budamibasimagelecekidi
Filmler
Diziler
Programlar
4,0
8 Ocak 2011 tarihinde eklendi
o aşk(?) hikayesinin gerekliliğini anlayamasam da, gerçekçiliğiyle izleyiciyi germeyi ve düşündürmeyi fazlasıyla başarıyor... yenisinin de neden çekildiğini anlayamadım(ticari kaygılar?), o ayrı, şu haliyle eksik bulunan tarafları mı düzeltilmiş(?!?!) bilemiyorum çünkü izlemedim, ama en azından biri izlenmeli ki olan bitene karşı düşünce tohumları yeşerebilmeli...
5,0
11 Eylül 2010 tarihinde eklendi
bünyede serotonin birikimi yaratan, film olduğu gerçeğini kabullenmek istemeyeceğiniz (ama ne yazık ki) bir film...
5,0
2 Eylül 2010 tarihinde eklendi
o kadar saf, o kadar gerçek ki, dakota fanning sean pennin öz kızı olsa ancak bu kadar olurdu, inatla film olduğu 'gerçeğini' reddediyorum!..
4,5
28 Ağustos 2010 tarihinde eklendi
'çocuklara' yönelik bir film gibi görünse de içerdiği gerçekçi şiddet unsurları ve ispanya siyaset tarihinden sunduğu kesitlerle daha çok 'büyüklere' yönelik bir film.küçülmüş de büyümüşlere.
4,0
6 Ağustos 2010 tarihinde eklendi
rüyalardan çok, 'düşlenmiş'lere yer vermiş bir film, veya karakterlerin hepsi lucid rüyacıydı yani rüyalarını kontrol edebildiklerinden istemdışı olgulara meydan verilmiyordu pek -bilinçaltlarına söz geçirebiliyorlardı yani-; bu da gerçekçi bir rüya izleme hissi yaratmıyor bünyede ama sorgulamadan izlendiğinde alıp götürüyor, olabilecekler ve sınırlar üzerine düşündürüyor.çoğu zaman değerlendirmem şu ...
Devamını oku
4,0
25 Haziran 2010 tarihinde eklendi
yörenin doğalığını bozmayan, bir anlamda belgesel niteliğinde, müziğiyle de konuşturan güzel bir film...
4,5
25 Haziran 2010 tarihinde eklendi
konu sıradan görünse de, oyuncular -özellikle birol ünel- kendisine hayran bırakıyor... fatih akın yine yapacağını yapmış:)
4,0
25 Nisan 2010 tarihinde eklendi
şiddetli depremlere karşın ayakta kalabilmiş güçlü bir karakterin inşa süreci; tuğlası, harcı müzik...
5,0
25 Nisan 2010 tarihinde eklendi
oyunculuk mu? oyun yok burada, her şey olduğu gibi...bir tohumun filizlenip çiçeklenme aşamasını kaydeder gibi çekilmiş sanki...
4,5
7 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
Rekabete karşı dayanışmayı savunan bir kültürü tanımak için güzel bir adım, Tibette Yedi Yıl..
4,0
5 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
İrlandaya da olan aşkınızı depreştirecek, öyle bir şey yoksa da sizi İrlandaya da aşık edebilecek bir film...
4,5
3 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
özellikle aksiyon filmlerinden pek hoşlanmayan biri olarak bu filme önyargıyla yaklaşmamanızı tavsiye ederim...
4,5
3 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
adına yaraşır bir şekilde 'ağır'dı her yönüyle...
4,0
30 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
'you sigh alone...'
4,5
15 Mayıs 2009 tarihinde eklendi
yalnızca makyaj hileleriyle değil, sesiyle, hal ve tavırlarıyla, rolünün hakkını gerçekten veriyor nicole kidman... julianne moore ve ed harrisi de unutmamalı... gerek oyunculuk, gerek senaryo, gerek görüntüler açısından kaçırılmaması gereken bir eser... ki zaten altyapısı virginia woolf...
4,5
2 Mayıs 2009 tarihinde eklendi
emeğin bayramında yeniden izleyici karşısına çıkması başta ticari olarak düşünülebilir ama alın terinin ve azmin tüm önyargılara rağmen başarısını anlatan, gerçekten emek verilmiş bir yapım var karşımızda... lütfen izleyelim ve izletelim, bazı duyguların yeniden canlanması için...
4,5
9 Nisan 2009 tarihinde eklendi
dolu dolu bir film... verilmek istenen ancak bu kadar yoğun hissetirilebilir... tarif edemiyorum, izlenirse anlaşılabilir...
4,0
3 Mart 2009 tarihinde eklendi
Gölgesizler, yumruk gibi göğsümde... Elbette havada kalan yanları, oturmamış oyunculukları, abartıya kaçan bölümleri var, ancak; gerçeküstü ögelerden yola çıkarak gerçekleri yüzümüze çarpan, romanına sadakatini kuru bir cümleyle geçiştirmenin ötesinde, konuyu ele alış biçimiyle, efektleriyle, bütünüyle belli eden, ardından uzun süre düşündüren kaç Türk filmi izlediniz?..
4,5
21 Şubat 2009 tarihinde eklendi
olağanüstülüğün içinde gerçekçi yaklaşımıyla oldukça farklı bir animasyon!şimdi söylersem spoiler olur...
4,5
28 Aralık 2008 tarihinde eklendi
"Her daim düşlerinin peşinde koşan sabırsızlık zamanının güzel çocukları" izlesin... Düşleri olmayanlar, tutkusuz, yüzeyde rahatça yaşayanlar hiç düşünmesin!..

son nefesini tulumuna verirken saflığına yaraşır beyazlıkta uğurlanır içten bir ağıtla...
