Aykırı filmlerle tanınan yönetmen Lars von Trier, 30 Nisan 1956'da Kopenhag, Danimarka'da doğdu. Küçükken kendisine hediye edilen "Süper 8" kamera ile 11 yaşında kendi filmlerini çekmeye başladı ve lise eğitimi boyunca bağımsız film kariyerine devam etti. 1979'da Danimarka Ulusal Film Okuluna davet edildi. Josef von Sternberg'e olan sempatisi yüzünden kendi ismine 'von' ekledi. 1995'te Thomas Vinterberg ile yayımladığı manifestoyla Dogma 95 hareketini başlattı. Bu alanda birçok film üçlemesi yaptı. 64.Cannes Film Festivali'nde Hitler'e sempati duyduğunu ve onu anladığını söylemesiyle büyük tepki toplayan Trier, daha sonra ise özür diledi. “Breaking The Waves” 1996'da Cannes’da Grand Prix’yi kazandı ve başrol oyuncusu Emily Watson, En İyi Kadın Oyuncu dalında Oscar‘a aday gösterildi. 2000 yılında Trier, ilk müzikal film denemesini İzlandalı ünlü müzisyen Björk ile “Dancer in the Dark” filmiyle yaptı. Film Cannes’da Palme D’Or ödülünü kazandı. Eserlerinde bilim kurgu’dan, modern-noir’a; erotik-dram’dan deneysel sinemaya; avante-garde’dan dram’a kadar sinemanın bir çok janrını barındıran Trier, kendine özgü üslubuyla dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. 2 bölümden oluşan Nymphomaniac filmi Türkiye'de 14 Mart 2014 tarihinde ilk bölümü gösterime girmesi planlanan film reyting değerlendirmesi yapan kurul tarafından yasaklandı. Nymphomaniac, Melankoli, Antichrist, Dogville, Dancer in the Dark, Breaking the Waves filmleri ile tanınır.