MojoRising filmi için kullanýcý yorumlarý

Bu kadar orijinal bir öykünün Bryan Singer gibi bir yönetmenin elinde başyapıta dönüşmesi gerekirken filmi izlediğimde inanılmaz bir hayal kırıklığıyla karşılaştım. Film en basit tanımıyla hikaye anlatma özürlü bir film, kurgu çok başarısız. Yönetmen filmdeki tempoyu bir türlü tutturamamış. Vasat sahneler ardı ardına, arada film yükseltecek sahneler bir türlü gelmiyor. Film tek etkileyici yeri suikast ...
Devamını oku

Orta seker bir aksiyon gibi baslayip gitgide bir komedi filmine dönüsen Next'i bunlari sevenlere tavsiye ediyorum; 1-Cüneyt Arkinin 80'lerdeki filmlerini gülmek için izleyen arkadaslara (bu filmde bol kahkaha vaad ediyor) 2-Nicholas Cage'in dökülen saçlarini ve oyunculugunu izlemek isteyenlere. Evlerden uzak diyorum.

Bu tarz (UzakDoğu Korku- Gerilim) filmleri sevmiyorum öncelikle onu belirteyim ama bu film bu tarz filmler içinde en zayıf olanlardan. Bu filmi izlemektense Halkayı izlemeyi on kez tercih ederim.Gerilim sırf ses efektleriyle sağlanılmaya çalışılmış, oyunculuklar kötü ve komik yani öykü ne kadar farklı olsada film neresinden tutsanız da elinizde kalıyor.İzlenilmese de bir şey kaybettirmez.

Komedi İyi Seyahat Etmez!! İlginç bir fikir olmasına rağmen ortaya çıkan film gerçekten çok kötü.Bunun nedeni fikrin içi dolduramamış olması bence.Senaryo bomboş,diyaloglar ve espriler fazlasıyla Amerikan tarzı. Filmdeki gönderme yapılan filmleri izlemiş olanlar bu filmi beğenir tarzı yorumlara ise kesinlikle katılmıyorum.Gönderme yaptıkları filmlerin hepsini izlemiş olmama rağmen (Müfreze,Kıyamet,Avcı) ...
Devamını oku

Çok iyi bir yönetmen olan Ang Leenin üzerinde çokca kafa yoruldugu belli olan bu kadar iyi bir senaryodan basyapit çikartamamasinin tek nedeni var bence: Ajitasyon eksikligi :)Güldügüme bakmayin gayet ciddiyim aslinda Hollywoodun temeli budur aslinda. Kötü karakteri daha kötü yapar ve iyi karaktere eziyet ettirirsin ve seyirci iyi karaktere daha çok baglanir,onu kendi gibi görür, o üzüldükçe üzülür, o düsmanlarini yendikçe ...
Devamını oku

Rodriguez ve Tarantino 2007 yılında çektikleri filmlerle ''istismar'' sinemasına saygı duruşunda bulunmuşlardı. Tarantino'nun yönettiği Death Proof (Ölüm Geçirmez) filmini eğlenceli olmasına rağmen yeteri kadar iyi bulmamıştım. Planet Terror (Dehşet Gezegeni) filmi ise -başrol oyuncusu Rose McGowan'ın da etkisiyle birazda- daha iyi bir film. Aradan 5 yıl geçmesine rağmen iki filmde çabucak unutuldular ilginçtir ki. Gore ...
Devamını oku

Kekeme bir karakterin oldugu filmin çok akici olmasini bekleyerek gittim -niyeyse- :)
Beklentilerimin altinda kaldi filmin temposu tabii ki.
Yine de güçlü oyunculuklari sayesinde zihnimde iz birakabilmeyi basardi.
En iyi film mi? Sanmiyorum. Ama iyi film.

Bu filme Scarface beklentisiyle gidenler ilk basta biraz hayal kirikligina ugradi(ben gibi),sonra ise bu filmin yönetmeninin sinemayi bizim yasimizdakilerden biraz daha farkli gördügünün farkina vardi.M.Mann bu filmde hemen hemen her Hollywood mafya filminde kullanilan ''bagiran,çagiran baba,kedi seven baba'' tiplemelerinden uzak durup sakin,dingin bir mafya filmine imza atmis. Her zaman sinirlerimizi zorlayan karakterler bize daha çekici ...
Devamını oku

Filmi izlemeden önce bazı sitelerde yorumları okuyunca filmle ilgili beklentilerim yüksek değildi. Fakat ortaya çıkan filmin kesinlikle bu kadar zayıf olacağını düşünmemiştim.Fincherın en zayıf filmi olan bu filmde 'Dövüş Kulübü' taklidi müzikleri ve Justin Timberlakeın oyunculuğu haricinde hiç bir şey bulamadım.Ruhsuz ve tatsız bir film. İyi seyirler yine de herkese.

