İlk aşkınızın kim olduğunu hatırlıyor musunuz? Aranızda hatırlamayan olduğunu sanmıyoruz. O zaman daha önemli bir soru soralım: İlk kez aşık olduğunuzda nasıl hissettiğinizi hatırlıyor musunuz? Bu sorunun cevabı çok daha zorlayacaktır. Masumiyetin en saf şekliyle belki sizden büyük birine aşık oldunuz; belki yanlış kişiye; belki imkansız birine aşık oldunuz. Belki de hayatınızı ilk aşkınızla birlikte geçirecek kadar şanslısınızdır. Sizin için seçtiğimiz filmler belki sizi mutlu edecek, belki de acı verecektir. Ama size hatırlattıkları o anılar her zaman hayatınızın önemli bir kısmını oluşturacaktır.
İşte Call Me By Your Name'den, Harold and Maude'ye izlediğinizde sizi ilk aşık olduğunuz zamanlara götürüp zaman yolculuğuna çıkaracak filmler...
Brooklyn (2015)
Saoirse Ronan'ın başrolünde yer aldığı Brooklyn (2015), Amerikan rüyasına dalan yoksul bir İrlandalı genç kızın hayatıyla aşkı arasında sıkışıp kalmasını konu ediniyor.
Beni Adınla Çağır (2018)
Call Me By Your Name (2018), 17 yaşındaki bir genç olan Elio (Timothee Chalamet) ve kendinden yaşça büyük olan Oliver'ın (Armie Hammer) 1983 İtalyası'nda geçen büyüleyici aşk hikayesiyle bizleri kendine çekiyor.
Aynı Yıldızın Altında (2014)
The Fault In Our Stars (2014), iki kanserli gencin hayallerini gerçekleştirmek için çıktığı yolculuğa bizleri de dahil ederek kalbimizden vuruyor!
Şu An Muhteşem (2014)
The Spectacular Now (2014) lise çağında Aimee (Shailene Woodley) isimli bir genç kızın, Sutter'ın (Miles Teller) hayatını hiç ummadığı bir anda değiştirmesini konu ediniyor.
Moonrise Kingdom (2012)
Moonrise Kingdom (2012), çocukları asla hafife almamanız gerektiğini gösteren en iyi filmlerden. Sam ve Suzy isterse dünyayı bile ele geçirebilir!
Like Crazy (2011)
Mesafeler, imkansızlıklar ya da ülke sınırlarının Anna (Felicity Jones) ve Jacob'ı (Anton Yelchin) ayıramadığını görünce Like Crazy ile aşık olmayı yeniden seveceksiniz!
The Notebook (2004)
İzlediğimiz ilk aşk filminin ne olduğunu sorsalar bahse gireriz ki çoğumuzun cevabı The Notebook olacaktır. Koca bir nesil, ilk aşkların asla unutulmayacağını Noah (Ryan Gosling) ve Allie'den (Rachel McAdams) öğrendi.
Love & Basketball (2000)
Bazen aşk, hiç ummadığınız bir yer olan kariyerinizden gelebilir! Love & Basketball'da ilk aşkınızın nereden çıkacağını asla bilemezsiniz.
Titanik (1997)
Titanic filmini izleyip Jack (Leonardo DiCaprio) ve Rose (Kate Winslet) eşliğinde hüngür hüngür ağlamayan bir kalpsiz varsa onu dışarı alalım.
Like Water for Chocolate (1992)
Like Water for Chocolate ile aşkın hiçbir kurala boyun eğmeyeceğini bir kez daha görürüz. İlk aşkınız başkalarına göre yanlış seçim de olsa, size göre doğru seçim olabilir.
Cennet Sineması (1988)
Beni Adınla Çağır'dan önce Cinema Paradiso (1988) bizi İtalya topraklarının muhteşem atmosferiyle ele geçirmişti. Salvatore'un sevdiği yalnızca iki şey vardır: Sinema ve Elena.
Harold and Maude (1971)
Harold ve Maude'deki aşk hikayesi biraz farklı. 17 yaşındaki bir genç ile 79 yaşındaki bir kadının arasında nasıl bir aşk mı olur? İzleyip görmenizi tavsiye ederiz!
Every Day (2018)
Every Day'de (2918), her gün farklı bir bedende uyanan ama bir türlü kendi bedenine ulaşamayan A.'nın, bedenlerden birinin kız arkadaşına aşık olması üzerine bir ilişki yürütmek hiç de kolay olmayacaktır.
The Classic (2003)
Güney Kore yapımı The Classic iki paralel aşk hikayesini anlatıyor. Hem annenin hem de kızının aşk hikayesini ayrı ayrı keşfe çıkıyoruz.
My Girl (1991)
My Girl, küçük bir kızın yaşamı ailevi konulardan dolayı alt üst olur. Ancak asıl her şey, en yakın arkadaşı ile arasında olanlar nedeniyle yaşanacaktır.
The Perks of Being a Wallflower (2012)
The Perks of Being a Wallflower, travmatik yönleri olmasına rağmen harika bir gençlik filmi olarak biliniyor. Charlie bir yandan geçmişiyle yüzleşirken, diğer yandan ilk aşkını bulmasının heyecanını yaşıyordur.
A Walk To Remember (2002)
A Walk To Remember, akıllara Mandy Moore ve Shane West'in harika kimyasıyla akıllara kazınmıştı.
10 Things I Hate About You (1999)
10 Things I Hate About You, babaları tarafından sıkı yetiştirilen iki kardeşin aşk hikayelerini anlatıyor. Shakespeare'in Hırçın Kız'ından uyarlanan film, önceleri para için hoşlanıyor taklidi yapan, ama sonra gerçekten aşık olan Patrick ve Kat'e odaklanıyor.
Summer of 42 (1971)
Summer of 42, yaz tatilinde olan genç bir adamın ilk deneyimlerini yaşamasını konu ediniyor. Ancak aşk yaşadığı genç kadın kocasının II. Dünya Savaşı'ndan geri dönmesini bekliyordur...
Say Anything (1989)
Say Anything, başarısız bir lise mezunu olan Lloyd ile mezun olmak üzere olan okul birincisi Diane'in yanlış zamanda aşık olmasını konu ediniyor.