlarından kazandığı tüm parayı da...

Burada değerlendirmeyi düşünmektedir...

***

Ancak...

Geleneksel üslubumuz gereği...

Aradan geçen bunca yıla rağmen...

"Spoiler" vermek suretiyle, henüz seyretmemiş olanların ağızlarının tadını kaçırmak istemediğimiz için biz de anlatımımızı...

Filmdeki tüm heyecanın start alacağı...

Tam da burada noktalarız...

Dakika 34...

***

Abuzer'den haraç isteyen...

Mafya babası Nazmi'nin (Macit Sonkan) vukuatları ile Ersin'i Abuzer olmaktan vazgeçirerek...

Bizzat kendisi sahiplenmek isteyen Ece'nin marifetlerinin de devreye gireceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; bu bağlamlardaki...

Kimi tatsız sürprizlerin de yer bulacağı, 70 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,