tmnt92 filmi için kullanýcý yorumlarý

filmi sabancı üniversitesi ile öngösterimde seyretmiş bulunmaktayım. her şeyden önce şunu söylemeliyim ki, se7enla ve fight clubla çoktan kendini ispat etmiş, benjamin button ile çıtayı düşürmüş david fincher, kendi imajını bu filmle tazeliyor. bu talihsiz bir işe imza atmış bir yönetmen için çok sevindirici. bunun yanında, saçma sapan görülebilecek konusu öyle iyi aktarılmış ve olay örgüsüyle öyle sıkı ...
Devamını oku

-sibar- yuznayı kültleşmiş faust uyarlamasından falan tanıyabilirsin. buradan değil ama arkadaşın dediği gibi imdbden bakarsan geniş bir filmografisi olduğunu zaten görürsün. film ise bana tam evde seyretmelik gibi geldi. 3 boyut teknolojisi deneysel ya da mikro bütçeli filmlerde kullanılırsa ilgi çekici olur bence. burada ise değişik bir şey yok. seyretmeyi düşünmüyorum.

ben sinemanın ilerlemesinin bu filmle odaklı olduğunu söylemiyorum ki, tek söylediğim bu tür cahilce önyargıları yenersek sinemamızın her zaman ilerleyeceği. yoksa bu filmin elinden tek başına ne gelir ki, belki de ben de beğenmem, kim bilebilir. ancak eleştiri yapılırken her zaman için o esere harcanan emek de göz önünde bulundurulmalıdır. diyoruz ya ipini koparan yönetmen oluyor diye, işte bu önyargı yüzünden ...
Devamını oku

Truman Showdan beri seyrettiğim en iyi komedilerden biri..

Filmi beğenmeyen arkadaşlara tek önerim şu: gidin ve titaniki seyredin..hayran olursunuz belki..:)'You met me at a very strange time in my life...'10/10..

Bundan 30 sene önce,Jaws ile adını biraz olsun duyuran Steven Spielberg,'Close Encounters of the Third Kind' adlı muhteşem bilimkurgu epiğiyle o zamana kadar yapılmış tüm bilimkurgulardaki köprüleri atmış,tüm bir hikayeyi tek bir noktaya indirgeyerek bizi 'av' ve 'avcı'yı ayırt edemeyecek konuma getirmişti.O güne kadar kullanılmış bütün bilimkurgu klişelerini alıp hikayenin iniş çıkışlarına göre düzenleyen genç ...
Devamını oku

Sinema tarihinin en iyi aşk filmlerinden biri,zamanında Oscarları kepçeyle götüren Peter Jacksonın ellerinde öyle bir şekilleniyor ki,hem 30lardaki filmde vurgulanan sınıf ayırma olayını daha kalın çizgilerle belirtiyor,hem de özel efektlerle hayvanın duygularını binlerce kat daha belirginleştiriyor.Bence Jacksonın bu aşık hayvanı beyazperdeye bir kez daha aktarma serüveni,3 Lord of the Ringsten daha başarılı.Oyuncu ...
Devamını oku

Yıldızlar geçidi olmasına rağmen resmen döktüren bir kadro.Tek kelimeyle muhteşem bir senaryo.Harika özel efektler.Yönetmen Chris Nolanın popüler kültürün körüklediği bir filmi,dev bir prodüksiyonu bile müthiş ve katıksız bir filme dönüştürme çabası sonucu ortaya çıkan bir sonuç.Eh,filmde,Jokerin geçmişi,oldukça güzide duran 6(saymadım ama bilgi aldım bununla ilgili) imax sahnesi müthişti,hastane ...
Devamını oku

Funny Gamesin Michael Hanekesi(?)İlk başta yazdığım yazı fazla uzun olduğu için iki bölüme ayırdım.1997 tarihli ilk Funny Games,ülkesi Avusturyada olay yaratmakla kalmamış,yeni bir alt tür oluşturmuştu.Fakat bunun ardından aynı alt türde Funny Gamesten daha sert filmler de ortaya çıktı(Hostel gibi)Bunun sebebi ise fiziksel şiddeti perdeye epey az yansıtmasıydı.Ben ilk filmi seyretmeden önce konusunu okumuştum.Aynen ...
Devamını oku