Ortada sıradan bir Tv dizisi var sanki.Bunun neresi sinema. Angelın Buffynin bile çok daha iyi bölümleri vardı. 8-16 yaş arasına önerebilirim onun dışındakiler patlamış mısırla izlerlerse keyif alabilirler. Tabi kendilerini biraz zorlarlarsa.

Ortada eğlencelik bir film varken sanatsal tartışmalara hiç girmeyeceğim.Film eğlendiriyor mu ve ne kadar eğlendiriyor?İlk film beklentilerin üzerinde çıkmıştı. Fantastik Dörtlü, Spirit gibi bir film beklerken kendini keyifle seyrettirerek ikinci filmi doğurmuştu.Bu film ilk film kadar iyi değil ne yazık ki. Kötü adamın intikam alma duygusu seyirciye -Joker karakteri gibi mesela- işlemiyor. Aksiyon sahnelerinde yaratıcı ...
Devamını oku

Daniel Craigin ''cool'' Bond yorumu disinda (eski ''karikatür'' Bond tiplemelerini sevmeyen birisi olarak) genel olarak ortaya çikan film basarili degil ne yazik ki. Bunun da en büyük iki nedeni duyarli konusuna ragmen (su sorunu) senaryonun bombos olusu ve de karakterlerin çok zayif islenmis olmasi (karakterlerin hiç birinin gerçekligine inanabilmek mümkün olamiyor). Sonuç olarak ''soundtrack müzigi,Daniel Craig'in orijinal Bond ...
Devamını oku

Woody Allen'in ''Husband and Wifes'' tan bu yana çektigi en iyi film.Son 10 yilin en iyi 30 filmi içine rahatlikla alinabilir. Film çok zekice yazilmis,inanilmaz derecede yaratici bir senaryoya sahip.Izleyeni gerçekten (olumlu anlamda) etkiliyor. Filmin zayif yanlari ise yan karakterler gerçekten epey yanda kalmis,bu da filmi biraz teatral kilmis.Sanki iki kisinin oynadigi bir tiyatro oyunu izliyormussunuz gibi gelebilir zaman zaman.Galiba ...
Devamını oku

Michael Mann'in biraz fazlaca abartılmış filmi (film ''Ölmeden Önce İzlemeniz Gereken 1001 Film'' kitabında bile yer alıyordu ?!). Tamam film iyi, sürükleyici ve sizi boğmayan, bırakmayan bir film ama yine de karakterler biraz fazla zorlama gibi. Ben mesela Tom Cruise'un oynadığı karaktere de, oyunculuğuna da bir türlü inanamadım, ısınamadım. Film boyunca sanki Vincent'ı değil de Cruise'u izledim. Yönetmen belki de daha ...
Devamını oku

Bu filmin en büyük sorunu ne tarz bir film olduğuna kendiside karar verememiş olması , komedi ile başlayıp drama dönmesi seyirciyi şaşırtıyor.Fragmanlarında daha çok eğlencelik bir film gibi pazarlanması izleyici de farklı beklentiler meydana getiriyor, bu yüzden 2.perde de herkes şaşkınlık içinde, Bu film nasıl bu kadar ağırlaştı? gibisinden.Salonda bir çok kişiyi şaşırttı, beni de tabi. Çok büyük beklentiyle ...
Devamını oku

Film ilginç fikri sayesinde (Scott Fitzgerald sag olsun) insanda en ufak izleme meraki uyandirma sorunu yasatmiyor. Filmin esasinda yapmak istedigi hayat denen bu karmasik sey hakkinda bize onlarca soru sordurabilmek.Bunu basariyor mu? Bence basariyor(Benim çikarimlarimdan biri mesela ''hayati ne yöne dogru yasadigin degil,nasil yasadigin önemli''). Esas sorun burada basliyor ne yazik ki.Bu ve bunun gibi derin düsüncelere film dalmamizi ...
Devamını oku

Sam Mendes'in ilk yönetmenlik denemesinde harikalar yarattığı, muhteşem film. Bir filmdeki karakterler bu kadar mı sahici olur, bu senaryo nasıl bir muhteşem zekanın zihninden çıkmışsa zihnine binlerce kez sağlık. Defalarca izlememe rağmen her seferinde yeni bir şeyle karşılaşıyorum ipek gibi ince ince işlenmiş, her sahnesi üzerinde uzun uzadıya düşünülmüş bu harika filmin. Son olarak görüntü yönetmenine ve ...
Devamını oku

