8. kez yapılan ve temasını değişmeyen gündemimize de gönderme yaparak Avrupa Avrupa! olarak belirleyen Uluslararası İstanbul Sinema-Tarih Buluşması dün geceki açılış gecesiyle kapılarını açtı. Lütfi Kırdar'da gerçekleştirilen açılış gecesi, sinemacıların ve akademisyenlerin öncülüğünü yaptığı geniş bir kitleyi bir araya getirdi.
Reklamlarında sinema koltuğunu sokağa taşıyarak bizi yaşadığımız günleri dikkatli bir şekilde izlemeye ve yorumlamaya davet eden Sinema-Tarih Buluşması, özellikle Avrupa'nın bir parçası olduğu tarihten öykülerle de geçmişe dair hafızamızı tazeliyor.
Gecenin ilk gösterisi Burhan Öçal'ın davulun başına geçerek orkestrasına eşlik ettiği dans katkılı bir meditasyonla başlayıp İlhan Erşahin'in 2/5bz'nin yeşilçamlı işitsel performanslarını andıran katkısı ile devam etti. Yaklaşık yarım saat süren doğaçlama gecenin özellik son anları Cinematic Orchestra lezzetindeydi.
Sinema-Tarih Buluşması bu sene de sinema ve tarih alanından önemli isimlere ödüller verdi. Tarih alanındaki onur ödülü Muazzez İlmiye Çığ'ın oldu. Işık Saçan Apollon ödülü ise sahnedeki heyecanı ile büyük alkış alan dev oyuncu Türkan Şoray'a verildi. Ustalara Saygı bölümünün ustası Andrzej Wajda'nın çekim arasında aldığı ödül üzerine yaptığı video konuşması da ilgi çekiciydi.
Gecenin filmi 1994 Ruanda olaylarını ele alan Köpekleri Vurmak ile de festival resmen başlamış oldu. Onlarca film arasından dikkatimizi çeken bazı filmler; Tibet Budist kültürüne farklı bir bakış olan Lhasa'yı Düşlemek, ifade özgürlüğüne dair kısa filmlerden oluşan Tüm Ruhlar, bir boncuğun Çin'deki fabrikadan Amerika'daki satışına uzanan
tüketim çılgınlığını tüm boyutları ile ortaya koyan Mardi Gras: Çin Malı ile bütün Wajda ve Godard filmleri olarak özetlenebilir.
Avrupa üzerinden dünyanın geçmişine sinemanın gözüyle bakacağımız festival 16 Aralık'a kadar devam edecek. Ayrıntıları
Serdar Kökçeoğlu