Türk sinemasının "sultan"ı Türkan Şoray’ın beyazperde anılarını kaleme aldığı Sinemam ve Ben kitabı, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayınlandı. Şoray, gençliğinin ilk yıllarından günümüze kadar uzanan beyazperde anılarını ve hayatına dair bilinmeyenleri birinci ağızdan okurlarla paylaşıyor.
Şoray kitapta, Fatih’teki cumbalı ahşap evlerin bulunduğu mahallede, orta halli bir ailenin kızıyken sinema ile tanışmasını, setlerde yaşadıklarını ve mesleğine dair düşüncelerini içtenlikle anlatıyor. Sanatçı, ilk set günündeki hislerini şu sözlerle dile getiriyor: “Yaptığım işin ne kadar önemli olduğunun farkında değilim; hiçbir sorumluluk hissetmiyorum. Başarılı veya başarısız olmak gibi hiçbir endişem, korkum, hırsım, hedefim yok. Bu yüzden kameranın önünde hiç heyecanlanmadan, rahat, içgüdüsel yeteneğimle, rolümü canlandırıyorum. Rol yapmıyorum, o gün kamera önünde benden yapmamı istedikleri, benim için sanki gündelik yaşamda yaşadıklarım gibi geliyor.”
Selvi Boylum Al Yazmalım, Kara Gözlüm, Dila Hanım gibi pek çok unutulmaz filmin başrol oyunculuğunu üstlenen Türkan Şoray’ın 50 yılı aşkın sanat yaşamını anlattığı Sinemam ve Ben, okurları aynı zamanda Türk Sineması’nın kamera arkasına davet ediyor. Kadir İnanır, Cüneyt Arkın, Ediz Hun gibi Yeşilçam’ın en sevilen yüzleriyle bugüne kadar 200’ü aşkın filmde rol alan Şoray, mesleğine duyduğu saygı ve disiplini “Ekiptekilerin beni beklemesini asla istemem. Kimsenin de böyle bir hakkı yoktur; aynı seti paylaştığımız meslektaşlarımıza karşı yapılmış bir saygısızlıktır. Çekim günü biraz gecikmişsem yolda sete gidene kadar mide krampları geçiririm. Sete beklenilen saatten 5-10 dakika geç kalmışsam, bunun için ekipten defalarca özür dilerim. Çevirdiğim onca filmde belki bir ya da iki defa geç kalmışımdır.” sözleriyle ifade ediyor.
Sinemam ve Ben, Türkan Şoray’ın hayatına dair bilinmeyenlerin yanı sıra, anlattığı dönemlere ait eşsiz fotoğraflarla tüm Yeşilçam sevenlere nostalji yaşatacak.