Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin Türk filmleri için önemi tartışılmaz. Festival, yerel filmlerin en taze halleri ile izleyici ile buluşturulduğu ve de yerel oscar'ların dağıtıldığı bir ortam oldu tam 41 yıldır. Ama nedense her sene festival ile ilgili bir tatminsizlik sesleri film endüstrisinin içinden yükseliverir, ya organizasyon yeterli değildir, ya da festivalden beklenilenler. Bu sene gerçekleştirilecek festivalin dün yapılan basın toplantısında, Antalya Kültür Sanat Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Menderes Türel yaptığı konuşmasında tüm bu yargılara oldukça yapıcı cevapları sundu.
Menderes Türel, festivalin artık yeni bir bakış açısını sahiplendiğini ve bunun uluslararası seviyede aktif ve başta yerel film endüstrisi olmak üzere, Antalya turizmine ve milli kültürün tanıtılmasına katkıda bulunmayı içerdiğini belirtti. Bu seneki festivalde yeni hedefin izlerini açıkça görmek mümkün olacak. Türel genç Türk sinemacalarının başarılarından alınan desteğin festivale olumlu yansıyacağını ve karşılıklı bir desteğe dönüşeceğinin altını çizdi. İkinci en büyük desteğin ise artık dünya türizminde önemli bir yer edinmiş yerel turizmin olduğunu söyleyerek, festivalin Antalya turizmini de en az sinema kadar önemli bir platformda değerlendirdiğini söyledi. Kültür ve sanat politikasını evrensel bir vizyona oturttuklarını belirten Türel, birçok önemli Türk düşünürü olmak üzere, kültürümüzü oluşturan önemli ögelerin, dünyaya sinemamız aracılığı ile tanıtılmasının festivalin gelecek misyonu olduğunu belirtti.
Festival için bu yıl "Uluslararası Platforma Geçiş Yılı" ve bunun yansımalarını hissettirebilmek adına festivale bir dizi yenilik getirilmiş: tüm filmler ingilizce altyazılı hazırlanıyor, sinema salonları uluslararası standardlara göre yenilendi ve festival süresi sekiz güne çıkarıldı. Yeni bir anlayışın başarılı bir şekilde yürütülmesi için de Türk sinemasının önemli isimlerinden oluşan bir Festival Düzenleme Komitesi ve Festival Danışma Kurulu oluşturuldu. Düzenleme Komitesi'ni Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Dr. Abdurrahman Çelik yönetiyor. Düzenleme Kurulu'nda yer alan isimler ise şöyle: Engin Yiğitgil, Atıf Yılmaz, Atilla Dorsay, Demet Akbağ, Yılmaz Erdoğan, Tunca Yönder, Tevfik Başer, Mehmet Açar, Kadri Yurdatap, Mustafa Altıoklar, Giray Ercenk ve Göksel Kumsal.
Festivalin bir de ilginç bir rekor formülü var bu sene: 8-55-250-1000-440. 8 gün boyunca, kentin 55 noktasında, 250 film, 1000 saat'lik gösterim ve 440 etkinlik. Bu sene Hale Soygazi ve Şener Şen'in onur ödüllerini alacağı 'Açılış Galası' 3 Ekim Pazar günü, Altın Portakal ödüllerinin dağıtıldığı festivalin en heyecanlı gecesi 'Kapanış ve Ödül Töreni' ise 10 Ekim Pazar günü. Geceler Antalya'nın en güzel mekanlarından birisi olan Karaalioğlu Parkı'nda gerçekleştirilecek.
Yeniden yapılanma doğrultusunda bu sene Ulusal Uzun Metraj jüri yapısında önemli bir değişiklik yapıldı. "Büyük Jüri" tanımı altında sinemanın değişik branşlarında çalışan kişilerden oluşan bir meslek jürisi oluşturuldu. Altın Portakal sahipleri büyük jürinin tüm kategorilerde yapacağı puanlama yöntemi ile belirlenecek. Yarışmaya katılım için son başvuru tarihi 15 Eylül. Yarışmaya 6 Ekim 2003 tarihinden sonra tamamlanmış, 35 mm., ulusal ve uluslararası herhangi bir yarışmaya katılmamış filmler katılabilecek. Bu seneki toplam ödül para tutarı ise daha da bir iddialı: tam tamına 355 milyar TL. En iyi filmin payı 150 milyar TL olarak belirlendi.
Festivalin progamına gelince... Festivalin açılış filmi Şili, İspanya ve İngiltere ortak yapımı "Machuca". Avrupa'dan En Özel Seçki bölümü Avrupa Sinema Derneği'nin katkıları ile hazırlanıyor. Bölümün alt başlıkları: "Marcello ve Sophia", "Unutulmazlar", "Avrupa'nın Yenileri" ve "Sinema Turkusu Çocuklukta Başlar". Türkiye Prömiyerleri ve Özel Gösterimler" dört önemli uluslararası filmi izleyiciye sunacak. Festivalin Uzakdoğu'lu bir bölümü de var bu sene: Uzakdoğu Sinema Programı. Chen Kaige ve Mira Nair gibi önemli isimlerin filmleri bu bölümde yer alıyor. 9 kısa metraj filmin gösterildiği Nürnberg Sinema Günleri Antalya ile kardeş şehir olan Nürnberg ile ortak bir çalışma. Bu bölümün gösterimlerinden sonra yönetmenler ile küçük söyleşiler gerçekleşecek.
Bu sene festivalin kırmızı halı geçişlerine sahne olacağını önceden müjdeleyelim. Gala Programları altında yarışma filmleri Antalya Kültür Merkezi Aspendos Salonu'ndan düzenlenecek. Festivalin Türk filmleri ağırlıklı bölümleri ise En İyi 10 Türk Filmi, Memduh Ün'ün 5 filminin yer aldığı Retrospektif, Belgeseller. Son 10 yılın en yüksek gişe başarılı filmlerinin şehrin 41 ayrı noktasında kurulacak açık hava sinemalarında gösterimi ile Açık Hava Sinemaları bölümü, festivale ayrı bir renk katacak gibi. Bir başka önemli haberi de atlamamak gerekiyor: Altın Portakal Uluslararası Kısa Film ve Video Yarışması bu yıldan itibaren festival tarihlerinde düzenlenecek. Yarışmaya bu yıl 19 ülkeden 65 film başvurmuş.
Tüm bu bilgiler ışığında görülen festival gerçekten bir kılavuza ihtiyaç duymuyor. Kendisini bir geçiş yılında kabul eden festival yönetiminin, iddialı bir misyonun geçiş döneminde zorlanacağı ama altından kalkarsa da önemli bir uluslararası festivalin kapılarını açmakta başarılı olacağı festival serüveni 3 Ekim'de başlıyor.
Bige Akdeniz