Filmler
Diziler
Programlar
Üç farklı dünya, üç ayrı ruh hali,istanbulda köprüde geçimini sağlayan üç insan.Kesişen hikayelermiş gibi devam eden film, üç farklı lezzet bırakıyor boşluk duygusu vermeden. Amatör oyuncular da ustalara taş çıkarıyor. Oyunculuk başarısı, hayatın içinden diyaloglar ve gerçeklik duygusu film boyunca hakim. Altın Koza da Jüri başkanı N.B.Ceylanın dediği gibi hayattan dikey bir kesit sunuyor film bize..
Filmi sıkıcı bulan yorumculara katılmıyorum, sakin bir film olduğu doğru; ama hüzün duygusu vermesine rağmen insanın içini kıyan bir film değil. Mithat BEYin yalnızlığını koleksiyonlarıyla doldurma çabası ve herkese karşı kendinden emin tavırları ilginç ve izlenesi bir tipleme oluşturuyor, filmin sonu da bir hayli hoş bitiyor.. Bir de genç kızlarımıza yönelik ek bilgi, Nejat İşlerin hatrısayılır derecede rolü var, gidin de bir görün..
Filmin konusu ve konuya cuk oturan isim insanı heyecenlendırıyor, izlendiği zaman da sıcak bir duygu kalıyor zihinde. Farklı farklı gerekçelerle hayatın akışını değiştirecek açıklamaları yapmaktan kaçınan iki adam ve gençliğini vakfetmekten başka tecrübesi ve sebebi olmayan bir kadının öyküsü. Masumiyet,çekingenlik ve geçkalmışlık duygusu filme dair aklımda kalanlar.
Altınkoza film festivalinde izleyerek ...
Devamını oku
Devamını oku
gösterime girmeden önce aylarca üzerinde konuşulmuş, büyük beklentiler yaratan bir film görünümü vardı.
konu gayet orjinal ama ; daha iyi işlenebilirdi diye düşünüyorum. Komiklikler sınırlı kalmış, tarihi göndermeleler yarım kalmış, aşk hikayesi oldubittiye gelmiş, netice itibariyle sırf meraktan izlenebilir , beklentinizi düşük tutmak şartıyla...
konu gayet orjinal ama ; daha iyi işlenebilirdi diye düşünüyorum. Komiklikler sınırlı kalmış, tarihi göndermeleler yarım kalmış, aşk hikayesi oldubittiye gelmiş, netice itibariyle sırf meraktan izlenebilir , beklentinizi düşük tutmak şartıyla...
Cumhuriyet gazetesinde okuduğum Hegelden bir alıntı : uşak için kahraman kahraman değildir , bu kahramanın kahraman olmadığı için değil uşağın uşak olduğu içindir. Efendisinin yemek yemesini, ütüsünü, tuvalete gitmesini özetle insani zaaflarını gözler uşak.. Atamız eşsiz bir insan elbette; bu ülkeyi taşıdığı nokta için minettarım kendi adıma. Ama uşak gözüyle olaya bakmanın çok da büyütülecek bir ...
Devamını oku
Devamını oku
Türkler de mafyalı, haplı,tozlu,kovalamacalı aksiyon çeker arkadaşlar, uyduruk amerikan filmlerinden çok da güzelini samimisin çeker hem de...
İçinde Türk karakterler olan ve alışılmışın dışında hayatlar süren insanları konu edinen filmleri izlemek hoşuma gitmiştir hep...Bu da öyle bir film işte.
İçinde Türk karakterler olan ve alışılmışın dışında hayatlar süren insanları konu edinen filmleri izlemek hoşuma gitmiştir hep...Bu da öyle bir film işte.
Başka bir ülkede sıradışı denebilecek yaşamlar süren Türklerin hikayesi...
Almanyada yaşayan vatandaşlarımızın tamamı tatilde kolikoli çikolata ve sigara getirip, çocukları da popçu olarak ülkemize dönmüyor...
Olaya milliyetçi temelle bakmak yanlış olur tabiki, esasoğlanlar Türk olduğu için film benim daha çok ilgimi çekti sadece.
