Ünlü yönetmen Derviş Zaim'in Kıbrıs'ta yaşananları yine orada yaşayanların gözünden anlattığı ve 11 Mart'ta gösterime girecek olan Gölgeler ve Suretler filminin sınır galası Kıbrıs Rum kesimi ile Türk tarafını birbirinden ayıran BM denetimindeki tarafsız bölgede yapıldı.
Sınır galasına katılmak için Kıbrıs'a davet edilenlerden biri de Beyazperde.com yazarı Murat Tolga Şen'di. Murat Tolga'nın Derviş Zaim'le yaptığı çarpıcı röportajı ilerleyen günlerde sitemizde okuyabileceksiniz.
5 Mart Cumartesi günü gerçekleşen galaya filmin oyuncuları, basın mensupları ve Kıbrıslı Rum ve Türkler katıldı. Birlikte izlenen filmin meseleye getirdiği çarpıcı ve belgesel gerçekliğindeki yaklaşım yüzünden salon hıçkırıklara boğuldu. Filmin ardından yapılan söyleşide Derviş Zaim mütevazı bir şekilde izleyenlerin sorularını cevapladı. Özellikle bu kısma Rum izleyicilerin ilgisi yoğundu. Bir izleyici filmde yaşananların bizzat şahidi olduğunu, kendi okul otobüsüne binen Türklerin fanatik Rumlar tarafından otobüsten indirildiğini, bu yüzden pek çok Rum'un kendi arasında kavga ettiğinden bahsederken, bir diğer Rum izleyici de doktor olan babasının pek çok kez gizlice Türk tarafına geçerek yaralıları ve hastaları tedavi etini anlattı. Tüm bu insanlar fanatizm ve ırkçılığın birbirinden ayırdığı bir adanın halkı olarak Derviş Zaim'in filminde kucaklaştılar.
Derviş Zaim filmiyle ilgili eleştirileri yanıtlarken meseleye ne kadar tarafsız kalmaya çalışsa da aslında bunun mümkün olmadığını zaten buna inanmadığını ve bunun bir tuzak olduğunu belirtti. Filmini yaparken hem oyuncu hem de teknik ekip olarak iki toplumun insanlarıyla da çalıştığını belirten yönetmen ekibin filmi tam anlamıyla onayladığını ve sonuçtan çok mutlu olduğunu da sözlerine ekledi.
Filmin önemli oyuncularından Kıbrıslı Rum Popi Avraam ise kendisine yöneltilen "Bu filmde oynadığınız için başınıza kötü bir şeyler gelebilir mi" sorusunu "Ben geçmişte de birleşmeye destek verdiğim için pek çok işi kaybettim ama susmamamız gerek. Doğru olanı yaptığımı biliyorum, gerisi umurumda değil" diyerek cevaplandırdı.
Galadan sonra farklı iki yöne ayrılan ama aynı kalbi taşıyan insanların birlikte yaşama isteği umarız daha da güçlenir. Türk tarafının sınır kapısından çıkışı sırasında, film ekibinin orada olduğunu öğrenen ve Kıbrıs'ta yasak olan organ bağışı için bir eylem düzenleyen gruba da hem filmin oyuncuları hem de basın destek verdi. Derviş Zaim, Osman Aklaş ve Buğra Gülsoy organ bağışı yasası için destek bekleyen acılı yüreklere onların pankartlarını taşıyarak samimi bir destek verdiler, biz de buradan seslerini duyurmuş olalım.
Kıbrıslı bir avuç cesur yüreğin yaptığı bu müthiş film ne yazık ki sadece 25 kopya ile 11 Mart'ta seyirci karşısına çıkıyor. Yönetmen sinemasının en önemli temsilcilerinden birinin seyirciyi de umursayarak çektiği bu filme duyarsız kalmayın.