Esin Küçüktepepınar’ın yaptığı söyleşide ünlü oyuncu ve şarkıcı Gainsbourg, yönetmen Lars von Trier’i gayet ’çocuksu ve şakacı’ bulduğunu söyledi: 'Kadın düşmanı filan değil, sıkıntılarını ve bunalımlarını kendince eğlenerek aşmaya çalışıyor. Tanıştıktan sonra iç çamaşırını indirerek oyuncularını şoke etmeye çalışmasında çocuksu bir yan yok mu sizce? Tuzağa düşmemek gerek.' dedi.
Kadın düşmanı bakış açısı ile konuşulan film Deccal’in o kadar da masum olmaması üzerine de 'Bence filmdeki karı ve kocanın her ikisi de gerçek Lars’ın bir parçası. Hatta acılı anne karakteri öfkesi ve çıkışsızlığıyla Lars’a da daha yakın. Bunu ilk söylediğimde herkes şaşırmıştı ama bunu daha senaryoyu okurken hissettim. Bazen derdinizi başkaları üzerinden abartarak yansıtmak da iyi değil ama kolay bir boşalma yöntemi olabilir. Çocuğunun kaybıyla baş edemeyen kadının panik atakları tam da Lars’ın gerçek hayatta yaşadığı bunalımlara denk düşüyor. Belki kadın ile erkeğin masallardaki gibi ilelebet, bir arada olamayacağına dair bir umutsuzluk çığlığıdır.' şeklinde bir yorum yaptı.
Deccal’daki cinsellikten ziyade 'duygusal şiddet' onu yormuş. Ünlü oyuncu, 'Psikiyatrist kocanın duruma vakıf olamayışında ’kadının anlaşılmaz şeytaniliği’ gibi yorumlar da çıkarılabilir. Ama bunu Lars’ın kışkırtıcılığına bağlıyorum' dedi.