Ünlü Fransız yazar Jean-Christophe Grange'in Kurtlar İmparatorluğu adlı romanının Chris Nahon tarafından beyazperdeye aktarıldığını bilmeyen kalmadı. Bir kısmı Türkiye'de geçen hikayenin çekimleri gerçeğe uygun olarak yapılıyor. Başrol oyuncusu Jean Reno'nun da içinde bulunduğu ekip Kapadokya'da çekimlere devam ediyor.
Nevşehir Uçhisar'da yapılan çekimler tamamen basına kapalı gerçekleştiriliyor. Çok az da olsa gazetecilerle görüşen Jean Reno ise Kapadokya'dan inanılmaz etkilendiğini ve seneye muhakkak tatil için yeniden geleceğini söyledi. Kurtlar İmparatorluğu'nun yazımı sırasında Grange de ülkemize gelmiş ve altı aydan uzun bir süre başta İstanbul olmak üzere bir çok ilde araştırmalar yapmıştı.
Grange'in romanlarından yapılan ilk sinema uyarlaması Kızıl Nehirler olmuştu. Yönetmenliğini Mathieu Kassovitz'in yaptığı filmin senaryosunu Grange kendi yazmış ve başrolde yine Reno oynamıştı. Kızıl Nehirler'in devam filmi Kıyamet Melekleri'nde yönetmenlik Olivier Dahan'a geçmiş ve Grange'in programı çok sıkışık olduğu için senaryoyu Luc Besson yapmıştı, tabi ki başrolde yine Reno vardı.
İki filmde de komiser rolünde izlediğimiz oyuncu, Kurtlar İmparatorluğu'nda da komiser Jean-Louis Schiffer'ı canlandıracak. Paris'ten Türkiye'ye uzun bir kovalamacanın yaşandığı Kurtlar imparatorluğu, Grange'in ülkemizde en çok satan romanı olmuştu.
Edebiyattan sinemaya ulaşan yeni Michael Chricton ya da John Grisham kabul edilen Grange'in hemen hemen her romanını beyazperdeye taşıyabilmek için tüm büyük stüdyolar birbiriyle yarışıyor. Grisham ve Chrichton'dan daha sanatsal bulunan genç yazarın en önemli özelliklerinden biri, bir romanı film yapılırken baştan sona her şeyle ilgilenmesi. Yani kitabın haklarını satıp bir köşeye çekilmiyor. Bu arada, daha ilk filmden itibaren, özellikle Jean Reno'yu isteyenin de Grange olduğu sık sık söyleniyor.
Grange gibi başarılı bir yazarın yeni filminin, özellikle de Jean Reno gibi bir star başrolde oynarken, Türkiye'de çekiliyor olması ülkemiz için büyük bir şans. Çünkü bu kitabı okuyup anlatılan coğrafyayı hayalinde canlandıranlar, filmde kurgu bir seti değil, anlatılanların orijanalini görecekler. Umarız tüm sinemacılar yönetmen Nahon kadar hassas olmaya başlarlar.
Sanem Türk