“Socrates” yönetmeni Alexandre Moratto, São Paulo'da soruna bulaşan, zeki bir çocuk hakkında yalın ve yoğun bir ahlaki gerilim olarak tanımlanan “7 Prisoners” filmiyle geri dönüyor. Brezilya yapımı rehine filmi, Venedik Film Festivali'nde beğeni toplayarak dünya prömiyerini yaptı ve şimdi, sinemalarda gösterime girdikten sonra, kasım ayında Netflix aracılığıyla dünya çapında yayınlanacak.
Netflix, Brezilya'dan En İyi Uluslararası Film için güçlü bir yarışmacı olarabilecek film için bir Oscar hedefi izliyor. Netflix'in resmi özetine göre; "18 yaşındaki Mateus (Christian Malheiros), kırsal kesimdeki işçi sınıfı ailesine daha iyi bir yaşam sağlamayı umuyor. São Paolo'da yeni bir işi kabul ederken, onları neyin beklediğinden habersiz, kasabasından bir avuç genç erkekle birlikte şehre gönderilir. Bir hurdalıkta yorucu bir iş bulurken, kötü bir görev yöneticisi ve sömürücü Luca tarafından kimlik kartlarına el konur (Rodrigo Santoro). Kaçmayı denerlerse onları düşünülemez şeylerle tehdit eder. Ancak, Mateus'un öğrendiği gibi patronun da bir patronu vardır. Ve eğer bir çıkış yolu bulmak istiyorsa, ne yapması gerekecek? Günümüzün ekonomik çaresizliğinin karanlık tarafından bakan film, güç, dayanışma ve ihanet üzerine ustaca bir incelemeye dönüşen bir gerilim filmi."
Yapımcıları, Oscar adayı Fernando Meirelles (“City of God”) ve Ramin Bahrani (“The White Tiger”) olan film, yazar-yönetmen Alexandre Moratto'nun (“Sócrates”) ikinci uzun metrajlı filmi. Brezilya sinemasının önemli yeni seslerinden olan yönetmen; “Böyle harika bir ekiple işbirliği yapmaktan büyük heyecan duyuyorum. 14 yaşındayken São Paulo'da lisedeyken tanıştığım ve benim de Brezilyalı bir film yapımcısı olabileceğimi gördüğüm Fernando Meirelles ve Ramin Bahrani yıllardır akıl hocalarım. Bu projeye ilk günden beri inanan Netflix'teki herkese ve akıl hocalarıma minnettarım. Bu film, hayatta kalmanın genellikle kendi değer ve ilkelerinizden ödün vermek olduğuna değiniyor. Her yerde, şehirlerde ve uluslarda, insanlar gizlenir, köleleştirilir ve kullanılıp atılır. Gömleklerimizi, cep telefonlarımızı yapıyorlar, elektriğimizi sağlıyorlar ve daha fazlasını yapıyorlar. Umarım bu film onların seslerini duyuracak bir yer sağlayabilir.” dedi.