Hesabım
    Oscarlık Belgeseller

    Şaheser çok, Moore'a rakip yok

    77. Oscar Ödülleri'ne aday adayı olan belgeseller açıklandı. Michael Moore'un Fahrenheit 9/11'nin 2004'ü nasıl belgeseller yılına çevirdiği bir kez daha ortaya çıktı.

    Michael Moore'un 2002'de Benim Cici Silahım ile başlayan ve Oscara uzanan başarısı o günden beri belgeselleri eskisinden daha popüler yaptı. Özellikle bu sene, 11 Eylül sonrası ve öncesinde Bush ve hükümetinin yaptıklarını, Bush ailesinin Suudilerle olan ilişkilerini masaya yatırdığı belgeseli Fahrenheit 9/11'le Cannes Film Festivali'nden Altın Palmiye ile ayrılması, 2004'ün Hollywood'un belgesel yılına dönüşmesine neden oldu. Her ne kadar diğer belgeseller Moore'un gölgesinde kaldıysa da çok verimli bir yıl olduğu ortada.

    İşte Oscar aday adayı uzun metrajlı belgeseller:

    Morgan Spurlock, Super Size Me ile Amerikan toplumunun beslenme alışkanlıklarını ve fast foodun zararlarını inceledi. Bir ay boyunca günde üç kere McDonald's'dan yemek yiyen ve kendi üstünde yaptığı deneyin tıbbi sonuçlarını ortaya koyan Spurlock, Moore'dan sonra yılın popüler adamıydı. Yediği yemekler yüzünden bir ayda 12 kilo alan Spurlock'un kalp atışları düzensizleşti ve kolestrolü zirveye çıktı.

    Moore'dan sonra Irak Savaşı'na değinen bir diğer belgeselci Jehane Noujaim oldu. Medyanın dünyayı nasıl etkileyebildiği ve bir haberin nasıl farklı şekillere girebildiğini araştıran yönetmen, Contol Room ile ünlü Arap televizyonu El Cezire'nin savaş noyunca yaptığı yayınları inceledi ve Amerikan televizyonlarıyla karşılaştırdı.

    2004 müzik konulu belgesellerin de yılı oldu. Bob Smeaton, Festival Express ile, 1970 yılında ünlü rock yıldızlarını Kanada'nın bir ucundan diğerine taşıyan ve beş gün boyunca süren konserlerin merkezi olan trenin yolculuğunu anlattı. The Grateful Dead, Janis Joplin, Buddy Guy, The Band gibi 70'lerin ünlü rock grupuları ve yıldızları bu yolculuğun ana temasıydı. Joe Berlinger ve Bruce Sinofsky, bir yıl boyunca her dakika yanlarında olup 1200 saatlik çekim yaptıkları ünlü grup Metallica'yı, Metallica: Some Kind of Monster ile beyazperdeye taşıdı.

    Bunların dışında; Stacy Peralta sörf tarihini ve sörfçülerin hayatını Riding Giants ile anlatırken George Hickenlooper, Mayor of the Sunset Strip, John Dullaghan da, Bukowski: Born Into This ile Oscara giden yolda ilerlemeye başladılar. Adayların içinde yer alan son belgesel ise Louis Schwartzberg'in America's Heart and Soul'u. Eline aldığı bir kamera ile ülkeyi boydan boya gezen Schwartzberg sıradan insanlarla Amerika ve Amerikalı olmak üzerine konuştu. Bol bol manzara içeren belgeselin amacı toplumsal ruhu yeniden oluşturabilmek.

    Belgeseller arasından seçilecek esas Oscar adayları 25 ocakta açıklanacak. Eğer akademi farklı düşünmezse Oscara en yakın aday hala Michael Moore. Bu arada, hatırlatmak istedik, Fahrenheit 9/11, 10 Eylül'de sinemalarda.

    Sanem Türk

    facebook Tweet
    Öneriler
    Back to Top