Odun kömürü yapma ateşin harlanması, içten içe yanması ve sonrasında sönmesi. Kızın da bunu sürekli kocasına sorması filmin akışına etki eden yan hikâye olsa gerek. Bu konuda ne söylersiniz?
Halil Özer: Benim için senaryodan önce kömür yapma hikâyesi vardı. Yakılmaya uygun bir ağacın kesilip, köklerinden sökülmesi ve eve getirilmesi. Budanıp, dallarından ayrılması, üst üste yığılması. Kuru yapraklarla, toprakla üzerinin örtülmesi. İçine ateş atılıp, içten içe yanması ve kömür haline gelmesi. Nihayetinde de o kömürlerin bir araca konulup İstanbul’a, şehre yollanması. Şehirde de o kömürleri yeni bir hayatın bekliyor olması… Aslında size yan hikâye olarak gelen, benim senaryomun gövdesi.