Filmde en çok dikkatimi çeken şey gerilimin film boyunca bir an bile eksik olmamasıydı bunu John Carpenter gibi bir yönetmenin yanısıra filmin o muhteşem müziklerine de boçluyuz.Günümüzdeki korku-gerilim filmlerinden kaçı bunu başarabiliyor ki'Filmde yer alan bazı klişelerin de o zaman klişe olmayıp günümüzde çekilen korku filmlerinin çoğunun da klişeleri bu filmden aldıklarını da belirtmek isterim.Film belki çok korkunç değil fakat her an sizi tedirgin ediyor,geriyor ve ürpertiyor bunda yönetmen ve müzikler kadar Michael Myersın soğukluğunun,kurbanını koşmadan yürüyerek yakalamasının,bıçağı tutuş şeklinin,takip sahnelerinin,nefes alış verişinin,rahatsız edici bakışlarının yani kısaca Michael Myersı Michael Myers yapan ve onu sevmemizi sağlayan tüm özelliklerinin etkisi çok büyük.Özellikle Rob Zombienin çevirdiği son iki filmde bunları pek göremezsiniz o Michael Myers gitmiş yerine amaçsızca önüne geleni kanlı bir şekilde öldüren,takip sahnelerinin az olduğu,direk ölüm sahnelerine geçilen bir film ve kısacası Michaelin karizmasının gittiğini görürsünüz.Bu ve 2.film zaten Michaelın karizmasının doruk yaptığı filmlerdir.Bir diğer özellik de ölümlerin son iki filmin aksine çok kan olmadan yani vahşete yer verilmeden yapılmış olması.Sonuçta bu kült mertebesine erişerek tarihteki yerini almış filmi bulabilen arkadaşların izlemelerini öneririm serinin bence bu ve 2.filmi de zaten en iyisidir.Dediğim gibi eğer temin edebilirseniz kesin izleyin ve John Carpenterın başyapıtını görün.