Türkiye sineması, Nuri Bilge Ceylan’ın Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülünü kazanan Kış Uykusu filminin de gösterime girdiği bu yıl, 100. Yıldönümünü kutluyor. European Audiovisual Observatory, Türkiye sinema endüstrisi hakkında, bu endüstrinin dinamik ve olaylarla dolu geçmişine bakan tamamen yeni bir rapor yayımlamış bulunuyor. 20. Yüzyılın sonlarına doğru derin bir krize sürüklendikten sonra, Türkiye sinema pazarı, satılan sinema biletleri sayısında kayda değer bir artış kaydederek büyük ilerleme gösterdi. Türkiye sinema pazarı, satılan bilet sayısının son on yıldır aynı düzeyde sürüklendiği ve hatta düşüş eğilimi gösterdiği diğer – çoğu olgun – Avrupa pazarları arasında ön plana çıkıyor.
Türkiye, 2013 yılında satılan toplam 50,4 milyon sinema biletiyle, sadece AB’nin “5 büyük” pazarından ve Rusya Federasyonu’ndan sonra, satılan sinema bileti sayısı açısından Avrupa’nın 7. en büyük sinema pazarı olarak yerini daha da güçlendirmiş bulunmaktadır. Fakat öte yandan Türkiye’de kişi başına sinemaya gitme oranı hâlâ tüm Avrupa’nın en düşükleri arasındadır. 2013 yılında bile, kişi başına satılan sinema bileti sayısı 0,7’yi geçmemiştir. Bu veri, AB’de kişi başına satılan ortalama 1,8 sinema bileti sayısına kıyasla çok düşüktür. 76 milyon nüfusuyla ve büyüyen ekonomisiyle, Türkiye’de sinema pazarının olgunluk düzeyine ulaşacağı 2018 yılına kadar yılda %6 ilâ %7 oranında büyümeye devam etmesi beklenmektedir.Türk film endüstrisinin kendi iç pazarı üzerine odaklanmasının bir sonucu olarak, 2009 ile 2013 yılları arasında üretilen Türk filmlerinin %90’ı tamamen ve sadece Türkiye içinden finanse edildi. Türk çoğunluk ortak yapımları, toplam üretim hacminin %8’ini temsil ediyordu ve bir yılda üretilen Türk azınlık ortak yapımlarının sayısı genellikle bir veya ikiyi geçmiyordu. Uluslararası ortak yapımların sayısının nispeten düşük olması, azınlık pozisyonunda olan Türk yapımcıların devlet desteğine erişememeleriyle de açıklanabilir.
Observatory’nin çıkarttığı rapor, İngilizce yayımlanmış en kapsamlı pazar analizidir. Türk film politikası, sinemasal üretim, dağıtım ve gösterim konularında gelişmeler ve güncel eğilimler hakkında sağlam bir genel bakış sunmakta ve Türk filmlerinin yurtdışına ihracını da analiz etmektedir. Kısa bir tarihsel genel bakışa ek olarak, rapor, 2004 ile 2013 yılları arasındaki temel gelişmeler üzerinde odaklanmakta, Türk film endüstrisinin diğer Avrupa pazarları içindeki yerini tartışmakta, anlamlı konularda karşılaştırmalar yapmakta ve Türk film pazarının nasıl işlediğinin daha iyi anlaşılması açısından önemli olan yapısal farkları değerlendirmektedir.
Observatory´nin hazırladığı raporun tamamı için tıklayın!