Hesabım
    Ruh Sağlığına Odaklanan 15 Harika Film!

    10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü kutlu olsun!

    -

    10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü'nü, ruh sağlığına odaklanan unutulmaz filmlerden bir seçkiyle kutluyoruz; Ruh sağlığı ve ruh hastalıkları konusunda farkındalığı ve anlaşılırlığı artırmak için kutlanan bu özel günde izleyebileceğiniz 15 harika film listemizde sizi bekliyor.

    Ruh sağlığına odaklanan ya da değinen filmler yeni bir kavram değil, ancak bunu yapan türlerin yelpazesi günümüzde her zamankinden daha geniş. Çeşitli psikolojik rahatsızlıklar ve ruh sağlığı konusundaki tartışmalar, romantik komedilerden gişe rekorları kıran aksiyon filmlerine, hatta animasyonlara kadar her türde karşımıza çıkıyor.

    Bazı filmler belirli bir hastalık ve onunla yaşamanın zorlukları üzerinden ilerlemeyi tercih ederken, diğerleri bizi iyileşme sürecinin acı - tatlı yolculuğuna çıkarmayı tercih ediyor. Fakat neticede her film, meselesini hangi çerçeveden ele alırsa alsın, ruh sağlığının öneminin altını bir kez daha çiziyor.

    İyi seyirciler!

    Umut Işığım

    -

    Matthew Quick'in aynı isimli romanından uyarlanan Umut Işığım (Silver Linings Playbook), bipolar bozukluğu olan Pat Solitano Jr. (Bradley Cooper) ve isimsiz bir akıl sağlığı sorunu olan Tiffany Maxwell'in (Jennifer Lawrence) hayatlarını takip ediyor. Hikaye, Pat'in karısı Nikki'ye şiddet uyguladığı için zorunlu olarak kaldığı akıl sağlığı merkezinden serbest bırakılmasıyla başlıyor. Pat, eski hayatına dönmeye kararlıdır ve bu sırada, benzer zihinsel sağlık sorunlarına dayanarak karmaşık bir dostluk geliştirdiği, dul bir kadın olan Tiffany ile tanışır. Görünüşte ağır temalar işlemesine rağmen, film aslında fantastik bir romantik komedi; kendi sorunları olan iki insanın, bunu aramasalar bile, birbirlerinde mükemmelliği bulabildiklerini gösteriyor.

    Guguk Kuşu

    -

    Beş büyük Oscar ödülünü (En İyi Film, Yönetmen, Kadın Oyuncu, Erkek Oyuncu, Senaryo) alan az sayıdaki filmden biri olan, Miloš Forman imzalı Guguk Kuşu (One Flew Over the Cuckoo's Nest), bir akıl hastanesinde delilik taklidi yapan suçlu Randle McMurphy'i (Jack Nicholson) konu alıyor. Randle hastanede kurumun kurallarına uymaması ve arkadaşları ile olan ilişkileri ile dikkatleri üzerine çeker. Kısa süre içinde soğuk tavırlı, suratsız, otoriter bir görevli olan hemşire Ratched (Louise Fletcher), Randle’ı yakın takibe alır ve her hareketini izlemeye başlar. Rathced ve Randle gibi birbirlerine son derece zıt iki karakterin arasındaki gerilim Randle’ın yakın arkadaşları için planladığı çeşitli faaliyetlerle onların iyileşmesine yardımcı olmaya başlamasıyla daha da artacaktır.

    Aftersun

    A24

    Charlotte Wells'in ilk filmi olan "Aftersun", depresyonla yaşamayı son yıllarda en iyi tasvir eden filmlerden biri olarak dikkat çekiyor. Genç bir baba (Paul Mescal) ve kızının (Frankie Corio) tatile çıkmasını konu alan film, bu iki özel karakterin derinliklerine iniyor ve bu gezinin yıllar sonra bile yarattığı etkiyi anlatıyor. Mescal sektörün parlayan yıldızlarından biri ve En İyi Erkek Oyuncu dalında kariyerinin ilk Oscar'ına aday gösterilmesini sağlayan "Aftersun"daki performansı görülmeye değer.

    Sığınak

    -

    Başrollerini Michael Shannon ve Jessica Chastain'in paylaştığı, yönetmen Jeff Nichols'un imzasını taşıyan "Sığınak" (Take Shelter), kelimenin tam anlamıyla psikolojik bir gerilim filmi. Film, şizofreniyle birlikte gelen paranoyayı tasvir ediyor; hastalık Shannon'ın karakterinin ailesinde görülüyor ve izleyiciler de onun aynı korkularını paylaşmak zorunda kalıyor: Bu gerçekten oluyor mu, yoksa sadece bana mı oluyor? Bu film, Shannon'ın en iyi performanslarından birini içeriyor ve hikâyenin beraberinde getirdiği belirsizlik, şizofreni gibi bir akıl hastalığı teşhisi konulan herkesin muhtemelen bağ kurabileceği bir şey.

