Koronavirüs'ün çoğu sinema salonunu kapanmaya zorladığı ve Oscar'ların oy verme penceresinin iki ay uzatıldığı tamamen çılgın bir yılın ardından, 93. yıllık Akademi Ödülleri adaylıklarında çoğunlukla sonuçlar normaldi. Netflix'ten, “Citizen Kane”in yapımını konu alan siyah-beyaz David Fincher filmi “Mank” 10 adaylıkla listeye liderlik yaptı. Geriye kalan filmler arasında, altı film, altışar adaylık kazandı ve güzel bir bölünme yaşandı: "The Father", "Judas and the Black Messiah", "Minari", "Nomadland", "Sound of Metal" ve "The Trial of the Chicago 7"
On yıllardır Oscar'lar, en iyi yönetmen kategorisinde değerli kadın yönetmenleri aday göstermede başarısız oldu. Ancak, pazartesi sabahı tarih yazıldı ve iki kadın yönetmen birden, (Chloe Zhao ve Emerald Fennell) kategoride ilk kez birlikte aday gösterildi. Her iki film de aynı zamanda en iyi film kategorisinde yer almayı başardı. Viola Davis, “Ma Rainey’s Black Bottom”daki başrolüyle en çok oyunculuk adaylığına sahip siyahi kadın oyuncu ve iki kezle en iyi kadın oyuncu dalında aday gösterilen ilk siyahi kadın oyuncu olarak tarihe geçti. Elbette, adaylıkların sürprizleri ve hayal kırıklıkları da vardı.
SÜRPRİZLER
LaKeith Stanfield, bir FBI muhbirini oynadığı Judas and the Black Messiah filmiyle bir süprize imza attı ve en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında aday gösterildi. Rol arkadaşı Daniel Kaluuya da aynı kategoride aday ve ikili arasında tatlı bir rekabet olacak. İkinci güzel sürpriz ise Sound of Metal filmindeki performansıyla yine yardımcı erkek oyuncu dalında aday gösterilen Paul Raci oldu. Bazı tahminlerde adı geçse de Raci'nin adaylığına büyük bir sürpriz olarak bakabiliriz.
Bir diğer oyuncu sürprizi, herkesi memnun etmeyecek ve hatta kızdıracak Glenn Close'un Hillbilly Elegy performansından geldi. En iyi yardımcı kadın oyuncu dalında gelen adaylık bir de tarihe geçen bir olaya imza attı. Yılın en kötülerine verilen Altın Ahududu (Razzie) Ödülleri'nde de Glenn Close, aynı performansıyla aday gösterildi. İkisini birden kazanırsa çok enteresan bir sonuca imza atmış olacak. Son sürpriz ise yönetmen kategorisinde adaylık kazanan Thomas Vinterberg. Avrupa'ın son dönemdeki en iyi yönetmenlerinden olan Vinterberg, uluslararası dalda aday olan Druk filmiyle en iyi yönetmen adaylığı kazandı.
HAYAL KIRIKLIKLARI
İlk hayal kırıklığı, One Night in Miami filmiyle ilk uzun metrajını çeken Regina King'den geldi. King'in aday olması ve en iyi yönetmen dalına üç kadın adayla girilmesi harika olacaktı ama Vinterbeg bu planı bozmuş gibi duruyor. Yönetmen dalında bir başka hayal kırıklığı yaşayan isim Aaron Sorkin oldu. En iyi senaryoya aday olan ve filmi 6 dalda adaylık alan Sorkin, yönetmen kategorisine isimini yazdıramadı.
Geçelim oyuncu kategorilerindeki hayal kırıklığı yaşayan isimlere. Spike Lee imzalı Da 5 Bloods filmiyle hayatının performansını sergileyen Delroy Lindo'nun adaylığına aylardır kesin gözüyle bakılıyordu ama filmin havası birde sönünce Lindo da adaylık dışında kaldı. Tam tersi olarak, son dönem adı yükselen ve Altın Küre sayesinde bir ivme yakalayan The Mauritanian filmi ve Jodie Foster adaylığı benzer bir sonuçla dışarıda kaldı. İki oyuncuyu adaylar arasına sokan Judas and the Black Messiah'tan Dominique Fishback, olası bir sürpriz için hazırda beklemedeydi ama sürpriz hakkını başka bir oyuncu kullandı. Son oyuncu hayal kırıklığı ise Helena Zangel'le geldi. System Crasher'la dikkat çeken oyuncu, News of the World'le adaylık kazanabilirdi ama olmadı.
Film adaylığında ise iki filmin hayal kırıklığından söz edebiliriz. Birçok dalda aday olan ve beklentisi yüksek olan Borat'ın devam filmi, en iyi filmler arasına da girmeyi umuyordu ama iki adaylıkla yetinmek zorunda kaldı. Bir diğer iddalı ve bol adaylıklı film Ma Rainey's Black Bottom da kendini en iyiler arasında bekliyordu ama toplamda 35 adaylık alan Netflix'in bu durumdan o kadar da rahatsız olduğunu sanmıyoruz.