Sil Baştan 2000 li yılların en iyi filmlerinden birisi kuşkusuz.Bu kadar kaliteli, aşkı bu kadar güzel anlatan film ender bulunur.Sıradan romantik-komedi filmlerinden hoşlananlar filmi aykırı-karışık bulacaklardır. Benim fikrim filmin en ufak karışık bir yeri olmadığı yönünde.Ayrıca -bu film için söylemiyorum ama- herşeyin size sunulmasını beklemeyin.Bazı filmler bulmaca çözmek gibidir, seyircilerden çözülmeyi ...
Devamını oku

Şu ana dek çekilmiş en iyi animasyon filmlerinden birisi.Diğerleri Shrek 2, Buz Devri.Ratatouille bu iki filmle beraber izlediğim en iyi animasyondu. İyi Seyirler.Özellikle yetişkinlere.

Kökleri ''Jules ve Jim(1962)'' e kadar dayanan, 2000'li yıllara (özellikle ilk yarısına) tarzıyla, müzikleriyle, afişleriyle (hala sokaklarda satılmakta) ve en önemlisi Audrey Tautou'suyla (belki de personasıyla) damgasını vurmuş film. Avrupa kıtasının en iyi romantik komedilerinden (romantik komedi tanımı bu film için fazla sığ oldu farkındayım). Benzerleri yapılmaya çalışıldı ama olmadı. Taklitler asıllarını ...
Devamını oku

Nicolas Cage'in son iyi filmi herhalde. Bu filmden sonra kariyeri ne yazık ki inişe geçti. Cage'i böyle cesur bir filmde oynadığı için de tebrik etmek lazım. Silah ticareti ve savaş üzerine etkileyici bir film.

Heath Ledgerin filmin çekimleri sırasında ölmesi sebebiyle yarım kalmış bir proje olduğu için insaflı eleştireceğim. Gilliamın elinde yeterli para yok bu belli ama 2011 yılındayız yani bu kadar da kötü bir görsel efekt çalışması olmaz ki. Filmin birçok kısmı görsel efektlerle oluşturulmuş dünyada geçiyor ama bu kadar kötü efektlerle ben nasıl inananayım o dünyanın yaşadığına. İlginç bir öyküyle ...
Devamını oku

Tam beklediğiniz gibi bir film. Ruhsuz ve etkileyici değil. Uzun uzun yoruma bile gerek yok.

"Mükemmel iyinin düşmanıdır" diye bir laf vardır. Bu film içinde rahatlıkla kullanabiliriz bu sözü. Herşey o kadar düzenli, senaryo yazımı kusursuz, sanki senaryo; piyasada onlarcası bulunan "Senaryo Nasıl Yazılır" kitaplarından birini gece yatmadan önce okuyup sabah yönetmene yollamış birisinin elinden çıkma. Bu kadar profesyonellik içinde amatör ruhu, kitsch estetiği istedi ruhum. Başarılı atmosferi filmi ...
Devamını oku

Izleyenlerin bir kisminin nefret edip, bir kisminin ise çok sevecegi filmlerden Incir Reçeli. Karakterlere inanmaz veya inanamaz, senaryonun bosluklarina ve sadeligine takilirsaniz muhtemelen ilk kismin içine, karakterleri sever ve senaryonun defolarina da takilmazsaniz muhtemelen ikinci kismin içine girersiniz. Ben ikinci kisma dahil olup, filmin kusurlarini görmeden sevenlerdenim. Tabii ki bu benim öznel görüsüm. Ilk kismin içine ...
Devamını oku

Bardemin harika oyunculuğu, sanki gerçek hayatta yaşıyormuş gibi sahici karakterler, bu tarz filmlerde bulamayacağımız mistik öğeler ve bunların hikayede hiç sırıtmaması, sinema salonları toz pembe filmlerle donatılmış günümüzde, salon ve gişe kaygısına düşmeden çekilmiş, insanın içine oturan mükemmel bir film.
2010un, ve hatta son yılların bana göre en iyi filmlerinden birisiydi Biutiful.
İzlenilmeli.

Tamam yüksek bütçeniz yok ve kısıtlı imkanlarla film çeviriyorsunuz buna saygı duyuyoruz.
Ama insan hiç olmazsa oyuncu seçimine özen gösterir be arkadaş. Bu kadar kötü oyuncularla bana hangi öyküyü anlatırsan anlat nasıl etkileyici olabileceksin ki.