    Girl, Interrupted

    -

    Bir intihar girişiminin ardından kendini rehabiltasyon merkezinde bulan genç bir kadının (Winona Ryder) hikayesini anlatan "Girl, Interrupted"ın yönetmen koltuğunda James Mangold (Logan, Walk the Line) oturuyor. Genç kadın, burada kalan başka bir genç kadınla (Angelina Jolie) tanışıyor ve film, bu karakterlerin 18 aylık boyunca nasıl büyüdüğünü anlatıyor. 1960'ların sonlarında geçen film, hem o zamandan hem de filmin vizyona girdiği 1999'dan bu yana akıl hastalığı ve sağlık algısının nasıl değiştiğini de gösteriyor. Susanna Kaysen'in aynı isimli kitabından uyarlanan "Girl, Interrupted" Angelina Jolie'ye En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Oscar'ı kazandırdı.

    Siyah Kuğu

    -

    Filmleriyle, yavaş yavaş akıl sağlığını yitiren birini takip etmekte usta olduğunu ortaya koyan Darren Aronofsky'nin yönettiği "Siyah Kuğu" (Black Swan), yetenekli ve hırslı bir balerin olan Nina'yı (Natalie Portman) merkezine alıyor. Nina, ünlü Kuğu Gölü Balesi'nde, masum ve saf Beyaz Kuğu ile kötülüğün temsilcisi Siyah Kuğu'yu aynı anda canlandırmak ister ancak Siyah Kuğu performansı başarılı değildir ve Lily (Mila Kunis) adında güçlü bir rakibi vardır. Bu mücadelede yaşadığı iç ve dış baskılar neticesinde Nina'nın gerçeklik algısı bozulmaya başlar... Natalie Portman, filmdeki beğeni toplayan performansıyla Oscar kazandı.

    Gerçek Sevgili

    -

    Ryan Gosling'in en iyi performanslarından birini sergilediği "Gerçek Sevgili" (Lars and the Real Girl), babası öldükten sonra içine kapanan, insanlarla iletişim kurmaktan kaçınan Lars'ı konu alıyor. Abisi Gus ve karısı Karin'in garajında yaşayan Lars, bir gün bir kız arkadaşı olduğunu söyleyerek kendisi hakkında endişelenenleri sevindirir ama sevgilisi internette bulduğu bir plastik bebektir... Film, herkesin birbirini tanıdığı küçük bir kasabada geçiyor, dolayısıyla onunla dalga geçmek yerine çoğunlukla birlikte hareket ederek Lars'ın bu yanılsamaya yol açan tüm travmalarının kendi yolunda gitmesine izin veriyorlar.

    Dövüş Kulübü

    -

    M. Night Shyamalan'ın "Parçalanmış" (Split) filmi, bir korku filmi olarak birçok eleştirmen ve izleycinin beğenisini toplasa da çoklu kişilik bozukluğunun (dissosiyatif kimlik bozukluğu) gerçekçi olmayan tasviri nedeniyle geniş çapta eleştirildi. Bazıları filmi, bu bozukluğa sahip hastaların şiddete meyilli olma ihtimalinin yüksek olduğunu ima ettiği için eleştirdi, hatta benzer nedenlerle Alfred Hitchcock klasiği "Psycho" da eleştiriliyor. Her ne kadar mükemmel bir temsil olmaktan uzak olsa da David Fincher'ın kült klasiği "Dövüş Kulübü" (Fight Club) bu konuda biraz daha başarılı. Çoklu kişilik bozukluğu çoğunlukla çocuk istismarı veya diğer önemli travmaların bir sonucunda ortaya çıkıyor. Film, anlatıcının geçmişine derinlemesine değinmese de travmalar, toksik erkeklik ve bastırılmış acı temalarında geziniyor.

    Akıl Oyunları

    -

    Ron Howard'ın dört Oscar ödüllü "Akıl Oyunları" (A Beautiful Mind), paranoyak şizofreni hastası Nobel ödüllü John Nash'in hayatını anlatıyor ve listedeki diğer filmlere kıyasla Hollywood geleneklerine daha fazla dayanıyor. Zorlu bir teoriyi kanıtlama aşamasındaki Nash, bir ek iş alır ve zamanla büyük bir komplonun içinde kaldığına inanmaya başlar. Film, Russel Crowe ve Jennifer Connelly'nin etkileyici performanslarıyla öne çıkıyor.