Başarılı buldum, alışılmışın dışında hikayeler ve bambaşka hayatları gözleme fırsatı veren sert bir film...
Almanyada yaşayan vatandaşlarımızın tamamı tatilde kolikoli çikolata ve sigara getirip, çocukları da popçu olarak ülkemize dönmüyor...
Olaya milliyetçi temelle bakmak yanlış olur tabiki, esasoğlanlar Türk olduğu için film benim daha çok ilgimi çekti sadece.
Başarılı buldum, alışılmışın dışında hikayeler ve bambaşka hayatları gözleme fırsatı veren sert bir film...
sert bir film olduğu şüphesiz..
romantizm dolu bir ilişkiniz varsa sevgilinizle izlemenizi önermem.
Altınkozada filmin galasında bir arkadaşım filmdeki kızlarla fotoğraf çekinmek istedi, ben de tanıyomusun ki bayanları hayranıymış gibi fotoğraf çektirme heveslisisin diye sorma gafletinde bulundum. Arkadaşım kızların yüzlerine ve elle göstererek şu banyoda tecavüze uğrayan, şu tuvalette, şu da jiletlenen şeklinde ...
Devamını oku
Devamını oku
Gemide filmi ile bütünlük kazanan ve bir olayın iki farklı yönünü izleme fırsatını sunan başarılı bir yapıt. Güven Kıraç yine muhteşem... Film karakterlerinden birine söylenen ve kendikendine tatmin olan tek kadın satıcısı ( yumuşatarak yazdım) sensin şeklindeki yorum hala kulaklarımda ...
Türk sinemasını takip ettiğini iddia edebilececek bir izleyiciyim..
Bu filmi seneler önce izledim ve arşivimde de var. Adana Altınkoza Film Festivalinde gösterimler beleş diye milletin analı çocuklu doluştuğunu ve ilk yarıyı beklemeden tövbe tövbee diyip kaçtılarını gülerek hatırlarım hepp. Küfür hayatın içindedir ve vazgeçilmezidir sizi rahatsız etmiyorsa filmi ve diyalogları başarılı bulacaksınız.Çekim ...
Devamını oku
Devamını oku
Şener ŞENin son filmlerinin tamamı "eskilerden kim kaldı" temalı
Eşkıya (demircanın şimdi eşkıyalar şehirde amca yorumu ),
Gönül Yarası / öğretmen( kızının nişanlısıyla tanışırken onurumla şoförlük de yaparım konulu hayat dersi ) ,
Kabadayı da aynı temayı işliyor.
Ama adam bu rollere çok yakışıyor.
Kenan İmirzalioğlunun oyunculuğu da muhteşemdi. Kadrosu ve mutlu sonla bitmesi sebebiyle ...
Devamını oku
Devamını oku
ülkemizin gerçeklerini ustaca ve fazla tepki almadan anlatabilen başarılı bir film..
ben de filmi seneler önce izledim ama hatırlıyorum çoğu detayını, çok sarsıcı bir öykü olmasa da akılda kalıcı olduğu kesin. Küçük çocukla gerçekleşen sarı saç diyaloğu filmdeki en beğendiğim sahne..tire ve zorduç kardeş şehir seçilmeli :))
ben de filmi seneler önce izledim ama hatırlıyorum çoğu detayını, çok sarsıcı bir öykü olmasa da akılda kalıcı olduğu kesin. Küçük çocukla gerçekleşen sarı saç diyaloğu filmdeki en beğendiğim sahne..tire ve zorduç kardeş şehir seçilmeli :))
belgesel tadında bir film...
taner birselin oyunculuk performansını herzaman beğenmişimdir, bu filmde de en karizmatik şahsiyet olmayı başarmış. Ülkemizin yakın geçmişinde gelişmiş ve günyüzüne çıkmamış bir olayı işlemesi sebebiyle seyretmekten mutluluk duydum. Arabanın bagajına falan keşke bir miktar yedek benzin zulalamış olsalardı diye üzüntü duydum. belki çok farklı noktalarda olurduk şu an :)
taner birselin oyunculuk performansını herzaman beğenmişimdir, bu filmde de en karizmatik şahsiyet olmayı başarmış. Ülkemizin yakın geçmişinde gelişmiş ve günyüzüne çıkmamış bir olayı işlemesi sebebiyle seyretmekten mutluluk duydum. Arabanın bagajına falan keşke bir miktar yedek benzin zulalamış olsalardı diye üzüntü duydum. belki çok farklı noktalarda olurduk şu an :)
filmi gayet başarılı buldum.
