Leni Riefenstahl, sinema tarihinin en tartışmalı isimleri arasında yer alıyordu. Nazi rejimine yakınlığı ve yarattığı "faşist estetik" nedeniyle, daima kuşkuyla yaklaşılan, sinemadaki yeri tam olarak saptanamayan sinemacılardan biri oldu. Fakat kesinlikle tartışmasız bir yönü de vardı; sinemasal becerisi ve etkileyici bir estetik yaratma konusundaki inancı. Hitler tarafından keşfedilen ve Nazi Partisi üyesi olup olmadığı kesin olarak bilinemeyen Riefenstahl, kendi evinde, uykusunda hayata gözlerini yumdu.
Sinemaya oyuncu olarak adım atan Leni Riefenstahl (Berta Helene Amalie Riefenstahl), The Blue Light çalışmasını izleyen Hitler tarafından belgesel çekmek üzere davet edildi. 6. Nazi Parti Kongresi'nden yola çıkarak hazırladığı İradenin Zaferi belgeseli ve 1936 Berlin Olimpiyatları üzerine çektiği propaganda filmi Olympia dikkatleri üzerine çektiği yapımlar oldu.
İlerleyen yıllarda sualtı fotoğrafçılığına ilgi duyan sinemacı, bu alanda da son derece önemli çalışmalar ortaya koydu. Riefenstahl'ın çalışmaları "sinema ve politika" ilişkisi açısından en fazla tartışılan ve kategorize edilmekte zorlanan çalışmalar arasında yer alıyor.