2 Mart 1968'de İngiltere'de dünyaya gelen Daniel Craig, henüz küçük yaştayken seyirci olarak gittiği tiyatro oyunlarında oyunculuğa merak saldı. Sadece altı yaşındayken okul oyunlarında sahneye çıkan Craig Frodsham İlkokulu’nda oynan "Oliver!" adlı oyundaki performansıyla ileride yıldızının parlayacağının sinyallerini verdi. Bu yıllarda sanata ve oyunculuğa onu annesi teşvik ediyordu. 1973’te vizyona giren Roger Moore imzalı Bond filmi “Yaşamak İçin Öldür”ü ise sinema salonunda babasıyla izledi. Genç yaşında aktif bir spor hayatı da olan Daniel Craig, West Kirby'deki Hilbre Lisesi'nde "Oliver", "Romeo ve Juliet" ve "Cinderella" tiyatro oyunlarında çeşitli roller üstlendi. Ulusal Gençlik Tiyatrosu'nun seçmelerine katılarak kazandı ve Londra'ya yerleşti. Burada hem tiyatro oyunculuğuna devam ederken hem de hayat mücadelesi ile tanıştı ve yaşamına kazanmak için restoranlarda garsonluk dahi yaptı. Oyun ve turnelere devam eden Craig 1988-91 yılları arasında farklı okul ve kurslarda tiyatro oyunculuğu eğitimine de devam etti. Akabinde sinema ve televizyon camiasına da sıçrayan Craig’in ilk filmi The Power of One (1992) adlı yapım oldu. Kuzeydeki Dostlarımız (1996), Lara Croft: Tomb Raider (2001) ve Azap yolu (2002) filmlerinde yan rollerde seyirci karşısına çıktıktan sonra, BAFTA’ya da aday gösterilen Bir Dilim Suç (2004) filmindeki başrol performansıyla uluslararası şöhrete nihayet kavuştu. Bu filmi Steven Spielberg imzalı Münih (2005) takip etti; 2006 Akademi Ödülleri’nde 5 dalda Oscar’a aday gösterilen film, heykelciğe uzanamasa da Daniel Craig’e sinema tarihinin 6. James Bond'u olma fırsatını sundu. 2000’li yılların karizmatik, atletik ve oldukça centilmen 007’si olarak hafızalara kazınan Craig aynı zamanda ilk sarışın Bond olarak da adını sinema tarihine yazdırmış oldu. Bir kısmı İstanbul’da çekilen Skyfall için Türkiye’ye de gelen Craig sırasıyla , Casino Royale (2006), Quantum of Solace (2008), Skyfall (2012), Spectre (2015) ve Ölmek İçin Zaman Yok (2021) filmlerinde 5 kez İngiliz ajan James Bond’a hayat verdi. İngiliz tiyatrosuna ve sinemasına yaptığı katkılardan dolayı II. Elizabeth tarafından da onurlandırılan ünlü aktör yakın zamanda Bıçaklar Çekildi film serisindeki başrol Benoit Blanc karakteri ile adından yine söz ettirdi