Javier Bardemin oyunculuğu dışında kayda değer hiçbir yanı yok.İlk başlarda büyük umutlarla vizyona gireceğini duyduğum,imdbde aldığı 8.9 puanla heyecanlandığım,en azından iyi olacağını düşündüğüm bir filmdi No Country For Old Men.Aldığı Oscarlarla da 'Herhalde mükemmel bir filmdi' dedim.Coen Kardeşler yönetiyordu,izlemediğim için kendimi aptal bile hissettim.Ama şimdi.Uğradığım hayalkırıklığının ...
Devamını oku

'theres a blade by the bedand a phone in my handa dog on the floorand some cash on the nightstandwhen im all alone the dreaming stopsand i just cant stand...'Tarantino yine yapmış yapacağını.Gerek muhteşem,çikolata gibi şarkısı Goodnight Moonla,gerek Thurmanın muhteşem oyunculuğuyla,gerek de yeni bir Tarantino filmi izlemenin verdiği dayanılmaz hafiflikle,ilk filmden fersah fersah ötede,müthiş bir devam filmi.Seyrettiğim en iyi ...
Devamını oku

Harika bir film.Normal koşullarda bir yazıya böyle başlamam ancak filmi izledim ve hakikaten sevdim.Hele Tokyo’nun ortasındaki arabayla ışınlanma sahnesi yok mu..Kısa sürede klasikler arasına girebilir.Ha bu arada,devam filmi Reflex’te geliyor.Gözünüz bilimkurgu görsün:)10/8

Seyrettiğim en iyi Türk filmlerinden biri.Seven esintileri özentiye kaçmıyor ve bu da filme ayrı bir hava veriyor.Adı gibi,10/9.

Shrek’i gönlümdeki tahtından indiren,şimdiye kadar çekilmiş en iyi CGI animasyon filminin devamı da en az ilki kadar 'inanılmaz'dı,komikti.Finalinde falan biraz hayal kırıklığı yaşattı ama olsun,Queen Latifah’ın varlığı yeter..:)Bu arada serinin hayranları için söyleyeyim;yine Carlos Saldanha yönetmenliğinde çekilen Ice Age 3:Dawn of the Dinasours’un posterini ve teaser’ını Google’dan bulabilirsiniz..

İlk Babe,En iyi Film dalında Oscar adayı olup hayvanları konuşturan tek filmdi.Bu harika filmi izleme fırsatı bulmuştum.Ancak devam filmi tam bir çocuk filmi oluveriyor.Babe Şehirde,gülünç hayvanlardan başka bir şey vaadetmiyor.

Güzide halkımın severek izlediği,köpek sürüsü gibi çoğalan dizilerden alışık olduğumuz bir atraksiyon vardır; o medya grubunun sahip olduğu yayın organlarından birinin bilfiil reklamı yapılır.Misal dizi atv’de ise dizinin bir yerlerinde göstere göstere Sabah Gazetesi okunur,bu ayarda bir cok ornek verilebilir,Hollywood da Alvin and the Chipmunks,Truman Show,Groundhog Day gibi filmlerinde buna rastlamamıza imkan ...
Devamını oku

Bitmesin istedim.En azından böyle bitmesin..Eğer filmin finaline inanacak kadar iyimserseniz ve bardağın boş tarafını görmediyseniz pişman olabilirsiniz.Filmdeki dram epey kanlı ve mide bulandırıcı da olsa öyle mükemmel anlatılıyor ki..Herşeyden önce makyajlara gelmek istiyorum..Yüzbaşının ağzındaki yara,yüzündeki kurşun izi..O kadar gerçekçi ki,filmin etkileyiciliğine etkileyicilik katıyor.Kelimenin tam ...
Devamını oku

Gösterim tarihini 2008 yapmışsınız.Yapım yılını da 2008 yapar mısınız lütfen'Hilary Swank de kadroda değil,bir de Ajan Phil Coulson rolünde Clark Gregg var.Bu yanlışa dikkat ederseniz sevinirim.

