Bir Alışverişkoliğin İtirafları; 'Rebecca Bloomwood, New York'lu neşeli bir kızdır. En iyi yaptığı şeyse; alışveriştir' cümlesiyle başlayan bir özete sahip. Alışveriş ve tüketim bağımlılığı son yıllarda beyazperdenin daha fazla ilgisini çekmeye başladı. Çünkü tüketim tutkusunu yaşam biçimi olarak algılayanlara kentlerde daha fazla rastlanıyor.
Şüphesiz kentler ekonomik kriz sonrası iyice dibe vuran kalabalıkların artmasına rağmen, neredeyse her ay büyük bir alışveriş merkezinin daha kapılarını açıyor. En azından İstanbul’da durum böyle. Küçük bir grup onlarca torbayla buralardan ayrılırken, çoğunluk için bu alışveriş merkezleri daha çok zaman geçirmek için ideal.
Beyazperdenin alışveriş merkezli filmlerinden bazılarını hatırlayalım dedik. Alışveriş tutkusu veya alışveriş merkezinde geçiyor olmaları ortak noktaları. Eksikleri 'yorum' bölümüne eklemeyi unutmayın!
Chopping Mall (1986): Bir grup keyif düşkünü genç geceyi dev bir alışveriş merkezinde geçirmeye karar verirler. Fakat mekanın yardımcı robotları çıldırınca gençleri teker teker avlamaya başlar. Filmde alışveriş merkezi savaş alanına dönüşür. İşin ilginç yanı bu savaş insanlar ve robotlar arasındadır.
Alışveriş Manzaraları (1991): Bette Midler ve Woody Allen alışverişteler ve birbirlerine gizli bir ilişkileri olduğunu itiraf ediyorlar. Keyifli çift alışveriş yaparken yavaş yavaş ilşkilerini harcamaya başlıyor.
Ölülerin Şafağı (1978): Belki de Romero’nun en iyi filmi. Zombilerden kaçan bir grup insan bir alışveriş merkezine sığınıyor. Fakat zamanla burası hem insanların hem de ölülerin hırsla doluştuğu yer oluyor.
Fear X (2003): Az bilinen bu ilginç film, karısı çalıştığı mekanın park yerinde öldürülen bir alışveriş merkezi güvenlikçisinin gizemli hikayesini anlatıyor.
The Shopaholics (2006): Johnny To’nun uzakdoğu filmi, tüketim çılgınlığını romantik komedi türünde ele alıyor. Tüketim aşkının yerini gerçek bir aşk almaya başlıyor.
Mallrats (1995): Kevin Smith, büyük merkezlerin boşgezenlerini en iyi anlatan yönetmen. Buna hiç şüpheniz olmasın!
Fırtına (2008): Kazım Öz’ün politik gençleri filmin bir sahnesinde alışveriş merkezine girer ve ufak tefek hırsızlıklar yaparlar ama bunun politik anlamı çok daha büyüktür. Sinemamız açısından ilginç bir detay.
Beyazperde