    Küçük Gün Işığım

    -

    Muhteşem kadrosuyla sımsıcak ve unutulmaz bir film olan "Küçük Gün Işığım" (Little Miss Sunshine) tamamen akıl sağlığı veya akıl hastalıklarıyla ilgili değil ama bu konu filmde çok büyük bir rol oynuyor. Film esasen, küçük kızları Olive'i (Abigail Breslin) bir güzellik yarışmasına götürmek üzere sarı bir VW minibüsle yola çıkan, işlevsiz bir ailenin hikayesi. Ancak filmdeki olayların hemen öncesinde Olive'in dayısı Frank (Steve Carell) intihara teşebbüs etmiş ve abisi Duane (Paul Dano) sessizlik yemini etmiştir. Film, farklı insanların farklı travma türleriyle nasıl başa çıktıklarını gösteriyor ve bunu hem saygılı hem de eğlenceli bir şekilde yapıyor.

    It's Kind of a Funny Story

    -

    Aynı adlı romandan uyarlanan "It's Kind of a Funny Story", intihar düşüncesinden sonra bir psikiyatri hastanesinde kalmak zorunda kalan 16 yaşındaki bir çocuğun hikayesini konu alıyor. Başrollerinde Keir Gilchrist'in yanı sıra Emma Roberts, Viola Davis ve Zach Galifianakis'in yer aldığı filmde, yardıma ihtiyacı olan insanlara açıklıkla ve şefkatle yaklaşan oldukça hafif bir ton var: onlar yardıma ihtiyacı olan insanlar, şakalar yapan ve başkalarına da yardım edebilecek insanlar.

    Ters Yüz 2

    Pixar

    "Ters Yüz" Küçük Riley'nin zihni aracılığıyla, hem çocukların hem de yetişkinlerin Üzüntü ve Neşe gibi temel duygularıyla yüzleşmesini sağlayan, üzüntü ve acının da dolu bir hayat yaşamanın önemli bir parçası olduğunu coşkuyla hatırlatan bir filmdi. Gişe rekorları kıran devam filmi "Ters Yüz 2"de Riley biraz daha büyüyüp ergenliğe giriyor ve işin içine Kaygı, Utanma gibi yeni duygular da dahil oluyor. Film esas olarak Riley'nin zihnini ele geçeren kaygı duygusuna odaklanıyor ve anksiyete, panik atak gibi rahatsızlıkların tasvirinde pek çok yetişkin dramasından çok daha başarılı bir iş ortaya koyuyor.

    Üçkağıtçılar

    -

    Nicolas Cage'in Obsesif Kompulsif Bozukluğu olan bir dolandırıcıyı canlandırdığı, Ridley Scott imzalı "Üçkağıtçılar" (Matchstick Men) filmi, kariyerindeki en iyi filmlerden biri. Film, Cage'in karakterini ve Sam Rockwell'in canlandırdığı partnerini konu alıyor; ikili su arıtma mekanizmaları üzerinden bir dolandırıcılık planlayarak büyük bir başarı elde etmeyi planlıyor ancak Cage'in karakterinin rahatsızlığı ve çok kısa süren geçmiş evliliğinden olan kızının bulunmasıyla kesintiye uğruyor.

    Saksı Olmanın Faydaları

    -

    Stephen Chbosky'nin kendi kitabından sinemaya uyarladığı "Saksı Olmanın Faydaları"nda (The Perks of Being a Wallflower), arkadaşları tarafından daima görmezden gelinen, kendi dünyasındaki kişisel sorunlarıyla boğuşmakta olan sorunlu bir genç olan Charlie (Logan Lerman) en yakın arkadaşının intihara teşebbüs etmesiyle iyice dibe batar. Charlie aynı sene liseye başladığında, burada okumakta olan kardeşler Sam (Emma Watson) ve Patrick (Ezra Miller), Charlie'yi uyandırıp ona hayattan zevk almayı öğretmeye başlarlar. Charlie, her daim bir kenarda beklemekte olan çocukluk travmasıyla baş etmeye çalışırken Sam ve Patrick aracılığıyla gerçek dünyayı tanımaya başlar.

    Iron Man 3

    Marvel Studios

    Bu listede bir Marvel filmi görmek şaşırtıcı olabilir ancak Robet Downey Jr.'ın MCU'daki son solo filmi olan "Iron Man 3" milyarder, dahi, çapkın, süper kahraman Tony Stark'ın travma sonrası stres bozukluğuyla mücadelesini ortaya koymakta son derece başarılı bir iş çıkarıyor. "Avengers" filmindeki olaylarının ardından Tony'nin durumu pek iyi değildir; panik atak, travma sonrası stres bozukluğu belirtileri ve sürekli uykusuzlukla boğuşur. Film bu rahatsızlıkların ve semptomların yalnızca Tony üzerindeki etkisini değil, etrafındakileri de nasıl etkilediğini gösteriyor.

    facebook Tweet
    Öneriler
    Back to Top