Film şu an Beyazperde rekortmeni--9.7 puanla Godfather’ı da geçmiş.Biraz daha 10 verilse puanı 10 olacak,sevenlerine duyurulur!Neyse,filmi izledim.Başlarda güldüren ve finalinde ağlatan,üstelik tüm bunları yaparken ölümün kaçınılmaz olduğunu da hatırlatan bir film.Jack Nicholson ve Morgan Freeman,zaten söylememe gerek yok.Herhalde onlar da hayatlarının son demlerinde böyle bir başyapıtla döneceklerini ...
Devamını oku

Filmi Mike Newell’ın uyarlaması,Harry Potter ve Ateş Kadehi’nden sonra apayrı bir saçmalık.Bir edebiyat başyapıtı olarak nitelendirilen kitabını okumaktan tırsıp filmi izledim ve orta şekerli bir şey izlemiş oldum.10/5’lik bir film..

Tom Cruise’un en kötü filmi.Aynı zamanda izlediğim en kötü filmlerden biri,şimdi hatırlayınca bile kötü oldum.Tamamen arkadaş kurbanıyım,yaptım bir hata işte.İspanyol versiyonu da kötüydü zaten,ama ilginç berbatlıkta bir sinema deneyimi yaşamak için izlenebilir.10/2

Filmi izledim.Tuhaf bir biçimde film,sizi bilgisayar efektinden yoksun bir biçimde kendine çeken başlı başına bir fantezi.Film boyunca içinizden final geçiyor ve sırf bu finali beklemek bile filmi izlemek için yeterli bir sebep.Fakat filmin sinematografisinin diğer Irmak filmlerine kıyasla çok daha düşük olduğunu söyleyebilirim.Sorun şurada: standart bir filmde,filmi senaryo ile oyunculuklar taşımaz.Görüntü ...
Devamını oku

Eh..Milyonlarca insanın sevgilisi,çocukluk kahramanı Red Kit,(Lucky Luke - Şanslı Luke)yepyeni bir filmle geri döndü,ben de kaçırmadım tabii..Filmde yeni çağa uygun bir dolu şey var.Yorumu yazmadan önce bu eğlenceli detayları belirtmek istiyorum:* Red Kit’in,kötü adamlarımızdan biriyle beraber saklanan Daltonlar’ı bulmak için girdiği barda kavga çıkınca barmenin verdiği komut ve ayaküstü bir Casablanca parodisi : ...
Devamını oku

Merhum aktör Heath Ledger’in ve Matt Damon’ın en iyi perfonmanslarından birini sergiledikleri yapım,Gilliam’ın en iyi filmlerinden biri..Demek isterdim.Ama,maalesef..Gilliam,tüm hayal gücünü kullanamıyor,ancak tipik bir Terry Gilliam filmi seviyesinden çok daha alta düşüyor.Oyuncuların(özellikle Heath Ledger) muhteşem perfonmansları bile filmi kurtaramıyor..Ve..Bize de 2005 yılının en üzücü hayalkırıklığını ...
Devamını oku

Filmle ilgili eleştirime,afişinde yer alan,çok hoş bir cümleyi söyleyerek başlamak istiyorum: 'They are Bad Boys.They are Die Hards.They are Lethal Weapons.':)Öyle bir film yapacaksınız ki,hem güldürecek,hem hareketli olacak.Hem entellektüel bir başyapıt olacak,hem de Amerika’nın toplumsal yapısıyla dalgasını geçip insanları güldürecek.Hem ünsüz oyuncular yer alacak,hem yönetmenin 2 filmiyle kazandığı saygıyı ...
Devamını oku

Teknolojik öğeleri,türdaşlarından(fabl tarzı,çağa uydurulmuş CGI filmi)daha fazla kullanan,tehlikeli bir animasyon denemesi var karşımızda,ve,Madagascar ve Ice Age’den çok feci esintilere,adı sanı duyulmamış insanların sesleri(Kiefer Sutherland dışında) ve başka animasyonların senaryolarından esintilere rağmen The Wild,çocukların gözüne gözüne aile kavramını sokmadan anlatmaya çalışan yüzeysel ve eğlenceli ...
Devamını oku

