- Fashion Film Fest moda ile sinemayı birleştiriyor. Bu fikir nasıl ortaya çıktı?
Tuna Yılmaz: Moda filmleri benim uzun yıllardır izlediğim ve bizzat da içinde olduğum bir kavram. Yıllar önce bununla ilgili bir etkinlik yapmayı Paris’te Diane Pernet akıl etti ve “A Shaded View of Fashion Film” adıyla senede bir gün gösterimler düzenlemeye başladı. 2012 senesinde ben de böyle bir etkinlik fikrini ortaya attım ve moda haftası paralelinde iki kez gösterim ve parti içeren tek günlük projelerdi bunlar. Bunu festival boyutuna taşımak aynı sene Berlin’de düzenlenen festivalle beraber oluşan bir fikir oldu. O dönem pek çok etkinlik iptal olup destekler asgariye indirgendiğinden, nasip 2015 senesine oldu ve festivalimizin ilk edisyonunu gecikmeyle de olsa seyircimize sunduk.
- Festival bu yıl itibariyle 3. yaşını kutluyor. Bu 3 yıl festivalin gelişimi açısından nasıl geçti?
Tuna Yılmaz: Seyirci ve başvuran film sayısı, içeriğin kalitesi ve elbette gördüğümüz destek açılarından bakıldığında giderek yükselen bir grafik çizdiğimizi söyleyebilirim. bunda elbette geçen sene tüm zorluklara rağmen festivali gerçekleştirme konusundaki kararlılığımızın da rolü büyük. Zira istikrar bu tür projelerde büyük önem arz ediyor. Biz de sürekli kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Mesela ilk sene sadece 2 dalda verdiğimiz ödülleri geçen sene dörde çıkarmıştık. Bu seneyse tam 6 dalda ödül veriyoruz. Yurtdışından getirdiğimiz misafirlerimizin sayısını artırdık. Umarım seyircilerimiz de bizim gibi düşünüyordur.