"Ucuz Roman", "Barton Fink" , "Wild At Heart" , "Amcam Önceki Hayatlarını Hatırlıyor"
Yukarıdaki listede iki klasik, bir kült, bir de naif ama -ne yazık ki- çok kötü bir film var.
Hepsinin ortak özellikleri (farklı yıllarda tabi ki) aynı ödülle, Altın Palmiyeyle ödüllendirilmeleri.
Tim Burtonın jüri başkanı olduğu festivalden çıkan en iyi film bu olmamalıydı.

Vizyonda romantik ve ağlak filmlerin cirit attığı bir ülkede Avrupa sinemasına yakın üsluptaki bu filmin bu kadar yerin dibine sokulmasına şaşırmadım.
Bende filmin eksikleri olduğunu görüyorum, başyapıt, enfes, klasik falan demiyorum ama bu tarz filmlere de (çeşitlilik bakımından) ülke sinemasının ihtiyacı var.
Yani sizi salya sümük ağlatan her film 10/8, size duygu sömürüsünden uzak, eli yüzü düzgün bir seyir sunan bu film 10/3.
Bence insaf.

Biyografi her zaman zor iştir. Bir kişinin bilmem kaç yıl süren hayatını 2-3 saate sığdırmak o kişiyle sanki bir iki saat sohbet edip tanımaya çalışmaya benzer. Tabi ki de yeterli gelmez ve o kişiyi de eksik tanırsınız muhtemelen. Bu filmde bundan sıkıntılı bir film olarak sinema tarihindeki yerini alıyor. Bu kadar farklı ve dolu bir hayatı 2,5 saate sığdırmaya çalışmayı yönetmen başaramayıp, vasat sularda ...
Devamını oku

Çocuklara degil yetiskinlere hitap eden eglenceli bir animasyon. Shrek ve Oyuncak Hikayesi filmlerinden daha iyi yapim dersek film için beklentiyi asiri yükseltiriz gibi geliyor bana.
Çizgi romanlari,çizgi roman filmlerini, bunalimdaki kahramanlari seviyorsaniz (çizgi romanlarda olur genelde bu bunalimli kahraman tripleri) kisaca 80'li yillarin kültürüne yakinsaniz oldukça seveceginiz bir film.

Filmin eleştiri kısmındaki Ayşegül Hanım sanırım biraz fazla beklentimi yükseltti. Karşımda oldukça özgün bir film olacağını düşünmüştüm(Wall-E, Shrek gibi). Diğer Walt Disney animasyonlarından çok farklı değildi film açıkcası. Filmin en büyük artısı masalsı ve hatta büyüleyici mekan tasarımlarıydı.
Walt Disney çizgileriyle çocukluğu geçmiş birisi olarak açıkcası bir Disney filmi izlemeyi özlemişim yine de.
İyi seyirler.

İlk iki filmi henüz izleyedim, zannedersem bu yüzden film bana oldukça taze geldi.
Filmi oldukça eğlenceli ve bir serinin üçüncü filmine göre gayet komik ve başarılı buldum.
Sinema tarihindeki bazı filmlere yapılan göndermeler de oldukça başarılıydı (Jaws vs.)
İyi seyirler.

Baslangici ve sonu biraz fazla aceleye getirilmis olsa da yilin ortalamanin üstü Türk filmlerinden. Çok yüksek beklentilerle izlenilmezse sevilebilecek naif, hos bir film.

Serinin ilk filmindeki zekanın yerinde yeller esiyor. - Spoiler -Sanki film izlemiyorsunuz da bir arkadaşınız 'Silent Hill' oynarken onu izliyorsunuz. Karakter odadan odaya geçtikçe yeni bir zorlukla karşılaşıyor ve film böyle sürüp bitiyor.- Spoiler sonu -Yapay karakterleri , hiç bir yenilik içermeyen senaryosuyla kesinlikle izlenilmeye değmeyecek bir film.

- Yazı filmle ilgili bilgiler içermektedir (az da olsa), izlemeyen arkadaşların dikkatine- Filmin bu kadar az sevilmesinin bence asıl nedeni filmin karakterlerinin izleyici tarafından kolay kolay sevilemeyecek karakterler olması (özellikle De Niro ve Jackson'ın karakterleri). Tarantino daha önceki filmlerinde kötü karakterlere yer vermişti ama bu filmdeki kötü karakterler ''Ucuz Roman'' daki veya ''Rezervuar Köpekleri''ndeki kadar ...
Devamını oku