kötü diyen arkadaşların sinemayı eğlendiren hoşça vakit geçirttiren bir hafta sonu etkinliği olarak algıladığını düşünüyorum.
diyaloglar hayata şekil verir; esas oğlan atlasın zıplasın hareket olsun bu mu yani iyi olma kriteri. Ek olarak yönetmen fotoğraf sanatıyla da ilgilendiği için seyir zevki yüksek bir film...diyaloglar ve banliyö kadınının kocasını hapishane ...
Devamını oku
Devamını oku
Güven duyulan ama mutlu olunamayan bir hayat arkadaşının ; güven duyulmayan ama arzulanan "kötü adam" sayesinde nasıl istenen kıvama geldiğini anlatan ve izlendiğinde pişmanlık yaratmayan bir film.. Tek eleştirim Cem ÖZER'in hayat vermeye çalıştığı imam karakteri biraz abartılmış geldi bana. Özellikle ses tonu ile bu durum net olarak ortaya çıkıyor. Filmin son karelerinde acaba imamın sesi de normale döndü mü diye çok merak ettim şahsen :))
filmde bir kararsızlık var, gençlik filmi mi ? kuşaklar arası iletişimsizlik mi ? parayı bulunca mücadeleyi bırakan eski solcular mı ? belki hepsinden bahsedilmiş fakat kaynaşamamış bu başlıklar, aşk hikayeleri yavan kalmış bir de , film beni tatmin etmedi açıkçası...
prensip olarak türk filmlerini yorumlamayı tercih ediyorum, fakat bu filme kayıtsız kalamadım. Uzun bir film olmasına karşın bittiğinde vay be dedirtiyor insana. görev adamı polisimiz çaresiz kalıyor çirkin hesaplar karşısında ve çözülüyor. Özellikle kitapçıda geçen final sahnesi beni çok etkiledi . ' Hediye değil kendime...' Mutlaka izlemelisiniz
İlle de Cm Ylmz var diye çatlayana kadar gülmeyi beklemek hatalı bir yaklaşım . Stand up değil film seyrediyoruz. Film gayet keyifli bence. Güldürü ise o da yok değil. Bir tek Mazhar bey'in giyim kuşamı filmin doğallığını bozmuş bence. Moda kanallarındaki dikkat çekici tasarımları belki eşinin de etkisiyle karaktere uyarlamak lezzetsiz görünüyor..
kızıl saçlı hırçın kızın abisinin yatagına bıraktığı nota çok güldük.. filmi başarılı buldum. Hülya AVŞAR'ın performansı niye bukadar başarılı olmuş ??
7 yaşında da olsan 57 yaşında da, ilk aşkın heyecanı farklıdır. Film bunu işliyor güzel bir kurguyla.. Yarım kalan heyacanı bütünleme çabasındaki 3 kuşağın hikayesi.. Kim daha şanslı seyredin görün
Kitabı bir çırpıda okumuştum. Filme de pozitif duygularla gittim haliyle. Özgü namalı sevmeye başladım bu filmden sonra. Sürükleyici, güzel sahneler barındıran ve müzikleriyle de Z.Livanelinin hikayeyi bütünlediği , seyir zevki olan mutluluk veren bir film..
Buna ek olarak tekne alıp , hayattan müsade isteyerek
mavi sulara açılabilecek kudrete sahibi olabilme özlemi yarattı bende..
