Hesabım
    "The Godfather" Hakkında 15 İlginç Detay!

    "The Godfather" filmi 50 yıl önce bugün vizyona girdi!

    Francis Ford Coppola'nın yönettiği; Marlon Brando, Al Pacino, James Caan, Diane KeatonRobert Duvall gibi yıldız isimlerin rol aldığı "The Godfather" filmi bundan tam 50 yıl önce bugün vizyona girdi!

    Sinema tarihine geçen ve tüm zamanların en unutulmaz filmlerinden biri olan "The Godfather"ın 50. yılı şerefine, filmin yapım süreci ile ilgili, ilginç detaları bu galerimize derledik.

    Bugün sinemanın mihenk taşlarından biri olan film aslında tesadüfler eseri var oldu desek yanlış olmaz. Yazar Mario Puzo'nun romanının haklarını Paramount Pictures'a satmasından tutun da projenin başına Francis Ford Coppola'nın getirilmesine, hafızalara kazınan repliklerin doğaçlama olmasından gerilla usulü ile çekilen muhteşem sahnelere, filmde birçok planlanmamış, tesadüfen gerçekleşmiş an bulunuyor. 

    Tabii ki Francis Ford Coppola'nın, filmde Marlon Brando ve Al Pacino'nun rol alması, filmin kitaba uygun bir şekilde dönem filmi olması ve New York'ta geçmesi gibi konularda Paramount Pictures yetkilileri ile girdiği tartışmaları da unutmamak gerekir. Neticede bugün bildiğimiz "The Godfather" filmi biraz kaderin oyunuyla biraz da usta yönetmen Francis Ford Coppola'nın doğru olduğuna inandığı şeyler için savaşmasıyla karşımıza çıktı. 

    Gelin, bu muhteşem filmin 50. yılında, filmin arka planında neler yaşanmış kısaca göz atalım...

    Coppola ve Paramount arasında büyük anlaşmazlıklar vardı.

    Francis Ford Coppola, amaçlanan bütçelerin üzerine çıkma eğilimi nedeniyle Paramount Pictures yöneticileriyle çatışmalar yaşadı, defalarca kovulmanın eşiğinden döndü.

    New York Mafyası ve İtalyan-Amerikan İnsan Hakları Derneği'nden Baskı

    Francis Ford Coppola ve Mario Puzo, İtalyan-Amerikan İnsan Hakları Derneği'nin yanı sıra New York mafyasının baskısı nedeniyle "Cosa Nostra" ve "Mafya" kelimelerini hiç kullanmadılar. Dernek, filmin İtalyan-Amerikalılar hakkında klişeleri teşvik edeceğinden korkarken, mafya varlığının kabul edilmesini istemedi.

    Mario Puzzo'nun Kumar Borçları

    Menajeri, yazar Mario Puzzo'ya, romanının haklarını Paramount Pictures'a satmamasını tavsiye etmişti ancak Puzzo yine de bunu yapmayı seçti. Çünkü kumar borçlarını ödemek için başka çaresi yoktu.

    Don Corleone'nin Kedisi

    Filmin açılış sahnesindeki kedi aslında senaryoda bulunmuyordu. Marlon Brando sinema tarihinin en meşhur kedisini sokakta buldu ve filme dahil etmeye karar verdi.

    Filmi kimin yöneteceği uzun süre bulunamadı

    Sergio Leone, Elia Kazan, Arthur Penn, Richard Brooks, Peter Bogdanovich ve Costa-Gavras gibi isimler filmin yönetmeni olmayı geri çevirmişti. Coppolla bile başlangıçta romanın iyi bir film yapamayacak kadar kalitesiz olduğunu düşündü.

    Al Pacino neredeyse filmde rol alamayacaktı

    Stüdyo yöneticileri, Al Pacino'nun yeterince iyi olmadığını düşündüler. Michael karakteri için düşünülen isimler arasında Robert Redford, Ryan O’Neal, Martin Sheen ve James Caan (daha sonra Sonny rolünü oynadı) vardı. Fakat Coppola, Al Pacino için ısrar etti.

