16. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali tüm hızıyla devam ediyor. Beyazperde.com da festivali yerinde takip ediyor. Ankaralıların yoğun ilgi gösterdiği festivalde dün öne çıkan yabancı filmler arasında Michaela Kezele imzalı Güzel Yurdum, Polonya yapımı Annelik Hüznü ve FIPRESCı ödüllü Beşinci Mevsim filmleri de yer aldı. İlk iki filmin gösterimine yönetmenleri de katılırken, Beşinci Mevsim filminin başrol oyuncusu Aurélia Poirier de film seansında yer alarak gösterim sonrası seyircilerin sorularını cevapladılar.
Henüz kendisi çılgın bir lise öğrencisiyken hamile kalıp anne olan Natalie’nin kendisini ve oğlu Antek’i büyütme sürecini farklı ve çarpıcı bir anlatımla dile getiren film, ülkesi Polonya’da seyircileri ikiye bölmüş bir yapım. Yönetmen Katarzyna Roslaniec söyleşi bölümünde filmdeki amacının Polonya’da genç yaşta doğum yapmayı modaymış gibi göstermek olmadığının altını çizerek, ayrıca ülkesinde böyle bir oranın yüksek olmadığını da belirtti. Ben Natalie’nin kafasındaki seçimi yansıtmak istediğini belirten yönetmen, filmin finalinin de gerçek bir gazete haberine dayandığını ekledi.
1998 yılında patlak veren Kosova Savaşı yıllarında Yugoslav topraklarında yaşayan Arnavut ve Sırpların çatışmasından bir kesit sunan Güzel Yurdum ise çarpıcı bir savaş dramı olarak Ankaralı seyircilerden yoğun ilgi gördü. Yaşananla bir nehrin sınır çizdiği iki farklı etnik grubun kasabası üzerinden eğilen film, özellikle bir annenin savaş karşısında yaşadıklarını ve annelik hissiyatının nefreti yenebileceğini gösteren bir yapım.
Özellikle Belçika kırsalında geçen Beşinci Mevsim (La Cinquième Saison) filmine ilgi oldukça yoğundu. Valladolid Film Festivali’nden FIPRESCI, Jüri Özel Ödülü ve Gençlik Jürisi ödüllerine layık görülen film, sembolik anlatım dili ve mitsel hikayesi ile öne çıkan bir yapım. Kimsenin bilmediği yerel küçük bir köyü merkezine alsa da, konusu evrensel olarak her hangi bir ırka, coğrafyaya uyarlanabilecek olan yapım, ülkemizden de Reeha Erdem’in Kosmos filmini andıran yönler taşıyor.
Festivalde bugünse Anneler Günü'ne özel seçkiler ve pazar günü pogramı izlenebilecek.
Annelik nasıl bir duygudur? Sonradan mı öğrenilir? Anne kendini çocuğuna adarken kendi varlığı nerede durur? Annelik rollerine farklı yorum getiren Roslaniec'in filmi “Annelik Hüznü/Bejbi Blues”, alternatif bir Anneler Günü hediyesi olarak ikinci seansıyla festivalde izleyicileri bekliyor. (12.00, Kızılırmak Sineması 2. Salon)
“Montrö Kraliçesi/Queen of Montreuil” İzlandalı bir yönetmenin imzasını taşıyor. Filmin kahramanları; kocasının yasını tutan bir kadın, ondan konukseverlik bekleyen İzlandalılar ve bir fok! Festivalin komedilerinden! (14.15 Kızılırmak Sineması 1. Salon)
Bir rahibin önyargıyla imtihanı denebilecek “In The Name of (W imie...)” (18.45) ve Antinia San Juan’ın “Yaz/The Summer Side” adlı filmleri de kaçırılmaması gerekenlerden. Pedro Almodóvar’ın oyuncusu, kült film Annem Hakkında Her Şey (Todo sobre mi madre)’in unutulmaz Agrado’su Antonia San Juan’ın yönettiği bu yepyeni filmi ilk kez festivalde
seyredeceksiniz. (21.00, Kızılırmak Sineması 2. Salon)
Gece ise açık hava sineması var! Yeşim Ustaoğlu’nun “Araf”ı Mülkiyeliler Birliği bahçesinde sizi bekliyor.
İyi seyirler!