Siz neden filmin yerden yere vurulduğunu sormuşsunuz.Ben şöyle bir şey diyeyim izninizle: Terbiyesizlik sinemada erotizm gibi durmaz.O başka şey,o başka şey.Filme bakın ya,bu ne rezillik sırf küfür.Üstelik buna rağmen başrol oyuncusu çıkıp ahkam kesiyor, 'Türk sineması yücelsin' diye.Hadi G.O.R.A da çok küfürlüydü.Ama en azından onun belli bir konusu ve koruduğu bir çizgisi vardı,ve kalitesi.Leman dergisindeki bir ...
Devamını oku

Bir filmde göğüs ve göğüse dair öğeler verilmesi ne demektir anlamam,çünkü tüm bu erotizme dahi sanatsal yönden bakma yeteneğim yoktur benim,terbiyesiz teşhisi koyarım direk.Ama 20 dakikalık kısa filmi için aldığım DVD’de utana sıkıla filmi açtım ve sevdim.En azından bu tür filmlere bakış açım değişti,ne bileyim..

Hayatımda seyrettiğim en büyüleyici,en güzel animasyon filmi desem yanılmış sayılmam.İran devriminde ve o zor koşullarda 12 yaşında bir kız ve ailesinin epey ilginç hikayesi--içinde barındırdığı küfürler de bunun bir çocuk filmi olmadığını kanıtlıyor.Seyredin,mutlaka,kaçırmayın.Bu arada,Persepolis 2 adlı devam-çizgi romanından uyarlanan bir devam filmi kapıda dedikoduları dolaşıyor.Neyse,yazıyı filmden ...
Devamını oku

Vay bee!İnanamıyorum!İzlediğim en güzel korku filmlerden birinin Hollywood uyarlaması.Umarım fazla batırmazlar ve üçünü de çekerler,acaip merakla bekliyorum,seyredeceğim.

Korkunçtu.Gerçekten,inanılmaz bir şekilde,ilk kez bir Türk filminde bu kadar korktum.Bazı sahnelerde insan ciddi ciddi sıçradım,fakat bazı yerlerinde de güldüm.Türk sinema tarihinin en korkunç filmidir bu,ayrıca izlediğim en korkunç filmlerden biri.Belli bir konusu ve kurgusu olsaymış bir Halka gibi olabilirmiş,hatta elin Amerikalısı gelip yeniden çevrimini bile yapabilirmiş.10/5

Papatya ve Karabiber gibi rezalet bir Türk filminin senaryosunu yazan(büyük ihtimalle senaryoyu yönetmenin beceriksizliği batırmıştı)yönetmenliğini yaptığı,şimdiye kadar izlediğim en güzel yeşilçam filmi.Umarım Türk sineması böyle devam eder diyeceğim de,insanlardan rağbet görmüyor böyle filmler.Onlar küfür dolu berbat komedi filmlerini ya da Türk korku(!) filmlerini izliyorlar--bahsettiğim sadece belli bir ...
Devamını oku

Modern zaman Mulan’ı.Aynı anda iki klasiği batırmayı başarıyor.Gitmeyin.

Hurlyburly’i Senli Benli’ye çeviren zihniyete sahip arkadaşı kutlamak istiyorum coşkuyla.Bu arada film bir değişik,hiç bir şey anlamadım,doğal bir film değildi sanki:sYoksa sorun bende mi'DVDsini aldım ama hala anlamıyorum filmi.

Filmin Teaser’ında 'No hiphop yes Müslüm' duvar yazısını görünce yüzümde bir gülümseme belirdi.Yaklaşık 18(bilemiyorum)sanatçı ile bizi sıradışı bir İstanbul yolculuğuna çıkarıyor bizi Fatih Akın.Ve filmi yerden yere vuran şahsa bir cevap:Filmin amacı İstanbul’un güzel yerlerini göstermek değil,Türkiye’nin müziğini kitlelere duyurmak ve gurbetçi(üstelik ödüllü)bir yönetmenin gözünden kendi ...
Devamını oku