Draco (Tom Felton) ve Harry'nin serinin başından beri doğaları gereği düşman olduklarını söyleyebiliriz. Egoları havada çarpışıyor ve ikisi de pek bir şey kazanamıyordu. Özellikle Sırlar Odası filminde bu ego çarpışması gerçekleşir. Harry ve Draco bir düelloya girişir, Draco'nun hileleri ile Harry'nin çatal dili bilmesi yüzünden ikisinin de şansı yaver gitmez. Ama onların ilk önemli karşılaşmalarının Harry Potter ve Melez Prens'te gerçekleştiğini biliyoruz. Henüz Hogwarts trenindeyken Harry'nin gizlice Draco'nun planlarını dinlemeye çalışması başına dert açar ve yıl boyunca da sinsi tavrı sürer.
Ta ki en önemli düellolarına sıra gelene kadar. Harry, Draco'yu erkekler tuvaletinde Mızmız Myrtle (Shirley Henderson) ile konuşurken yakalar. Myrtle ona, "Yapma... Bana sadece neyin yanlış gittiğini söyle. Sana yardım edebilirim." derken, Draco ona "Bana kimse yardım edemez." yanıtını verir. Draco'nun Dubledore'u öldüreceğinin sinyalleri veriliyor değil mi? Ardından Harry çıkagelir ve bir düello başlar. Harry'nin Slughorn'un iksir dersinde bulduğu Melez Prens'in kitabında gördüğü Sectumsempra büyüsünü kullanması üzerine de sona erer. Kulağa basit geliyor olabilir, ancak hiç de öyle değil. Harry'nin ruhu burada bir kırılma anı yaşar. Draco kendi kanında yüzerken, Harry hiçbir şey yapmaz. Harry, Sectumsempra büyüsünü kullanırken gayet bilinçlidir. Belki düşmanını öldürmek için bunu kullanmaz, ama karşısındakini ağır bir şekilde yaralamak istediği kesin. Harry pek de masum değil...