Hesabım
    Yasak!

    Sinemaya sansür darbeleri

    Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliği, 18 Şubat 2005'te yürürlüğe girmişti. Yönetmeliğin yoruma fazlaca açık bulunmasının ciddiye alınmaması sonuçlarını göstermeye başladı ve uzun zaman sonra beyazperde sansür darbeleriyle yeniden sarsılıyor.

    Altın makasların işbaşına geçmesiyle Türk sinema seyircisi, İskandinav sinemasının yıldızı yükselen yönetmenlerinden Lukas Moodysson'un filmi Yüreğimde Bir Delik'i maalesef sinema salonlarında izleyemeyecek.

    Geçtiğimiz yıl Avrupa Film Ödülleri'nde En İyi Avrupa Filmi adayı olarak yarışan yapım, 9 kişilik bir kurulun kararıyla sakıncalı bulundu. Filmin dağıtımcısı Bir Film yetkilileri basın bildirisiyle üzüntülerini dile getirip konunun kamuoyunda tartışılması gerektiğini söylediler.

    Yürürlüğe giren yasa, ''Kamu düzeni, genel ahlak, küçüklerin ve gençlerin ruh ve beden sağlığının korunması, insan onuruna uygunluk ve Anayasada öngörülen diğer ilkeler'' gibi bir açıklamayla filmlere sansür ve yasak hakkı tanıyor. Ancak özellikle diğer ilkeler ibaresinin 9 kişilik bir kurulun ilkeleriyle sınırlandırılması, açıklayıcı ve tartışmaya yer bırakmayacak net ilkeler belirtilmemesi oldukça düşündürücü.

    Sinemada yasaklamaların yeniden başlıyor olması, ruh ve beden sağlığı bozulabilecek gençlerin, ülkemizde istedikleri her filmi, sansürsüz ve yasaksız, sokak aralarındaki tezgahlarda ''Korsan'' olarak rahatça buldukları akla geldiğinde daha da düşündürücü oluyor.

    Beyazperdede yasaklamaların uygulanması yerine, yaş sınırlamalarının dikkate alınması ve filmlerin toptan reddedilmeyip hak ettikleri değer yargılarıyla incelenmeleri ve seyirciyle buluşmaları dileğiyle.

    Sanem Türk

    facebook Tweet
    Öneriler
    Back to Top