tüylerim diken diken gözyaşlarım sel içinde dolu dolu bir film izledim. teşekkürler tüm emeği geçenlere
gülmekten gözümden yaş geldi film boyunca, espri anlayışı eksik iseniz bu film komik değil diye yazmayın
vurdukları kuryenin pideci çıkması ve temizlik odasında kardeşin dayak yemesinden başka hiç bir yerde gülmediğim sıkıldığım anlamsız bir filmdi, o kadar sıkıldımki sonunu meraktan ileri sararak izledim sonu da hiç merak edilecek değilmiş
What Dreams May Come ve Notebook dan sonra en çok etkilendiğim aşk ve duygusal filmlerden biri diyebilirim
ya seri boyunca hep şunu sordum ey teşkilat bu adamdan ne istiyorsunuz? adamın size en uzak zararı yok sizi unutmuş gitmiş hindistana bile ama teşkilat bourne u öldürmek için en az 100 personeli telef etti yinede öldürtemedi. Siber sorumlu Header Lee neyin kafasındadasın "eğer isterseniz size Bourne'u veririm" diyor)) Bourne'u ne doktorlar ne mühendisler istedi de alamadı sen kimsin )
film sürükleyici ve harikaydı.herşey bir ilizyon fakat
spoiler:
sihirbazın bir hayalete dönüşmesi ve kılıçın içinden geçmesi bir ilizyon değil hatta o zamanki teknoloji ile imkansız
spoiler: abla abi olduktan sonra hic mi aynaya bakmadi, hic mi yillar once kendisini terkeden adama benzedigini goremedi? ve ayrıca abimiz zaman makinasıyla geriye döndüğünde hiçmi karşı dejavu yaşamadı hiçmi kendi kendine sormadı yıllar önce ben kızken bir adamda aynı şekilde benle tanışıp aynı şekilde beraber olduk diye...
Devamını oku
Devamını oku