Buna ek olarak tekne alıp , hayattan müsade isteyerek
mavi sulara açılabilecek kudrete sahibi olabilme özlemi yarattı bende..
kadrosunda türkan şoray ve özellikle uğur yücel bulunan bir filmi izlememek kayıptır düşüncesi ile seyrettim filmi. fakat beklentilerime cevap vermediğini söyleyebilirim. Uğur Yücel'in eşkıya ile başlayan ve hatta arebeski de katabileceğimiz değişik profilli insanları oynamaktaki başarısı tartışılmaz tabiki. Fakat filimde bişeyler eksik gibi geldi bana. Konu çok yüzeysel,filmin adının bile insanı huzursuz eden bir yanı var sanki...
içi içe geçmiş hikayeler ve konu bütünlüğü sağlanmış, bence film çok güzel, tiyatro kökenli oyuncuların ağırlığı filme kalite katmış
kadro oldukça geniş, konu ve bağlantılar da ilgi çekici fakat sonu bence sönük kalmış, kah güldük kah ağladık işte film bitti gibi olmuş ,haluk bilginer yine muhteşem..
Yaşadığı süreçte kendini ifade etme kaygısı taşımayan yönetmen, kadınlar için bu şekilde de ilgi odağıdır.Bir süre sonra sıkılıp gitmeyi tercih etseler de nöbeti devralan yeni bir gönüllü bulunmaktadır. Diyalog ağırlıklı keyifli bir film. Ustanın kendi oyunculuğu ile çizdiği profil Yazgı'daki Musa'yı çağrıştırdı bana, gördüğü ilgi hariç...
filmin gereken ilgiyi görmemesi üzüntü verici.
türk sinemasının şaha kalktığı bu dönemde tekrar gösterime girse keşke..samimi, akıcı, duygu dolu bir film. herkes izlemeli derim
türk sinemasının şaha kalktığı bu dönemde tekrar gösterime girse keşke..samimi, akıcı, duygu dolu bir film. herkes izlemeli derim
Oyun atölyesinde 'ermişler ya da günahkarlar' isimli bir tiyatro seyretmiştim. Konusu ona fevkalade benziyor. Bir de müzikler çok abartılı geldi bana. Son olarak Filmin İlk çıktığı dönem de Şahan da var şeklindeki beklenti uyandıran demeçleri etik bulmadım
bir erkeğin dayanma sınırı ve fırsatçı yanı gözler önünde. izleyen erkekler bence masum buldu arkadaşımızı.. niye efendi gibi takılmıyosun sevgilinle be kızım! sonuç olarak elde var sıfır işte; ama sıfıra ulaşılmasını seyretmek keyifli
filmi festivalde izledim , fazla iddiası olmadığı için sempatik geldi bana ; ama yapılan eylemi bir allahın kulu da farketmez mi abi! diyosun
sevgiliyle izlenesi bir film, mutlu mesut bir aşk hikayesi, kamyoncu amcanın genç aşıklar için yediği dayak çok dokunaklı.. gerçeküstü sahneler olmasa daha da severdim sanıyorum filmi ve fakat kesinlikle çok başarılı
hayattan uzun boylu beklentileri olmayan donuk ama hiç kendiyle çelişmeyen bir gencin hikayesi.Şartlar ne kadar ağırlaşsa da esas oğlan istifini bozmamaktadır ve kendisini altadan karısından hapishane telleri arasından tek isteği gömleğinin düğmelerini açmasıdır
fragmanlarda beklentim oldukça fazlaydı ; fakat oyunculuk kalitesi yüksek olsa da verilmek istenen mesaja dair anlatım yetersiz geldi bana, daha aykırı bir film tepki çekme pahasına yapılabilirmiydi ? yoksa bunu yapmak bizim düşündüğümüz kadar kolay olmayabilir mi ? sorularını sorduruyor, ama izlemek de gerekiyor
zikir sahneleri çok başarılı
zikir sahneleri çok başarılı
filmde usta işi bir tiyatro oyunu tadı var, diyaloglar ve özellikle nezarette geçen sigarasal atışmalar çok komikti, izlediğiniz her dakikanın hakkını veriyor , ' se se se '
masumiyet'teki H.BİLGİNER'in piknikte anlattığı hikayeyi görsel olarak da izlemek çok keyifli bence. Masumiyet üzerine izlendiğinde insanı içine çekiyor, z.demirkubuzun önceki filimlerinden farklı fakat bence oldukça başarılı,sürükleyici ve izlenmesi gerekli