    Filmin en ünlü cümlelerinden biri doğaçlamaydı

    Meşhur "Leave the gun, take the cannoli" ("Silahı bırak, tatlıyı al") repliği, senaryoda yoktu. Corleonelere ihanet eden mafya üyesini vurduktan sonra Richard Castellano’nun canlandırdığı Clemenza karakterinin yalnızca "Silahı bırak" demesi gerekiyordu. Karısını oynayan aktris Ardell Sheridan, Clemenza'nın karısının onu satın alması için gönderdiği cannoli tatlısından da bahsetmesini önerdi.

    Frank Sinatra filmden memnun değildi.

    Frank Sinatra bir keresinde bir restoranın içinde Mario Puzo'ya saldırdı çünkü Johnny Fontane karakterini ona dayandırarak onu karaladığını hissetti. Oysa Mario Puzo’ya göre, Johnny Fontane karakteri için Frank Sinatra’dan etkilenilmedi.

    Stüdyo Marlon Brando'yu istemedi.

    Marlon Brando, hem Coppola hem de Mario Puzo'nun ilk tercihiydi ama Paramount zorlayıcı bir aktör olan Brando'yu istemedi. Stüdyo, Coppola’ya Vito rolünü Laurence Oliver’a vermesi için baskı yaptı ama sonrasında Brando’nun oynamasını maaş kesintisi ve sözleşmeye eklenen disiplin maddeleriyle kabul ettiler.

    Coppola, dönem filmi yapabilmek için büyük mücadele verdi

    Stüdyo, bütçeyi düşürmek için filmin 1972 yılında, Kansas’ta geçmesini istedi. Ancak Coppola, filmin bütünlüğüne zarar vermemek için filmin İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra geçmesi ve New York’ta çekilmesi için stüdyoyu ikna etti.

    Yemek sahneleri için çok uzun provalar yapıldı.

    Francis Ford Coppola, oyuncuların karakterden çıkamaması ve filmdeki aile ilişkisinin daha doğal bir şekilde yansıması için aile yemeklerinin gerçekleştiği sahneleri birçok kez prova ettirdi.

    Düğün sahnesi gerilla usulü çekildi.

    Filmdeki düğün sahnesini çekebilmek için yalnızca 2 günü olan Coppola, hem zamandan kazanmak hem de sahneyi daha gerçekçi kılabilmek için oyuncuların serbestçe hareket etmesine izin verdi ve bu anlardan belirli sahneleri filmde kullandı.

    O meşhur sahnedeki at kafası gerçekti.

    Prodüksiyon ekibi, yerel bir köpek maması şirketinden alınan gerçek bir at kafası kullandı. Filmde, yatağında at kafası bulan Jack Woltz karakterini canlandıran John Maley, o sahnede gerçekten çığlık attığını, çünkü öncesinde bu konuda bilgilendirilmediğini söyledi.

    Film çok uzun olduğu için 2 kez ara verilmesi düşünüldü.

    Film 175 dakika olduğu için yapımcılar, Solozzo ve McGluskey’nin vurulduğu sahneden sonra bir perde arası daha koymayı düşündüler. Ama bu durumun izleyicinin filmden kopmasına neden olacağı düşünüldüğü için daha sonra bu fikir rafa kaldırıldı.

    Coppola, filmin senaryosunu bir hafta sonu içinde baştan yazdı.

    Francis Ford Coppola, Al Pacino senaryoyu beğenmediğini söylediği ve filmde rol almak istemediğini belirttiği için, bir hafta sonu içerisinde senaryoyu yeniden kaleme aldı. Fakat sonrasında Al Pacino, Coppola’nın daha iyisini yazabileceğini düşündüğünden bu şekilde davrandığını söyledi.

    facebook Tweet
    Öneriler
    Back to Top