Uygar Şirin izledi mi, nasıl buldu?
Tunç Şahin: Bir bölümünü izlettim, çok beğeniyor. Biz Mert Atalay ile senaryolaştırdık, ilk iki ay Uygar’a hiçbir şey okutmadık. Sonra draft’ı gönderdik.
Kitaptan neleri aldınız, neleri çıkardınız, bu seçimler de çok zor olsa gerek.
Tunç Şahin: Tabii. Kitap bilinçakışı ile yazılmış. Ve yüzlerce, binlerce şarkı var. Her duygusunu takip ediyorsun karakterin, bizim bunu yansıtma şansımız yok. Denedik, iç sesle beraber aynı şeyi vermeyeceğine karar verdik. Dönemleri belirledik, kitabı oturup bir kere daha okuduk, kararları verdik ve kitabı kaldırdık ortadan. Bu hikaye buralara uğramak zorunda, araları biz dolduracağız dedik. Yan karakterleri değiştirdik epey, olmayan karakterler de ekledik. Ulaşmaya çalıştığımız şey uğradığı noktalardı, bir İrem’le ilgili hikaye var, bir de Ulaş’ın babasıyla olan hikayesi var. Ulaş’ın ailesinin hikayesiyle İrem&Ulaş arasındaki hikaye çok benziyor. Babanın yaptığı hatalar ve Ulaş’ın yaptığı hatalar vs. Uygar, çok da değiştirmemişsiniz dedi. Bir iki büyük mevzuyla ilgili notları vardı, onun dışında daha teknik şeyler konuştuk. Her draft’i okudu, filmde ufacık bir rolü var bu arada, 2000 yılında İrem’in karşısına çıkan biri. Kitabın çok uzağına düşmediğimizi düşünüyorum...