4,0
12 Aralık 2008 tarihinde eklendi
ameliedeki gibi hoş efektlerle şenlenmiş, naif anlatımıyla, hayatın içinden ilginç konusuyla güzel filmdi...ama fazlasıyla 'doğrudan'dı. neyse o kadar da oluversin...
4,5
11 Aralık 2008 tarihinde eklendi
İnsan psikolojisinin derinlerine bir yolculuk... Lars Von Trier yine ters köşeye yatırdı bizi...
1,5
25 Kasım 2008 tarihinde eklendi
bu kadar sıradan olabileceğini düşünmezdim... filmin çağan ırmaka ait olduğuna inanmakta güçlük çektim.. nerede mustafa hakkında her şey, babam ve oğlum, hatırla sevgili sayesinde gölgede bırakılan benzersiz dizi çemberimde gül oya, nerede ıssız adam...tamam, tabii ki baştan aşağı berbat, diye niteleyemem. yüzüme çarpan tokatları es geçemem. ama ne olurdu karakterlere biraz derinlik katsaydın, bizden olsalardı ...
Devamını oku
5,0
17 Ağustos 2008 tarihinde eklendi
Küçük Amerikalığımızı, Bush ve diğer (biip:)ları (gözünü para hırsı bürümüş işadamları) ile rezalete doğru şekillenen yakın dünya tarihimizi yeniden hatırlattığı, bizi rahatsız ettiği için Michael Moorea çok sinirlendim çok!! :D Şaka bir yana, gerçekten kendisine dikkat etmeli Michael dost, zira gerçekleri göstermek (ve bunu yaparken sıkmamak, tersine izleyicilerini güldürebilmek) her yiğidin harcı ...
Devamını oku
1,5
8 Ağustos 2008 tarihinde eklendi
tamam, filmde bol şiddet arayanlar aradıklarını bulacaklar ama, hikaye hiç de sağlam değil ve sürüklemiyor... hani sonlara doğru biraz toparlamaya çalışıyor ama... bir filmi bir iki sahnesi için izlerim diyorsanız, izleyin... yoksa büyük zaman kaybı... 2 saat ileri sarmamak için zor tuttum kendimi...
1,0
21 Mayıs 2008 tarihinde eklendi
neden bu tip filmler anadolu yakasında da olmaz ki?.. istanbul film festivali de avrupa yakasında, kültürel etkinliklerin çoğu (sinema başta olmak üzere) avrupa yakasına doluşmuş, elbette anadolu yakasında da var ama ne kadar? al işte, şimdi gidebiliyor muyuz bu filme burada, hayır...
3,5
21 Mayıs 2008 tarihinde eklendi
eğlenceli, biraz toz pembe ama yine de gerçekçi bir yaklaşımla ele alınmış farklı bir senaryo... emet akbağ zaten oyunculuğunu kanıtlamasına gerek olmayan bir isim, ancak yine de ustalığının tadına bir kez daha varmak isteyenler, izlemeliler...
5,0
15 Mayıs 2008 tarihinde eklendi
neyse ki bir aksilik çıkmadı da, izleyebildim dün...herkesin izlemesi gereken, bu bilgilendirici olduğu kadar eğlenceli Fransız animasyonunda, İran ile Türkiye arasındaki çizginin giderek inceldiğini görüyoruz... Marjane Satrapiye sonsuz teşekkürler, gerçekleri bir de bu yönden bize gösterdiği için... not: Marjanenin Tanrısına ve büyükannesine bayıldım!izlemek kesmedi, kitabını da listeme ekledim...
5,0
23 Nisan 2008 tarihinde eklendi
film, her türlü yaşantıya göğüs gerilerek, dolu dolu, 'hiç pişmanlık duymadan' yaşanılan bu 47 yıllık kısacık ömrü, izleyiciyi, boğazında bir düğümle başbaşa bırakarak sonlandırıyor... öncelikle bu yaşam öyküsü, tek başına, hiçbir sanatsal yorum katılmasa dahi insanı derinden sarsıyor, 'Cesaretin Var Mı Aşka' filminden de tanıdığımız Marion Cotillardın başarısı ve kurguda yapılan değişiklik ise ...
Devamını oku
4,5
22 Mart 2008 tarihinde eklendi
Sil Baştan, ilginç kurgusuyla Akıl Defteri’ne (Memento) benzeyen, biraz bilimkurgu, çokça romantizm içeren, aynı zamanda da eğlenceli; Jim Carrey’nin hapsolduğu komedi türü dışında da oyunculuğunu kanıtladığı (ama yine de muzip bakışına alışkınız), Kate Winslet’e diyecek söz bırakmayan bir film... Ancak nedense Kirsten Dunst’u pek inandırıcı bulmadım. Zaten Mark Ruffalo’yla tepindikleri sahne de çok ...
Devamını oku
4,0
17 Mart 2008 tarihinde eklendi
filmin neden korku türüne dahil edildiğini anlamış değilim ama sözü edilen türlerden bağımsız olarak izlenildiğinde, kurgunun muhteşemliği ve ana fikriyle favoriler arasında yer almayı hak eden bir yapıt bence...
4,0
11 Mart 2008 tarihinde eklendi
August Rush(Evan Taylor)’ı canlandıran Freddie Highmore’un müthiş oyunculuğu bizi de kendisiyle birlikte harmonik bir yolculuğa çıkarıyor... Fantastik -ama saçmalıktan uzak, sadece biraz toz pembe- bir yaklaşımla ele alınmış bu filmin konusunu basit bulabilirsiniz, Türk filmlerine benzetebilirsiniz; bu açılardan katılıyorum, ancak müzikle kendinizden geçmek istiyorsanız bu filmi görmelisiniz!