Hesabım
    Altın Portakal Ödüllü "Küçük Şeyler" Ekibi, Filmi Anlattı!

    Kıvanç Sezer, Alican Yücesoy ve Başak Özcan ile sohbet ettik.

    Özlem Yenilmez: Bu filmi yaparken Tolga Karaçelik ve Kanat Doğramacı ile olan hikayeniz nasıldı? Eğer ki onlar yapımcınız olmasaydı şu anda filmin süreci nasıl olurdu?

    Kıvanç Sezer: Ben bu filmi bir şekilde çekecektim. Gözümü karartmıştım. Ama Tolga ve Kanat'ın devreye girmesi filmin çekilme şartlarını daha iyi hale getirdi. Nasıl olurdu bilemiyorum, ama onların olmasının filme önemli bir hızlandırma katkısı olduğunu söyleyebilirim. Ben Tolga ile görüşüyordum. Bir gün konuştuk ve ondan birkaç kişiyi araması için yardım istedim. O da yapımcımın olup olmadığını sordu. Destek olmak adına o da dahil oldu. Sonra işler gelişti. Biraz da şartların getirdiği bir şey. Belki ideal bir film yapma yöntemi ve şekli değil. Ama bazen hayatın içinde bu tarz ara yollar, çözümler olması gerekiyor.

    Ö.Y: Küçük Şeyler, dünya prömiyerini Karlovy Vary'de yapmıştı. Oradaki tepkiler ile buradakileri karşılaştırdığınızda, nasıl farklılıklar görüyorsunuz?

    K.S: Türkiye seyircisi, Karlovy'ye göre biraz daha fazla gülüyor. Biraz daha fazla Bahar karakteri konusunda eleştiriler yapıyorlar. Yurt dışında Bahar'ın sabretmemesi gibi bir yorumla karşılaşmadım. Onlar biraz daha, burada işlemeyen bir şeyin olduğu, bitmesi gerektiği açısından bakıyorlar. Ayakları yere basan karakterin yanında oluyorlar. Karlovy'deki gösterimde seyirci çok hızlı bir şekilde Bahar'ın yanına geçti. Bazı espriler de Türkiye'de daha iyi anlaşılıyor. Damacana esprisi gibi. Avrupa'da anlaşılmaması normal. Birkaç durum dışında orada ve Türkiye'de benzer reaksiyonlar aldığımızı söyleyebilirim.

    facebook Tweet
    Öneriler
    Back to Top