Everard B.
Filmler
Diziler
Programlar
Geri dön
4,5
20 Şubat 2016 tarihinde eklendi
Chan-wook filmlerine bayıldığım bir yönetmendir. Bu ilk İngilizce filmiyle de beni etkilemeyi başardı. Lanetli Kan'da önceki Chan-wook filmlerinde de kullandılan atmosferi ve elementleri görüyoruz ancak bu hikaye diğerlerine göre "duygusal" değil. Konu çok bağlı olan babasını kaybeden India (Wasikowska), buna çok fazla üzülmeyen annesi Evelyn (Kidman) ve aniden çıkagelen spoiler: katil
Charlie "Amca" (Goode) etrafında dönüyor.

Senaristini özellikle Prison Break izleyenler olarak tanıyoruz: Wentworth Miller. Miller filmin başlangıcını Hitchcock'un Shadow of a Doubt filmiyle çok benzeterek yapmış, aynı zamanda Bram Stoker'ın
Dracula'sından etkilenmiş. Edebiyat bağlantılarıyla etkileyici ve güzel bir film ortaya çıkmış.

Atmosfer, müzikler, senaryo çok iyi ancak başlı başına öne çıkan unsurlar yönetmenlik, oyunculuk ve sinematografi. Wasikowska ve Goode neredeyse mükemmel oynuyor (özellikle de Wasikowska; zaten Saturn, Empire, Fangoria Chainsaw gibi ödüllere aday gösterildi). Kidman bu ikiliye göre zayıf kalıyor. spoiler: İlgisiz anne olarak iyi ancak kırılganlığını ve kızgınlığını bakış ve mimikleriyle istismar ediyor. Merak ederken sizi gerebilen sayılı filmlerden biri. İzledikçe kendinize sorular soruyorsunuz: "India, Bayan McGarrick'in cesedini bodrum katındaki derin dondurucuda bulunca neden polisi aramadı?" gibisinden. Merak ederken, sorular sorarken filme bağlanıyorsunuz. Sonuyla sizi şaşırtıyor.


Kısacası Lanetli Kan tuhaf, gerilim dolu, rahatsız edici derecede iyi bir film.

spoiler: "Just as a flower does not choose its color, we are not responsible for what we have come to be. Only once you realize this do you become free, and to become adult is to become free." (Nasıl ki bir çiçek rengini seçemiyorsa, bizde olduğumuz kişiden sorumlu değiliz. Bunu fark ettiğinizde özgür olursunuz ve yetişkin olmak özgür olmaktır.) - India Stoker