Film eleştirisi Babam ve Oğlum - gulizarozaksoy

Çağan Irmak demek sanırım bu filmi anlatmaya yeter de artar bile. Asmalı Konak gibi saçma sapan dizileri yerden yere vurduk ama bakıldıgında o diziler bize bu film gibi guzel eserleri kazandırdı dolaylı da olsa.
80 ihtilalini anlatan bir film izleyecegim diyerekten heyecanla gittim filme. Çünkü 12 Eylul 1980 tarihinden sonra bazı insanlara öyle bir dokunmuşlar ki, öyle bir acıtmışlar ki bir taraflarını hepsi söz birliği etmişcesine susarlar. Anlatmazlar..İhtilalde sandıklara kapatılmayan, loş ışıklarda işkence görmeyen insanlardan, yani başka başka kişilerden dinledik aslında biz yaşananları. Onların gözünden anlatmak gerekti olayları özellikle benim gibi 80 sonrası doğumlu gençlere. Ama ben bu filmde 80 ihtilalinin açtığı yaraları anlatan bir yön bulamadım. Evet filmin başrol oyuncusu bu ihtilalden muzdarip bir kişiydi ama en basitinden filmin geçtiği köyde ihtilale dair hiçbir iz yoktu. (Vizontele Tuubayı hatırlayınız) Onun dışında Mustafa Hakkında Herşeyden sonra Türk sinemasının ikinci lokomotifi diyebileceğim bir film. Yanınız da mutlaka mendil bulundurunuz. Bencileyin yok ışık, yok kameranın açısı yok lens mens diye filmi didik didik ederek izleyen bir adamı bile ağlattı bu eser.
Tam filmin etkisinden yavaş yavaş kurtuldum dediğim anda -kekemesolist- takma adlı arkadaşın yorumuyla tekrar perişan oldum. Aşkolsun be..
Küçük bir not : Lütfen artık Türk filmlerinde mikrofon ya da ekipten birilerinin uzuvları görünmesin. (Baba ile oğulun köydeki eve ilk gelişlerinde babaannenin kalacakları odayı gösterdigi sekansa dikkat ediniz.)