Bugün 5. gününe giren festival "fantastik" bir filmle açılıyor. Yönetmenliğini Panos Cosmatos'un yaptığı ve Stanley Kubrick, David Cronenberg, David Lynch tarzı bilimkurgu distopyalarının peşinden giden Kara Gökkuşağının Ötesi (Beyond The Black Rainbow), tür sinemasına farklı bir bakış atıyor. Festivalin Arka Bahçe bölümünde kendine yer bulan The Interrupters / Müdahaleciler, bir toplumsal bilinçlenme organizasyonu olan CeaseFire hareketi etrafında yaşanan olaylara odaklanıyor ve Chicago gettolarının nabzını tutuyor. Yönetmeni William Eubank'a Atina Film Festivali'nde En İyi Yönetmen Ödülü'nü getiren Love / Sevgi ise, Uluslararası Uzay İstasyonu'nun yalnız kalan bir adamın hayatından bir kesiti perdeye taşıyor.
Festivalde bugün, ödüllü yarışma bölümü olan Keş!f programından 3 film izleyici ile buluşacak. Masum Cumartesi (V Subbotu), dünyanın en büyük nükleer faciası Çernobil'i; Sur la planche / Kıyıda, çalıştıkları işten nefret eden 3 kadının hayat mücadelesini ve Meksika yapımı Machete Dili (El Lenguaje de los machetes) ise vurucu bir aşk hikâyesini anlatıyor.
Hit Filmler bölümünde günün öne çıkan yapımı ise ABD yapımı Arıza Aşk (Bellflower). Evan Glodell'in yönetmenliğini yaptığı ve geçtiğimiz yıl pek çok festival gezen film, Mad Maxvari bir dünyada aşkla başlayıp karabasana dönüşen distopik bir fantezi olarak dikkat çekiyor. Festivalde günün son filmleri gerçek hayat deneylerini sinema deneylerine dönüştüren yapımlara ev sahipliği yapan e-şıkkı'na ayrılmış. Bu bölümde ergenlik sıkıntılarına sıra dışı bir bakış atan film 17 Kız (17 filles) ve eşi benzeri olmayan bir aşk hikâyesini anlatan Eskiden Buralar Hep Yerçekimiydi (Gravity Was Everywhere Back Then) filmleri seyirciyle buluşacak. Özellikle Eskiden Buralar Hep Yerçekimiydi kaçırılmaması gereken bir seyirlik olarak öne çıkıyor...