Dramatik yönü ağır olan böylesi bir filmin set aşamasında yaşadığınız çarpıcı, zihinlere kazınan bir an oldu mu?
Caner Alper: Küçük küçük çok anı var ama en büyük anımız sanırım gerçek kahramanın bize çok uzak bir ülkeden attığı email idi. ‘Ben yaşadıklarımı Caner’e anlattım, o yıllarca içinde demledi ve kaleme aldı, değiştirdi, dönüştürdü, sonra sizler okudunuz, size geçti, şimdi çekip perdeye yansıtacaksınız, yakında seyircinin olacak. Özgürsünüz, korkmayın, sizi seviyorum’ gibi cümlelerle bizi duygulandıran bir metindi.